Sezeryan

Müdahaleli bir doğum şekli olan sezeyan hakkında genel bilgiler

Bazı durumlarda bebeğin vajinal yol ile doğması mümkün olmaz. Bu gibi durumlarda  karın duvarı ve rahme yapılan cerrahi keşiden bebeğin doğumu gerçekleştirilir. Bu işleme sezaryen adı verilir. Bu bölümde;

  • Sezaryen ile doğum ne zaman gerekir.
  • Riskleri nelerdir?
  • Sonrasında neler olur inceleyeceğiz.

Sezaryen ile doğumu gerektirecek pek çok neden olabilir.

Sezaryen Ne Zaman Yapılır?

Sezaryen ile doğum yapılmasını gerektirecek pek çok neden olabilir. Bunların bir kısmı anneye ait nedenler, bir kısmı ise bebeğe ait nedenlerdir. Bazı durumlarda doğumun sezaryen ile gerçekleşmesi doğum başlamazdan önce kararlaştırılırken, bazı durumlarda ise doğum eylemi sırasında çıkan problemlerden dolayı sezaryen ile doğum kararı alınabilir.

Bazen gebenin kendisi sezaryen ile doğum yapmak isteyebilir, bu kompleks kararın mutlaka doktor ile tartışılıp karar varılması gerekir

Çoğul Gebelik

Karnında iki veya daha fazla bebek taşıyan kadınların bir kısmının sezaryen ile doğurtulması gerekir. Eğer çoğul gebelikte doğum çok erken haftalarda gerçekleşiyorsa veya bebeklerin rahim içindeki pozisyonları uygun değilse doktor  sezaryen ile doğumu tercih edecektir. Çoğul gebeliklerde bebek sayısı arttıkça ( ikiz, üçüz, dördüz gibi)  sezaryen ile doğum ihtimalide artacaktır.

İlerlemeyen Doğum Eylemi

Sezaryen ile doğumların yaklaşık üçte biri  doğum eyleminin normal şekilde ilerlememesi nedeni ile yapılır. Bu gibi doğumlarda gerçekleşen rahim kasılmaları rahim ağzını istenildiği şekilde açıp bebeği ilerletemez. Bu gibi durumlarda doktorunuz bazı ilaçlar yardımı ile doğumu hızlandırmayı deneyebilir. İstenilen ilerlemenin sağlanamadığı durumlarda ise doktorunuz sezaryen ile doğumu tercih edecektir.

Bebek İle İlgili Sıkıntılar

Bazı doğumlarda bebek sıkıntıya girebilir ve sezaryen ile doğum gerekebilir. Bunun en sık nedenlerinden biri göbek kordonunun sıkışması ve plasentadan bebeğe yeterli kan gidememesidir. Bazı doğumlarda ise fetal monitörde bebeğe ait anormal kalp atımları tespit edilip sezaryen kararı alınabilir.

Olası Diğer Sezaryen Nedenleri;

  • Bebeğin iri olması.
  • Bebeğin ters gelmesi.
  • Annedeki bazı enfeksiyonlar.

Plasenta İle İlgili Problemler

Plasenta previa: plasentanın bebekten daha aşağı konumda, rahim ağzını kapatacak şekilde yerleşmiş olmasıdır. Bu durum bebeğin rahimden çıkmasına engeldir. Plasenta dekolmanı da karşılaşılabilecek diğer bir plasentaya ait problemdir. Bebek doğmazdan önce plasentanın rahim duvarından ayrılması ve bebeğin oksijensiz kalması demektir. Yukarıda anlatılan iki durumda da şiddetli kanama olabilir ve doğumun sezaryenle yapılması gerekebilir.

Daha Önceden Sezaryenle Doğum Yapanlar

Daha önce sezaryenle doğum yapmış olmanız bu seferki doğumunuz gerçekleşme şeklini etkileyecektir. Daha önceki doğumu sezaryenle gerçekleşmiş kadınların vajinal yolla doğum yapma şansları vardır. Vajinal yolla doğum yapıp yapamayacağınıza  doktorunuzun karar verecektir. Daha önceki sezaryende rahme yapılan kesik klasik  olarak tanımlanan şekilde ise vajinal doğumda rahminizin yırtılma ihtimali vardır ve doktorunuz sezaryen ile doğumu tercih edecektir.

Operasyon

Pek çok hastanede eşiniz ameliyathanede yanınızda bulunmasına izin verilir. Bazı durumlarda sezaryen kararı acilen alınır ve önceden hazırlık yapma fırsatı olmaz.

Hazırlık

Sezaryen öncesi bir hemşire sizi ameliyata hazırlayacaktır. Mide asidini azaltmak amacı ile antiasit bir şurubu içmeniz istenebilir. Bu anestezi sırasında akciğerlerinize kaçabilecek mide sıvısının vereceği zararı azaltmak içindir. Daha sonra karnınız yıkanır ve ameliyat sahası tıraş edilir. Mesanenizin ameliyat sırasında zedelenmesi ihtimalini azaltmak için bir idrar sondası takılır, kol veya elinize bir serum takılır. Gerekli ilaç ve sıvılar bu serum yolu ile size verilecektir.

Anestezi

Cerrahi işlem sırasında ağrı duymamanız için anestezi uygulanacaktır. Genel anestezi uygulandığı takdirde işlem sırasında uykuda olacak ve hiçbir şey hatırlamayacaksınız. Epidural anestezi veya spinal anestezi uygulandığı durumlarda ise operasyon sırasında uyanık olacaksınız fakat ağrı duymayacaksınız.

