Tiyatro Sanatçısı ''Serra Yılmaz'' Meme Kanserini Anlatıyor

Serra Yılmaz Herkese Sağlık Dergisi'nde meme kanseri ile ilgili konuştu. "En okumuş kişi dahi genelde bedenini tanımıyor. Eğitimimiz bedeni tanıtmıyor, beden ne yazık ki bir dizi esrarengiz mekanizma."

Farkındalık, “bilgi” gerektiren bir şey; bilmeden farkına varamazsınız. Bu nedenle farkındalık konusu Türkiye’de başlı başına bir lüks aslında. Ülkemizde beden cahiliyiz, en okumuş kişi dahi genelde bedenini tanımıyor. Eğitimimiz bedeni tanıtmıyor; beden ne yazık ki bir dizi esrarengiz mekanizma. Atom mühendisi bile “İnsanın ateşi niye, nasıl çıkar?” diye sorduğunuzda bunun cevabını bilmiyor. Beden hep kurcalanmaması gereken “ayıp” ve “günah” bir alan. Yani yola çıkışımız en başından yanlış...

Sağlık konusunu insan için anlaşılır kılacak hiçbir eğitim yok; lisede logaritma öğreniyorsunuz fakat en yaygın hastalıkların belirtileri, neden aşı olmak gerektiği ve doğum kontrolü gibi halk sağlığının ana başlıkları dahi asla ele alınmıyor. Bu nasıl bir sonuç doğuruyor dersek; bu alanda çalışan sivil toplum örgütlerine daha ağır bir yük getiriyor, yani gittiğiniz yerde sadece tarama yapmakla kalmayacaksınız, aynı zamanda bol bol bilgilendireceksiniz ki belirli bir oranda farkındalık oluşabilsin.

Hastalıkla Yüzleşmek

Evet hastalıkla yüzleşmek, onu kabul edip mücadele etmek kolay değil. Önce çevrenizdeki insanların ileri geri konuşmalarına kulaklarınızı tıkayacak-sınız; size adeta iki saat sonra oracıkta can verecekmişsiniz gibi bakan cahillerin bakışlarından korkmayacak hatta onlarla dalga geçeceksiniz. Moralinizi yüksek tutmak için elinizden geleni yapacak ve kendinizi düşünmeyi öğreneceksiniz. Kendinize acımayacaksınız; unutmayın ki her zaman sizden çok daha kötü durumda olanlar var. İnanmıyor musunuz? Derhal bir üniversite hastanesinin pediatrik onkoloji, hematoloji bölümünden şöyle bir geçin. Atıl kalmayın, gücünüz elverdiği kadar mutlaka bir uğraş bulun kendinize. Sinemaya gidin, duygularınızı bastırmayın; ifade edin, ağlayın, bağırın fakat içinize atmayın. Size keyif verenleri yapın.

Bu genel önerileri sıralarken bir yandan da işsiz, sigortasız bir insanın bütün bunları nasıl yapabileceğini ben de tabii ki sorguluyorum... Ne yazık ki ülkemizde insan en değersiz meta...

Korkunun Faydası Yok!

Anne-kız ilişkisi her daim karmaşık bir ilişkidir; anne ve kızlar hem sevişir hem çatışırlar ki bu, ilişkinin doğasında var zaten. Bugün artık kızımla ilişkilerimin iyi olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim; çünkü kızım 30 yaşına geldi ve zaman zaman benden daha olgun olduğunu düşünüyorum. Ondan çok şey öğrendim ve onunla çok gurur duyuyorum; çünkü iyi bir insan, günümüzde iyilik yükselen bir değer olmayabilir fakat benim en fazla önemsediğim değer. Hastalık sürecinde en büyük sıkıntım kızıma yeterince eşlik edememekten korkmamdı. Her anne gibi ben de kızıma mümkün olduğunca eşlik etmek istiyorum. Bu süreç, kızıma hastalık konusunda ciddi bir bilinç kattı; korkunun faydası olmadığını, her konuda cengaver olmak gerektiğini yakinen yaşadı.

Ben bu sürecin kızımı çok sarsmakla birlikte aynı zamanda bilinçlendirdiğini ve güçlendirdiğini düşünüyorum. Elbette dileğim kızlarımızın, oğullarımızın böyle süreçler yaşamaksızın bilinçlenip, güçlenmeleri… 

Herkese Sağlık Dergisi

İlgili Sağlık Konuları