"Çocuklar sınava üç gün kala soru çözmeyi bıraksın"
Yüzbinlerce öğrencinin hayatının dönüm noktası olarak baktığı Lise Giriş Sınavı'na (LGS) sayılı günler kala anne babaları çocuklarının kaygı düzeylerini azaltmaları için uyaran Dr. Arcan, "Kaygı bulaşıcıdır. Anne babasını kaygılı gören çocuk da kaygılanır. Kaygı azalır, başarı artar" dedi.
İşte Arcan'dan sınava yedi gün kala altın değerinde yedi tüyo:
1.Uykuyu düzene oturtun
Uyku düzeninin, çocukların sadece sınav döneminde değil genel olarak dikkat etmeleri gereken kuralların başında geldiğini vurgulayan Dr. Arcan, "Sağlık açısından önemli olduğu kadar, uykunun öğrenmeye etkisi de göz ardı edilmemeli. Temel prensip, çocuğun ertesi sabah kalkacağı saatten 9 saat önce uyuması. Yani eğer sınav sabahı 07:00'de kalkacaksa 22:00'yeuyumuş olması gerekiyor" dedi.
2.Ekran süresini azaltın
Dr. Arcan, sınav öncesi bilgisayar, tablet ya da cep telefonu başında geçirilen sürenin kısıtlanmasının en kritik aşama olduğunu söyledi. Arcan, "Eskiden yatmadan önce kitap okuma alışkanlığı vardı. Ancak artık gençler uyumadan önce sosyal medya hesaplarını kontrol etmek, oynadığı oyuna yeni bir güncelleme gelmiş mi diye bakmak istiyor. Bu da uykuya dalma zamanını giderek geciktiriyor. Bu alışkanlık değiştirilmeli" dedi.
3.Beslenme düzeninde değişiklik yapmasın
Sınavdan önce çocukların kendilerini rahatsız edebilecek, alışık olmadığı yiyecekler gibi; bilmediği, hiç denemediği besinlerden de uzak durması gerektiğini belirten Dr. Arcan, sınav döneminde riske girilmemesi gerektiğini söyledi.
4.Keyfe yer açın
"Sınavdan önceki günlerde çocuklar kendilerini yoran, gerginliğe neden olan etkinliklerden uzak dursun" diyen Dr. Arcan, bunun yerine ilgi alanlarına göre müzik dinleyip film izleyebileceklerini ya da sanatla uğraşabileceklerini söyledi. Dr. Arcan, uzun seyahatlerden, yorucu etkinliklerdenkaçınılması gerektiğini de vurguladı.
5.Sınava gireceği okulu önceden görsün
Çocukların ilk kez görecekleri, sınıflarına girerek sırasına oturacakları bir okulda kendilerini yabancı hissederek kaygılanabileceğini ifade eden Dr. Arcan, "Okul, derslik, öğrenciler, sıra, öğretmen… Her şey çocuğa yabancı. Bu kaygıyı artırır. Ancak soruları çözmeye başladıkça o yabancı ortamda ona en tanıdık gelen şey sorular olur. Yani sınavdan önce kaygılanmaları olağandır. Bilsinler ki o kaygı, o sorularla beraber azalır." dedi.
6. Üç gün önce ders çalışmayı bıraksın
Her çocuğun ders çalışma düzeni ve kaygı seviyesinin farklı olmasına karşın son dakikaya kadar ders çalışmamak gerektiğini kaydeden Dr. Arcan, "Son ana kadar 'Acaba şunu biliyor muyum? Bunu da hatırlıyor muyum?' gibi soruları akla getirmek, kaygıyı artırabilir. Üç gün önce soru çözmeyi bırakmak gerekiyor" diye konuştu.
7.Rahat kıyafetler giysin
Öğrencilerin her zamanki gibi bir kahvaltıyla güne başlamalarını ve rahat kıyafetler giymelerini tavsiye eden Dr. Arcan, "Çocuklar hava koşullarını gözeterek ve kendi özelliklerini bilerek giyinsin. Terleyen çocuklar daha ince, üşüyenler daha kalın giyinebilir"' diye konuştu.
Hayat devam ediyor
Anne babaların, sınavdan önce ya da sonra çocuklarının yanında olduklarını hissettirmesinin en önemli bir destek olduğunu anlatan Dr. Arcan, "Çocuğun ihtiyacını anne baba duymalı. O 'Biraz sınavdan konuşalım' dediğinde, 'Bırak artık sınavı, bak az kaldı zaten' demesinler. Ya da çocuk sınavdan bahsetmek istemediğinde 'Bak bu da varmış' diye konuya devam etmesinler" dedi.
Tercih döneminde de çocuğun ilgisine önem verilmesini isteyen Dr. Arcan, "Çocuğun isteklerine, taleplerine uygun okulları belirlemek önemli ama bunu da tam zamanlı mesaiye çevirmemek gerek. Hayat devam ediyor" dedi.
Dr. Arcan, sınav sonucunda istenen ya da beklenen başarının elde edilememesi halinde bu deneyime de bir kazanç gözüyle bakılması gerektiğini belirterek, "Bu sınav onların hayatlarındaki tek sınav olmayacak. Konuya eğitim hayatlarına dair yapılması gerekenler, öz disiplinin sağlanması ya da çocuğun öğrenmesinin önündeki engellerin kaldırılması için yapılması gerekenler diye bakılması sonraki yıllar için önemli" diye konuştu.