Memorial Hastanesi Ağrı Merkezi’nden Uz. Dr. Mehmet Çelik, “Kombine Spinal Epidural Anestezi” ile ilgili bilgi verdi.
Bir bebek sahibi olmayı düşlemek ve 9 ay boyunca ona kavuşacağınız anı beklemek... Her şeyin harika gittiği düşünülse bile pek çok anne için doğum anı, kabustan öte bir anlam taşımıyor. Gerek normal doğum sırasında çekeceği ağrılar, gerekse bebeğine zarar geleceği endişesi anne adaylarının sezaryenle doğum fikrine yakınlaştırıyor. Uzmanlar, ancak zorunlu durumlarda sezaryenli doğumları önerse de, sezaryenle doğum oranları çığ gibi artıyor.
Dolayısıyla sezaryen ameliyatlarında anestezik uygulamalar da önem kazanıyor. Ülkemizde sezaryen ameliyatlarının nerdeyse yüzde 90’ı genel anestezi ile gerçekleşiyor. Oysa ABD ve Avrupa ülkelerinde bu oran tam aksi.
Ülkemizde yaşanan bu durumun geçerli bir nedeni var: Anestezi uzman sayısının azlığı ve bir ekip çalışması gerektiren epidural ve spinal anestezi konusunda deneyim eksikliği. Tabii annelerin bu yöntemin konforu hakkında yeterli bilgiye sahip olmaması başka bir neden olarak kabul ediliyor.
İşte biz de bu sayfalarda anne adaylarına, bölgesel anestezi yöntemleri hakkında bilgiler aktarmak istedik.
Sezaryenle doğum yapacak anne adaylarının karşısına iki seçenek çıkıyor: Genel Anestezi ya da Epidural anestezi.
Genel Anestezi de doğum sırasında anne tamamen uyutuluyor. Bu nedenle anne, bebeğin doğuşuna tanık olamıyor. Ancak epidural anestezi de, annenin yalnızca belden altı uyuştuğu için bebeğin doğumuna tanık oluyor.
Epidural ve spinal anestezi, bölgesel anestezi yöntemleri içinde en sık uygulanan yöntemler. Epidural anestezinin genel işleyişi şu: Omuriliği ve omurilikten çıkan sinirleri saran ve “dura” adı verilen zarın etrafına lokal anestezik ilaçlar verilerek ağrının beyine iletilmesi engelleniyor.
Spinal anestezide ise lokal anestezik ilaçlar dura zarının altında yer alan beyin-omurilik sıvısına veriliyor. Spinal anestezide epidural anesteziye kıyasla çok daha düşük doz ilaç verilmesine rağmen anestezinin etkisi çok daha kısa sürede başlıyor.
Epidural anestezi ile ağrı duyusu ortadan kalksa da anne adayı sezaryen operasyonu sırasında dokunmayı ve dokuların çekilmesi ve gerilmesini hissedebiliyor. Bu durum ağrı hissedilmesine yol açmasa da bazı anne adayları rahatsızlık verici olduğu görüşündeler. İşte spinal anestezide, operasyon bölgesinde ağrının kesilmesinin yanı sıra olarak tam bir hissizlik durumu oluşuyor.
Bu nedenle günümüzde tercih edilen yöntem; sezaryen operasyonlarında spinal ve epidural anestezi yöntemleri birlikte uygulamak. Bu birleşik yönteme ise, kombine spinal epidural anestezi adı veriliyor.
İşlem Nasıl Uygulanıyor?
Sezaryen operasyonu için ameliyathaneye alınan anne adayına bir damar yolu açılıyor ve serum veriliyor. Bu sırada anne adayına düşen tek görev, oturma pozisyonu almak. Anne bu pozisyondayken işlem bölgesi antiseptik solüsyonlar ile temizleniyor ve steril örtülerle örtülüyor.
İşlem sırasında anne adayının ağrı duymaması için girişim yapılacak bölgesinin cildine çok ince bir iğneyle lokal anestezi uygulanıyor. Ardından ince bir iğne ile iki omur arasından geçirilerek epidural boşluğa ulaşılıyor.
Bu iğnenin içinden geçirilen daha ince bir iğneyle spinal aralığa ulaşılıp lokal anestezik ilaç veriliyor. Spinal anestezi uygulamasının ardından gelen aşama, epidural bölgeye kateter yerleştirilmesi. Kateter yerleştirildikten sonra iğne çıkarılıyor ve kateterin dışarıda kalan kısmı flaster ile cilde sabitleniyor.
Birkaç dakika sonra da anne adayının belden aşağısı tamamen hissizleşiyor. Genel olarak anlatılan bu işlemin süresi sanıldığı kadar uzun değil. Uzmanlar; 2-3 dakika içinde bu işlemi bitiriyor. Ve sıra sezaryen operasyonuna geliyor. Sezaryen sırasında belden aşağısı hissizleşen anne ağrı duymuyor.
Ancak bu yalnızca operasyon sırasındaki sağlanan bir konfor değil. Sonrasında da yine epidural boşluğa ağrı pompası ile kateterden ağrıyı ortadan kaldıracak dozda ilaç veriliyor ve annenin ağrı duymaması sağlanıyor.