Jinekolojide 'izsiz' ameliyat dönemi

Kocaeli Derince Eğitim Araştırma Hastanesi'nde düzenlenen konferansta, jinekolojik hastalıklarda izsiz ameliyat yöntemleri konuşuldu. Derince Eğitim Araştırma Hastanesi Klinik Sorumlusu Doç. Dr. Hasan Terzi, dünyada izsiz cerrahi eğilimi olduğunu belirterek, "'Single port cerrahi' dediğimiz yöntem ile göbek deliğinden iz olmadan ameliyat, artık mümkün. Hastalar açısından da iz kalmaması memnuniyeti var" dedi.

Kocaeli'nin Derince ilçesindeki Sağlık Bilimleri Üniversitesi Derince Eğitim Araştırma Hastanesi'nde 'Jinekolojide Doğal Orifislerden Endoskopik Cerrahi Konferansı' düzenlendi. Hastanenin Kadın Doğum Cerrahisi Bölümü ekibince gerçekleştirilen konferansta, uzun süredir uygulanan ve halk arasında 'kapalı ameliyat' olarak bilinen laparoskopik ameliyatlar ile son 4 yıldır dünyada kadın doğum alanında uygulanan, 'izsiz ameliyat' diye bilinen 'single port' ve 'V-NOTES' teknikleri konuşuldu. Laparoskopik ameliyatlarda küçük de olsa hastaların karınlarında 2- 3 iz kaldığını söyleyen doktorlar, göbek deliğinden açılan küçük giriş ile ameliyat yapılmasını sağlayan, 'doğal orifis' olarak da bilinen 'single port' tekniği ile iz kalmadığını belirtiyor. 'V-NOTES' tekniği, konferansa katılan doktorlara anlatıldı.

'İZSİZ AMELİYAT, DİYE BİLİNİYOR'

Türkiye'de 'V-NOTES' tekniği ile ameliyatların sadece Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Derince Eğitim Araştırma Hastanesi'nde yapıldığını söyleyen Derince Eğitim Araştırma Hastanesi Klinik Sorumlusu Doç. Dr. Hasan Terzi, şöyle konuştu:

"Son yıllarda halk arasında kapalı ameliyat olarak bilinen laparoskopik ameliyatlar çok sık yapılmakta. Örneğin; rahim alınması, rahim sarkması, yumurtalık kesitleri, kısırlık ameliyatları bu kapalı yöntem ile yapılmakta. Kliniğimizde de son 10 yıldır bu kapalı ameliyatları yapmaktayız. Dünyaya baktığımızda son 3-4 yıldır yeni bir trend var. İzsiz cerrahi trendi var. Klasik açık ameliyatlardan kapalı laparoskopik ameliyatlara geçtiğimizde hastada hiç iz olmaması gibi bir avantajımız vardı. O büyük 15 santimlik kesiler karın ön duvarında olmadan, 2-3 santimlik kesilerle karnın içine girerek kadın hastalıklarıyla ilgili bütün ameliyatları yapabiliyorduk. Bu hastalar için büyük bir konfor; çünkü hasta daha çabuk iyileşiyor. Normal iş hayatına daha çabuk dönebiliyor ve ameliyat sonrası ağrı çok daha düşük seviyelerde kalıyor. Bu açıdan laparoskopik ameliyatlar bize çok büyük bir avantaj sağladı."

İz kalmayacak ameliyatlar yapıldığını belirten Doç. Dr. Terzi, "Birkaç tane 2-3 santimlik delik de olsa karın ön duvarında izler kalıyor, kapalı ameliyatlarda. Son 3-4 yıldır dünyadaki trend, bu izler de olmadan ameliyatları yapmak. ya göbek deliğinden, dışarıdan hiçbir şekilde görülmeyecek küçük giriş açılarak, 'single port cerrahi' dediğimiz yöntem ile ya da göbek deliğinde de hiçbir iz olmadan, tamamen doğal orifiz dediğimiz vajinal yoldan kapalı ameliyat artık mümkün. Hastalar açısından ise iz kalmaması memnuniyeti var. O yüzden halk arasında bu yöntem 'izsiz ameliyat' olarak biliniyor" diye konuştu.

'HASTALAR İZ OLMAMASINA ŞAŞIRIYOR'

Hastaların ameliyat sonrasında iz kalmadığı için şaşırdıklarını söyleyen Doç. Dr. Terzi,

"Bazen hastalardan 'Hocam beni ameliyat etmediniz mi?' gibi tepkiler alıyoruz. İz olmamasına şaşırıyorlar. Çünkü bakıyor, karnında hiçbir iz yok. 'Benim rahmimi alacaktınız' ya da 'Yumurtalıkta kesitim vardı onu alacaktınız. Yoksa ameliyat olmayacak mıyım?' diye soruyorlar. Biz de onlara 'Biz sizin ameliyatınızı yaptık. Zaten sizinle izsiz ameliyat yapacağız, diye konuşmuştuk' şeklinde anlatıyoruz. Çok memnun oluyorlar. Büyük bir memnuniyetle hastanemizden ayrılıyorlar" dedi.

'TEKNOLOJİ İLERLEDİKÇE AMELİYATLARI TEK GİRİŞTEN YAPABİLECEĞİZ'

Türkiye'de izsiz ameliyat yöntemini ilk kez gerçekleştiren Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Fatih Şendağ ise şöyle konuştu:

"Bunlara hasta açısından bakıldığında çok avantajlı teknikler; çünkü hastanede daha kısa kalıyorlar, daha hızlı iyileşiyorlar, daha az enfeksiyon ve kanamaları oluyor. Sosyal hayatlarına, işlerine daha hızlı dönebiliyorlar. Dolayısıyla risklerine baktığımızda, bu ameliyatların diğer normal yollarla yapılan ameliyatlara göre ekstra bir riskleri yok. Riskin artacağını söylemek mümkün değil fakat diğer ameliyatlarla benzer risklere sahip, diyebiliriz. Tek delik cerrahisinde her hastalığı, her ameliyatı bu şekilde yönetmek mümkün değil. Teknoloji geliştikçe daha kompleks vakaları bu yöntemle ameliyat etmeye başladık. Fakat tabi ki şu anda sınırlarımız var. Tüm her şeyi bu ameliyat tekniğiyle yönetemiyoruz. Robotlar da yavaş yavaş bu işe dahil oluyorlar. Şu anda dünyada tek delikten cerrahi müdahale yapan robotlar tanıtımda. Bu teknolojik ilerledikçe belki de tüm cerrahi müdahaleleri sadece göbek çukurundan girerek yapmaya başlayabileceğiz."

 

 

 
 

İlgili Sağlık Konuları