Özellikle kış aylarında çok severek içilen boza, bilinen en eski Türk içeceklerinden biri. Darı irmiği, su ve şekerden üretilen mayalı bir kış içeceği olan bozanın yapıldığı tahıl türlerine göre birçok çeşidi var.
Türkiye'de genellikle darıdan yapılan boza, başka ülkelerde yapıldığı yerin başlıca ürününe göre mısır, arpa, çavdar, yulaf, buğday, kara buğday, arnavutdarısı, gernik gibi tahılların unu, bazen da pirinç ve ekmek, nadir olarak da kenevir unu ve karamuk mayalandırılarak yapılıyor. Bozanın mevsimi Eylül - Mayıs ayları arası olarak biliniyor.
Eli güğümlü, belinde bardaklık olan bozacılar sokaklarda dolaşmasalar da boza halen eski alışkanlıklarımızın ve geleneklerimizin bir parçası.
Boza, enerji içeriği oldukça yüksek bir içecektir
200 ml (1 su bardağı ) boza ortalama 350 kalori enerji verir.
Besleyici değeri yüksek olan bozanın; içeriğinde fosfor, çinko gibi mineraller, B1 ve B2 vitamini gibi vitaminler bulunur.
Sindirim sistemi üzerinde olumlu etki gösterir
Aktif mayalar sayesinde sindirim sistemi üzerinde olumlu etkileri bulunur; yani bozanın probiyotik etkisi vardır. Mayalanması sırasında oluşan laktik asit de sindirim sistemi için oldukça önemlidir.
Kimler rahatlıkla tüketebilir?
Bozayı; zengin karbonhidrat, protein ve B vitamini içeriği nedeniyle büyüme çağındaki gençler, gebeler, emziren bayanlar, sporcular, ve kilo almak isteyenler için iyi bir enerji kaynağı oluşturur. Fazla kilosu olan kişilerin boza tüketirken 1 çay bardağını geçmemeleri ve ara öğün yerine tüketmelerini tavsiye eden İpek Ağaca, bozanın serin bir ortamda 3-5 gün saklanabildiğini söyledi.3-5 günden fazla beklemiş olan bozanın tüketimi sonucunda besin zehirlenmeleri oluşabileceğinden tüketimde dikkat edilmeli.