Vücudun En Büyük Düşmanı; Fazla Kilolar!

Pek çoğumuzun bildiği ama görmeyi istemediği hatta mücadeleden de kaçındığı gizli bir düşman gibidir fazla kilolar.

O kadar ki bir yandan belirli hastalıklara yakalanma riskimizi artırırlarken bir yandan da psikolojimizi bozar, bizi mutsuz ederler. İşte bu nedenle yani normal kilodaki insanlar dışında kalanların daha fazla sağlık sorunuyla karşılaştıkları bilimsel olarak ortaya konduğu için, vücut ağırlığına dair bir sınıflandırma yapılmıştır.

Vücut ağırlığı 5 sınıfa ayrılır: zayıf, normal, kilolu, obez ve morbid (hastalıklı obez). Yapılan araştırmalar göstermektedir ki normalin üzerindeki diğer sınıflara dahil olmak tip 2 diyabete yakalanma ve hipertansiyon riskini artırır.

Fazla kilolar insanın her an her yere sırtından indirmediği bir çuvalmışcasına taşıdığı bir yük gibidir. Merdiven çıkarken, yürürken, nefes alırken, duş alırken, uyurken ve aklınıza gelen her aktivitede vücudunuzun, sahip olduğunuz o 5 kilo, 10 kilo ya da her ne kadarsa, bu fazla yük için ekstra efor sarfetmesi demektir.

Akciğerlerinizin daha fazla çalışması, kalbinizin daha çok zorlanması, karaciğerinizin fazla mesai yapması, vs. Kısacası organlarınızın vaktinden önce yaşlanması demektir. Ne kadar kilolu olursanız o kadar risk altındasınızdır. Ve bu da diyabet (şeker hastalığı), hipertansiyon (yüksek tansiyon), kalp hastalığı, inme (felç), ve burada sayamadığımız pek çok hastalığa yakalanma riskini artırır.

Sağlıklı bir kiloda olup olmadığınızı anlamanın en iyi yolu, vücut kitle indeksinizi hesaplamaktır. Bundan başka boy – kilo çizelgelerini de kullanabilirsiniz. Bu yöntemler genel olarak iyi olmalarına karşın kusursuz değildirler çünkü bu yöntemlerle vücudunuzun yağ/kas oranı hakkında bir fikir sahibi olamazsınız ve bu durum sizi yanıltabilir. Nasıl mı?

Kas, yağdan daha ağırdır dolayısıyla çok formda olmanıza rağmen, boyunuza karşılık gelen kilo çizelgelerinin en tepelerinde bir kiloda olabilirsiniz. Bundan başka, kilolarınız kadar vücut şekliniz de risk konusunda belirleyicidirler. Fazla kilolar kadar bu kiloların vücudun hangi bölgelerinde biriktikleri de önemlidir. Elma tipi denilen ve fazla kiloların bel çevresinde ve karın bölgesinde biriktiği kişilerin; kalp rahatsızlığı, hipertansiyon (yüksek tansiyon) ve diyabet (şeker hastalığı) riski daha yüksektir.

Armut tipi denilen ve fazla kiloların belden aşağı bölgede, kalçada, popoda ve üst bacaklarda biriktiği kişilerin ise hastalık riski daha düşüktür. Ancak inkar edemeyeceğimiz bir gerçek vardır ki, fazla kilolar hepimiz için bir risk unsurudur. Bu nedenle en kısa zamanda, acele etmeden ve planlı şekilde, kendinize en uygun yöntemle fazla kilolarınızdan kurtulmanız tavsiyemizdir.

Hızlı kilo vermek kısa vadede bizi mutlu edebilir ancak hem sağlıksız hem de güvensiz bir yöntemdir. Bu nedenle yavaş kilo vermeye (haftada 1 kilodan fazla olmayacak şekilde) özen gösteriniz. Yakabildiğinizden daha az kalori tüketmeye, egzersiz yapmayı günlük yaşantınıza dahil etmeye ve bir uzman yardımıyla doğru şekilde kilo vermeye dikkat ediniz.
Unutmayın aynadaki görüntünüz kadar, derinizin altındaki organlarınız da önemlidir. Çünkü orada varlığınızı borçlu olduğunuz yaşayan bir dünya mevcuttur.

İlgili Sağlık Konuları