Sağlık Bakanlığı, diğer kanserlere göre daha az bilinen baş ve boyun kanserlerine Devlet Çoksesli Müzik Korosu'nun konseriyle dikkat çekecek.
Sağlık Bakanlığından alınan bilgiye göre, kansere bağlı ölüm nedenleri arasında 6'ncı sırada yer alan baş-boyun kanserleri, erkeklerde kadınlara göre yaklaşık 2 ila 4 kat daha fazla görülüyor.
Hastalığa dünyada yılda ortalama 550 bin kişi yakalanıyor, bunların yaklaşık 300 bini hayatını kaybediyor.
Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Kanser Dairesi verilerine göre, Türkiye'de yılda 4 bin 655 erkek ve 980 kadın olmak üzere toplam 5 bin 635 kişiye baş-boyun kanseri tanısı konuluyor. Her yüz bin kişide, erkeklerin 13,3'ünde, kadınların ise yaklaşık 2,8'inde baş boyun kanseri gelişiyor. Bu veriler çerçevesinde baş-boyun kanserleri erkeklerde en sık görülen kanserler arasında 6'ncı, kadınlarda ise 11'inci sırada yer alıyor.
Türkiye'de baş boyun kanserleri arasında en sık gırtlak kanseri görülüyor, bunu ağız boşluğu kanserleri ve geniz kanserleri izliyor. Üç haftadan uzun süren boyunda şişlik, ses kısıklığı, ağızda yara, yutma zorluğu belirtileri baş boyun kanserlerinin habercisi olabiliyor.
Tütün Başlıca Faktör
Bu yıl yayınlanan Dünya Kanser Raporu'na göre, baş boyun kanserlerinin önlenmesinde en önemli faktör tütün ve alkol tüketiminin azaltılması.
Tütün ürünleri ve alkol tüketim miktarı, kullanıldığı süre arttıkça baş boyun kanseri gelişim riski de belirgin ölçüde artıyor. Sigara içen kadın ve erkeklerde içmeyenlere kıyasla ağız ve yutak kanseri gelişme riski 5-10 kat, ağır içicilerde ise 20 kat daha yüksek.
Sigara ve alkolün bırakılmasıyla bu risk belirgin ölçüde azalıyor, bırakıldıktan 5 yıl sonra yarıya iniyor. Alkol ve sigara birlikte tüketildiğinde risk, tek başına kullanımlara göre daha yüksek oluyor.
Uzmanlara göre, sigara ve alkole bağlı baş boyun kanserleri azalırken, HPV'ye bağlı ağız ve boğaz kanserlerinde artış görülüyor. Türkiye'de son dönemlerde Sağlık Bakanlığının sigarayla mücadelede yürüttüğü uygulamalarla baş boyun kanserlerinde ileriki yıllarda azalma bekleniyor.
Erken tanıyla tedavide yüzde 80'lerin üzerinde başarılı sonuçlar alınıyor. Geç evrede ise tedavi şansı yüzde 40-50'lere düşebiliyor ancak hastaların sadece 3'te 1'i erken safhada başvuruyor.
Hedefe yönelik tedaviler, yaşam kalitesini artırıyor ve süresini uzatıyor. Erken evrede hastalığın geliştiği bölgeye ve yayılımına göre cerrahi veya radyoterapi tedavisine başvuruluyor. İleri evrede ise bu iki tedaviye ek olarak kemoterapi (ilaç tedavisi) de uygulanıyor.
"Sessiz Koro"
Hastalığın belirtilerine dikkat çekmek için başlatılan "Başınıza Gelmeden" projesi çerçevesinde, Devlet Çoksesli Müzik Korosu yarın Ankara'da Kuğulu Park'ta, "Sessiz koro" adıyla sahne alacak. Halka açık düzenlenecek etkinlikte sessiz koro, hastalığın en önemli belirtilerinden biri olan ses kısıklığına dikkat çekecek. Devlet Çoksesli Müzik Korosu'nun sesi konser sırasında kademeli olarak azaltılacak ve sonunda sessizlik oluşturacak.