Yılın en son, uzun resmi tatili de bitti. Dönüşte yaşanan bu duygu halini " tatil depresyonu" olarak adlandıran Anadolu Sağlık Merkezi Uzman Klinik Psikolog Aylin Sezer, dinlenmiş zihin ve beden ile dönüşün, bu problemleri yaratan nedenleri çözmek için bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtiyor.
Çalışan kişiler ve öğrenciler için tatil, özlemle beklenen ve büyük beklentilerle planlanan bir ara. Ne kadar yoğun bir iş veya okul yaşamımız varsa, tatile, dinlenmeye, her şeye bir ara vermeye ihtiyacımız da bir o kadar fazla oluyor. Anadolu Sağlık Merkezi Uzman Klinik Psikolog Aylin Sezer, "nasıl vücudumuzun gün boyunca harcadığı enerjiyi geri kazanmak için, yemek yiyor ve uyuyorsak, bedenimizin ve zihnimizin aynı şekilde tatile de ihtiyacı var" diyor.
Tatilde gittiğimiz yer, yaptığımız aktiviteler, hatta yediğimiz yemeklerin bile günlük rutinimizin dışında olduğu için bize iyi geldiğini belirten Uzman Klinik Psikolog Aylin Sezer , keşfetmenin, öğrenmenin ve denemenin, heyecanı ve yapılan aktiviteden alınan doyumu artırdığını söylüyor.
Sıkıntıları Olan Kişilerde Daha Yoğun Yaşanıyor
Psikolog Aylin Sezer, 'tatil depresyonu' olarak adlandırılan duygu halini şöyle açıklıyor:
"Tatil depresyonu, tatil dönüşü işe veya okula başlama sonrasında hissedilen olumsuz duygulardır. Eski, alışıldık düzene geri dönmek, artık heyecanlandırmayan yaşamsal gereklilikleri yerine getirmekle uğraşmak karamsar duygulara neden olabiliyor. Bu duygu halinin yaptıkları işle, yaşadıkları yerle veya ilişkileriyle zaten sıkıntıları olan kişilerde daha yoğun yaşandığını gözlemliyoruz.
Tatili, tüm bu sıkıntılardan bir kaçış için seçen kişiler dönüşte bu sorunların aynı şekilde kendilerini beklediğini gördüğünde zihinsel, duygusal, hatta bedensel sıkıntılar yaşayabiliyorlar.
Tahammülsüzlük, konsantrasyon güçlüğü, çabuk sinirlenme veya ağlamanın yanında, uyku ve iştah düzensizliği, tanımlanamayan ağrılar, sabahları yorgun kalkma da tatil sonrası yaşanabilen sıkıntılardan bazıları."
Tatili Bir Kaçış Değil, Dinleme Olarak Görmeli
Tatili, sıkıntılardan kaçıştan çok vücudu ve zihni dinlendirmek, yeni şeylerle tanıştırmak, keşfetmek için ayrılan bir zaman olarak görmek gerektiğini dile getiren Psikolog Aylin Sezer, bireysel ihtiyaçların farkında olmanın önemine dikkat çekiyor:
"Kişinin yalnız kalmaya, sessiz, sakin bir ortamda olmaya ihtiyacı varsa, bu ihtiyaca uygun bir tatil planlamak gerekli. Öte yandan, kişinin ihtiyacı, zevk, enerji aldığı şey, yeni yerler görmek, yeni insanlarla tanışmaksa, yine bu ihtiyaca yönelik hareket etmeli."
Tatil Dönüşü Yaşanan Bu Sıkıntının Nedenini Bulun
Anadolu Sağlık Merkezi Uzman Klinik Psikolog Aylin Sezer, tatil süreci nasıl geçerse geçsin dönüş zor geldiğinde bunun sebeplerini bulmaya çalışmanın önemli olduğunu söylüyor. Sezer, "tahammülsüzlük, sinirlilik, uyku, iştah bozuklukları, dönülen iş veya ev ortamıyla mı ilgili, yoksa bedenin yeni düzene uyum sağlayabilmek için birkaç güne mi ihtiyacı var" bunları kestirmek gerekiyor diyor.
Tatil dönüşü yaşanan sıkıntıların, aslında bu problemleri yaratan nedenleri çözmek için bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan Sezer, tatil sonrası dinlenmiş zihin ve beden ile yaşanan sorunlara yeni bir bakış açısıyla yaklaşmanın, yeni çözüm yolları bulmaya çalışmanın daha etkili olabileceğini hatırlatıyor.