Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Eyüp Gümüş, Türkiye'nin tütün ve obeziteyle mücadelede öncü rol oynadığını belirterek, erkeklerde akciğer kanserinde yüzde 10'a varan azalma görüldüğünü ancak kadınlarda akciğer kanserinin Türkiye'de arttığını söyledi.
Avrupa Jinekolojik Onkoloji Topluluğu (ESGO) tarafından Belek'te bir otelde düzenlenen "Kadın Kanserlerinin Önlenmesi Sempozyumu" 40 ülkeden, yaklaşık 500 bilim insanının katılımıyla başladı.
Sempozyum kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan Müsteşar Gümüş, 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında milletin tankların, tüfeklerin karşısında durduğunu anımsatarak, darbe girişiminin ardından Türkiye'nin daha güçlü şekilde hedeflerine ilerleyeceğini belirtti.
"Meme kanseri birinci sırada"
Gümüş, "Sağlık Bakanlığı olarak ilgi alanlarımızın başında kanser geliyor. Türkiye'de yılda 30 bin kadın kanserden ölüyor. Bununla ilgili Türkiye'de kanserlerin branş bazında değerlendirmesini yapıyoruz. Türkiye'de yüz bin kişide erkeklerde 277, kadınlarda 188 kanser görüyoruz. Kadınlarda meme kanseri birinci sırada yer alıyor, yılda 18 bin kişi meme kanserine yakalanıyor." diye konuştu.
Gümüş bakanlık olarak, kanseri önleme, erken teşhis ve tarama konusunda tüm basamakları kurguladıklarını belirtti.
Türkiye'nin ulusal kanser programını uygulayan güçlü ülkeler arasında yer aldığını söyleyen Gümüş, veri toplamada KETEM'leri kullandıklarını, "kanser kayıtçılığı" yaptıklarını anlattı.
Kanser kayıtçılığını kamu hastanelerinde de aktif şekilde faaliyete geçireceklerini vurgulayan Gümüş, kanser hastalarının yaşam sürelerinin uzatılmasını hedeflediklerini dile getirdi.
Bundan sonraki süreçte de etkin tedavilerin gündemde olacağını ifade eden Gümüş, şunları kaydetti:
"Türkiye, tütünle ve obeziteyle mücadelede öncü rol oynadı. Kanun düzenlemeleri, algı yönetimi, vatandaşların bu konuda bilgilendirilmesiyle tütün kullanımında ciddi azalmalar katettik. Son yıllarda biraz artış olsa da erkeklerde akciğer kanserinde yüzde 10'a varan azalmalar görüyoruz. Ancak kadınlarda akciğer kanserinin Türkiye'de arttığını görüyoruz. Özellikle kadınların tütünle mücadelesi konusunda daha aktif olmamız gerekiyor. Sağlıklı bir kadın popülasyonu, ülkenin geleceği için çok önemli."
"Her iki kadından biri obez"
Gümüş, obeziteyle mücadelenin de başka bir alanı oluşturduğunu belirterek, Avrupa ve ABD'ye bakıldığında benzer oranda obez bir nüfus bulunduğunu aktardı. İki kadından birinin obez olduğunu ifade eden Gümüş, obezitenin özellikle birçok kanserin sebebini oluşturduğuna dikkati çekti.
Obeziteyle mücadelenin Sağlık Bakanlığının ana hedeflerinden birisi olduğunu ifade eden Gümüş, buna yönelik "Bir milyon bisiklet" kampanyası başlattıklarını vurguladı.
- "Dünyada bir numaralı ölüm kansere bağlı"
ESGO Başkanı Prof. Dr. David Cibula da en büyük meslek örgütlerinden bir tanesi olan ESGO'nun kadın hastalıkları ve doğum ile onkoloji alanında çalışmalar yaptığını söyledi.
