Belki hayat şartlarının ağırlaşması, belki hırslar, belki de yapımızın erkeklerden çok daha duygusal olmasından dolayı, zaman zaman hepimiz kafamızı dağıtmak ya da dertlerimizden uzaklaşmak için basit çözümler arıyoruz. Peki, biz kadınları alkolizmin eşiğine getiren gerçek nedenleri merak ediyor musunuz?
Stres
Elbette her konuda olduğu gibi söz konusu alkol olduğunda da stres birinci sırada geliyor. Özellikle çalışan kadınlar, bütün gün iş yerlerinde yaşadıkları stresin üzerine bir de evdeki sorumlulukları eklendiğinde kendilerine kaçacak bir yer, streslerinden kurtulmak için basit bir çözüm arıyorlar. Ancak sorunları geçici bir süreliğine unutturup, rahatlık getiren alkol, uzun vadede çözüm yerine işlerin çok daha fazla karışmasına neden oluyor.
Çocukluk travmaları
Çocukluk döneminde ağır travmalar yaşayan kadınlar, genellikle içlerinde biriken öfkeyle, utançla ve mutsuzlukla baş edebilmek için alkolü tercih edebiliyorlar.
Depresyon
Aslında depresif halin çok daha öne çıkmasına neden olan alkolü, özellikle kadınlar kendilerini daha iyi hissetmelerini sağlayacak bir araç olarak görüyorlar. Üstelik zaman içinde alınan dozaj yetersiz gelmeye başlıyor ve kısa bir süre içinde kendinizi alkolün kucağında bulabiliyorsunuz.
Anksiyete bozuklukları
Bazı kadınlar, alkolü kontrollerini kaybetmemek için bir araç olarak görüyorlar. Kısa vadede bu bir çözüm gibi görünse de, aslında alkol özellikle aksiyete bozukluklarında tetikleyici görevi görüyor. Aynı depresyonda olduğu gibi alınan alkolün dozajı günden güne artış gösteriyor.
Genetik etkiler
Yapılan araştırmalara göre, ailesinde alkol bağımlısı olanlar, böyle bir ortamda büyüyenler, olmayanlara oranla çok daha büyük risk altındalar. Ayrıca yine yapılan bir araştırmaya göre, güvenli ortamlarda büyüyen ancak alkol bağımlısı ebeveynlere sahip olan ikizlerde de ilerleyen yaşlarda alkol bağımlısı olabiliyorlar.