Epidural anestezi, belinize yerleştirilen çok ince bir tüp vasıtası ile uygulanır. Bu tüp birkaç gün takıldığı yerde kalabildiği için gerekli ilaçlar daha sonra bu yolla tekrar verilebilir. Bu anestezi türünde vücudunuzun alt yarısı uyuşur.
Spinal anestezi de epidural anesteziye benzer şekilde vücudun alt yarısını uyuşturur. Bu uygulamada ilaç direkt olarak omuriliğin etrafında bulunan sıvıya verilir.

Uygulanacak anestezi tipinin seçimi pek çok faktöre bağlıdır. Bu seçim yapılırken bebeğinizin ve sizin sağlık durumunuz göz önüne alınır. Anestezi doktoru bu seçim işlemi sırasında sizinle de görüşüp isteklerinizi göz önüne alacaktır.

Doğum

Doktorunuz karın duvarınıza bir kesik yaparak karın boşluğunuza ulaşacaktır. Bu kesik çatı kemiğinizin ( pubis ) hemen üstünde ve yere paralel olabileceği gibi, göbek ile çatı kemiğiniz arasında da yapılabilir. Daha sonra karın ön duvarındaki kaslara ulaşılarak kenara çekilirler. Genelde kas dokusuna kesik yapmak gerekmez. Daha sonra rahim duvarınıza bir kesik yapılarak bebeğe ulaşılır. Rahim duvarındaki kesikte aynı karın duvarında olduğu gibi yatay veya düşey olarak yapılabilir. Bu kesiğin tipini doktorunuz sezaryenin yapılış nedenine göre belirleyecektir.

Rahminize yapılacak kesik için genelde tercih edilen yatay kesiktir. Bu tür kesilerde kan kaybı daha az olur ve yara iyileşmesi daha iyi olur. Bebeğin çok ufak olması gibi bazı özel durumlarda dikey rahim kesisi tercih edilecektir.

Yapılan kesiden bebek doğurtulur ve daha sonra  göbek kordonu kesilerek plasenta çıkarılır. Bu aşamadan sonra rahim ve karın duvarını oluşturan tabakalar, vücutta kendi kendine eriyen dikiş malzemeleri ile kapatılır.

Komplikasyonlar

Diğer cerrahi girişimler gibi sezaryen ile doğum da riskler içerir. Bu problemler az sayıdaki kadında oluşur ve genellikle kolay tedavi edilirler.

  • Rahim ve etrafındaki diğer organlar  veya cilt kesisi iltihaplanabilir.
  • Bazen kan naklini gerektirecek seviyede kanama olabilir.
  • Bacaklarınızda, leğen kemiğinin içindeki organlarda veya akciğerlerinizde kan pıhtıları oluşabilir.
  • Mesane veya bağırsaklarınız zedelenebilir.
  • Ameliyat sırasında kullanılan anestetik madde veya ilaçlara alerjik reaksiyonlar gösterebilirsiniz.

Doğumdan Sonra

Eğer sezaryen sırasında uyanık iseniz bebeğinizi hemen görebilirsiniz. Operasyonun tamamlanmasından sonra ayılma odasına veya direkt kendi odanıza alınırsınız. Kan basıncınız, nabzınız, solunumunuz ve karnınız düzenli aralıklarla kontrol edilecektir.

Bebeğinizi emzirmeyi planlıyorsanız bunu ameliyattan çok kısa bir süre sonra gerçekleştirebilirsiniz.

Sezaryen sonrası bir süre yatakta kalmanız istenecektir. Yataktan ilk birkaç kalkışınızda yanınızda hemşire veya bir başka erişkinin olması  uygun olacaktır.  

Sezaryenden kısa bir süre sonra idrar sondanız çıkarılacaktır. Ağız yolu ile gıda almaya başlayana kadar damar yolunuzdan serum verilecektir. İlk birkaç gün ameliyat yeriniz ağrıyacaktır. Bu ağrıyı azaltmak için doktorunuz ağrı kesici ilaçlar önerecektir. Eğer sezaryen epidural anestezi ile yapılmış ise ağrı kesici ilaçlar birkaç gün süre ile epidural kateterinden verilebilir.

Doğumdan sonra hastanede 1-2  gün kalmanız istenir. Bu süreyi sezaryenin yapılış nedeni ve sizin toparlanma süreciniz belirleyecektir. Eve çıktıktan sonra kendinize dikkat etmeniz ve fizik aktivitenizi sınırlamanız gerekebilir.

Eve Çıktıktan Sonra

Karın duvarınızın iyileşmesi bir iki hafta sürecektir. Bu sürede;

  • Özellikle emzirme esnasında hafif kramplar.
  • 4-6 hafta süre ile kanama veya akıntı.
  • Kan pıhtıları ve kramplar.
  • Kesi yerinde ağrı görülebilir.

Enfeksiyonu engellemek açısından: birkaç hafta süre ile cinsel ilişkide bulunmayın ve vajinaya hiçbir şey koymayın. Ağır fizik aktivitelerden kaçının. Ateş, aşırı kanama veya ağrının şiddetlenmesi gibi durumlarda doktorunuzu arayın.

Netice Olarak

Doğumun sezaryen ile yapılması için bir çok neden vardır. bu konuda aklınıza takılanları ve endişelerinizi doktorunuzla konuşun.

Sözlük

Fetal Monitör: Annenin rahim kasılmaları ve bebeğin kalp atım hızını gösteren alet.

Göbek Kordonu: Bebeği plasentaya bağlayan ve içinde kan damarları olan  kordona benzeyen yapıdır.

Makat Geliş: Bebeğin kalça veya ayakları ile doğduğu durum.

Plesenta: Besin maddelerinin anneden bebeğe, atık maddelerin ise bebekten anneye iletilmesini sağlayan organ. Eş adı da verilir.

Rahim Ağzı: Rahmin vajinaya açılan kısa ve dar uç kısmı.

İlgili Sağlık Konuları