ESGO Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Murat Gültekin de Türkiye'de bir yılda 75 bin kansere bağlı ölüm yaşandığını bildirdi. Son beş yıllık ölüm nedenleri incelendiğinde kansere bağlı ölümlerin ortalama yüzde 20'lerde seyrettiğini belirten Gültekin, "Bu kapsamda şu anda dünya verilerine bakıldığında bir numaralı ölüm nedeni kanserdir. Ülkemizde kanserden ölüm, kalp hastalıklarından sonra ikinci sırada geliyor." dedi.
Gültekin, bir yılda yaşanan 75 bin ölümün 30 bininin kadınlarda görüldüğünü belirtti.
Türkiye'de kadınlarda görülen kanserin Avrupa ve gelişmiş ülkelere göre daha düşük olduğunu ifade eden Gültekin, "Kadınlarda ilk on kanser içerisinde meme kanseri birinci, yumurtalık kanseri yedinci, rahim ağzı onuncu sırada yer alıyor. Bu kanserlerin büyük bölümü, tütün ve obeziteyle mücadeleyle önlenebilir. Meme kanseri ve rahim ağzı kanseri yüzde yüz önlenebilir." diye konuştu.
"Yumurtalık kanseri en öldürücü kanser çeşididir"
Türkiye Jinekolojik Onkoloji Derneği Eş Başkanı Prof. Dr. Ali Ayhan, rahim ağzı kanserinin Türkiye'de sık görüldüğünü anlattı.
HPV (rahim ağzı) virüsünün insanlarda görülme oranının yüzde 3 ile 10 arasında değiştiğini ifade eden Ayhan, sigara içmenin ve erken yaşta cinselliğin rahim ağzı kanserini tetiklediğini vurguladı.
Ayhan, "Yumurtalık kanseri en öldürücü kanser çeşididir. Erken tanı çok önemli. Yumurtalık kanserinin yüzde 10'u genetiktir. Genetik kökenli yumurtalık kanserlerinde, o aileler ayıklandığında bazı cerrahi girişimlerle bu kanserlerin oluşumu azaltılabilir." dedi.
Erken yaşta meme kanserinin arttığını, erkeklerde de meme kanseri görüldüğünü belirten Ayhan, bütün kanserlerde erken tanının önemine vurgu yaptı.
"40 milyon genç kız aşı oldu"
Dünya Sağlık Örgütü merkezinden Prof. Dr. Xavier Bosch ise dünyada rahim ağzı kanserinin önlenmesi amacıyla 40 milyon genç kızın aşılandığını vurgulayarak, aşıyla kızların on yıl süreyle her türlü enfeksiyona karşı korunduğunu belirtti.
Türkiye Kolposkopi ve Servikal Patolojiler Derneği Başkanı Prof. Dr. Kunter Yüce de rahim ağzı kanser taramasında son teknolojilerin kullanıldığını ve her sene bin 600 rahim ağzı kanserinin tespit edildiğini anlattı.
"Kanser, üstesinden gelinemeyecek bir hastalık değildir"
Kanserle Dans Derneği Başkanı Esra Ürkmez de 200'nin üzerinde hasta derneğiyle bilgi paylaşımı yapmanın yanı sıra, Türkiye'de ve yurt dışında devlet politikalarında hastanın sesi olmaya çalıştıklarını anlattı.
Kanser hastalarıyla spor yaparken, dernekleriyle de bilgi alışverişi yaptıklarını anlatan Ürkmez, "Kanser üstesinden gelinemeyecek bir hastalık değildir." dedi.
Dünya Kanser Kontrol Örgütü Başkanı Tezer Kutluk da yılda 15 milyon kişinin kansere yakalandığını ve 9 milyonunun kaybedildiğini dile getirdi.
Türkiye Jinekolojik Onkoloji Derneği Başkanı Macit Arvas da Türkiye'de yumurtalık kanserinin dünyayla eşit ancak rahim ağzı kanserin daha az görüldüğünü belirtti.