Ökse otunu zayıflamak için kullanmayın

Ökse otunun kontrolsüz kullanımının ciddi sağlık sorunlarına yol açtığı açıklandı.

Farklı ağaç türlerinde parazit veya yarı parazit olarak yaşayan zararlı bitkilerin başında ökse otu gelmektedir. Bu bitkinin tıbbi bitkiler kapsamında eczacılıkta kullanıldığını belirten Diyetisyen Selma Önelge Gür, ökse otunu tüketirken dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.

Ökse otu ülkemizde ve Balkanlar'da yaygın olarak bulunur. Yöresel olarak çekem, burç, gökçe, gevele, güvelek, yapışkan otu, bacaksız bitki, çampir adlarıyla tanınır. Çapı 70-100 cm olan, oldukça sık çatallaşan dal sistemine sahiptir. Kavak, söğüt, huş, armut, alıç, erik, kiraz, akasya, akçaağaç ve kestane, çam ve köknar ağaçlarında yaşar. Gövdesi oldukça kısadır ve buradan ağaçların dalına bitki özünü emmek için kökünü salar. Dalların ucunda karşılıklı iki yaprağı bulunur, zeytin yaprağına benzer. Dal uçlarında 2-6 adet sarımsı beyaz renkte küçük çiçekleri vardır. Ekim-Kasım aylarında nohut büyüklüğünde beyaz, cama benzer yapışkan meyveleri oluşur ve içinde 1-2 adet oval veya köşeli tohumları bulunur. Kuşlar, kursaklarında yumuşattıkları bitkinin tohumlarını dalların üzerine dışkılayarak yeni bitkilerin kök salmasını sağlarlar. Ökse otu çoğalmasını kuşlara borçlu olduğu halde bazı bölgelerde yapışkan tohumları kuşlara tuzak olur. Kuşları yakalamak için kullanılan ökse adı buradan gelmektedir.

Ökse otu Mart, Nisan aylarında veya Eylül, Ekim aylarında toplanır. Meyveleri ayıklanarak atılır. Yaprak ve sapı kurutularak saklanır. Yaprakları tanen, urson, inosit, viskotoksin, sapotoksin ve glikozit adı verilen maddeleri içerir.

Ökse otunun kanser, hipertansiyon, damar, karaciğer ve kadın hastalıkları gibi hastalıkların tedavisinde kullanılması için yapılan araştırmaların sonuçları henüz tartışmalıdır. Buna karşın kanser tedavisinde kullanılan bazı ilaçların jeneriğinde ökse otu olduğu bilinmektedir.

Ökse otunu kullanırken dikkat edilmesi gerekenler

Ökse otunun meyveleri kesinlikle kullanılmamalıdır.
Kurutulmuş yaprakları da çiğ olarak tüketilmemelidir. Bazı kişilerde ciddi alerjik reaksiyonlara yol açabilmektedir.

İlaçlarla etkileşimi henüz bilinmediğinden çayı, özü, kapsülü hamile ve emzikli kadınlar, kronik hastalıkları için düzenli ilaç alanlar kullanmaktan kaçınmalıdır.
Zayıflama amaçlı kesinlikle tüketilmemelidir.

İstenirse sağlıklı bir birey bir su bardağı kaynar suya,1-2 tatlı kaşığı kurutulmuş yaprak ya da genç sürgünleri ekleyerek 10-15 dakika süreyle demlendirdikten sonra hazırlanan çayı içebilir.

Bitkilerin, bitki çaylarının sağlığımıza olan yararları ve destekleri her geçen gün yapılan çalışmalarla artıyor. Ancak her bitkiye mucize olarak yaklaşmanın yanlışlığını vurgulamak isterim.

Sağlığımızı, günlük gereksinimimiz olan makro besin öğeleri protein, karbonhidrat ve yağdan yeterli, dengeli ve ölçülü, ayrıca vitamin ve minerallerden zengin yiyecek seçimleri yapmadan koruyamayız, hastalıkların tedavisinde de ilaçların etkisini arttıramayız.

İlgili Sağlık Konuları