Evcil Hayvanları Ruhumuza İyi Geliyor!

Psikologlar, veterinerler ve davranış bilimciler de ev hayvanlarının ruh ve beden sağlığı için kesinlikle faydalı olduğu düşüncesinde.

Uzun ve yorucu bir iş günü, yoğun trafikte geçen saatler ve sizi strese sokan birçok benzer olayın ardından evinize geldiğinizde sizi kapıda kuyruğunu sallayarak karşılayan köpeğinizin nasıl büyük bir mutluluk kaynağı olduğunu belki fark etmişsinizdir.

Bu düşüncenizde yalnız değilsiniz.  Psikologlar, veterinerler ve davranış bilimciler de ev hayvanlarının ruh ve beden sağlığı için kesinlikle faydalı olduğu düşüncesinde. Tabii ki bir ev hayvanının ilaç tedavisi ya da bir terapi seansının yerine geçebileceğini söylemiyorlar  ama,  sadık dostunuzun yorucu bir günün ardından kendinizi çok daha iyi hissetmenizi sağladığını kabul ediyorlar.

Psikologlar ev hayvanlarının insanın ruh hali ve genel sağlık durumu üzerindeki olumlu etkisini iki kelimeyle özetliyor: “Koşulsuz sevgi.” Gerçekten karşılık beklemeden seven bir canlının varlığına kim ihtiyaç duymaz ki? Kendinizi kötü hissettiğinizde elinizi yalayan ve gözleriyle adeta “en büyük sensin” diyen, sizinle oynamak isteyen köpeğiniz sizi bir anda mutlu etmeye yetebilir. Yalnızlığınızı gidermeleri ev hayvanlarının başka bir özelliği.

Onlar çoğu insanın en yakını ve hatta bazen tek yakını olabiliyor. Ev hayvanı besleyen yalnız insanlar kendilerini daha iyi hissediyor. Zira evdeki bir canlının bakımı ve beslenmesi, sahibini yükümlülük altına sokar. Böylece ev hayvanı kişinin yaşamına yeni bir boyut, anlam ve önem kazandırmış olur. Kendi iç sorunlarına gömülmek yerine kişi ruhsal enerjisini dışarı çevirir ve evde beslediği hayvan, onun için rahatlatıcı bir odak noktası haline gelir.

Ev hayvanı deyince aklımıza hep köpek ya da kedi gelir. Ama bu bir zorunluluk değil. Akvaryumdaki bir balığı izlemek bile kas gerginliğini azaltıyor ve kalp atışlarını yavaşlatıyor. Kuşlar da yalnız yaşayanlar için sadık, sevecen ve iyi birer can yoldaşı. Sözgelimi evde yalnız yaşayan yaşı ilerlemiş kişiler  ‘boş yuva sendromu’ndan kurtulmak için papağan besleyebilir.

Papağan gibi insanları taklit edebilen bir hayvanla kurulan  iletişim hem eğlendirici olacak, hem de zihinsel faaliyeti aktif halde tutacaktır.
Ev hayvanlarının sahiplerinin sosyal etkileşimini de artırdığı bir gerçek. Köpeğini gezdiren bir kişi başkalarıyla daha rahat sosyal iletişim kurabiliyor, zira insanlar yanında hayvanları olan kişilerle konuşmayı seviyor, onlara daha kolay yaklaşabiliyor.

Uzmanlar ev hayvanlarının kişilerin ruh sağlığı üzerindeki birincil etkisinin stresi azaltmak olduğunda hemfikir. Bu yararı görmek için, onları okşamak bile yeterli.  Hayvanın varlığı bile ortamı tümüyle değiştirebiliyor.

Ev hayvanlarının ruh ve beden sağlığına ilişkin yararları konusunda yapılan çalışmalardan elde edilen son bulgular çok ilginç.

Çin’de 25 ila 40 yaşları arasındaki kadınlarda yapılan bir çalışmada köpek besleyen kadınların beslemeyenlere göre daha iyi uyudukları, kendilerini daha zinde hissettikleri ve daha az hastalandıkları sonucu elde edilmiş.


Avustralya’da erişkinlerde yapılan bir ankette ev hayvanı  olanların komşularıyla daha iyi sosyal ilişkilere sahip oldukları bulunmuş. Başka bir çalışmada ise ev hayvanı besleyenlerin kan basıncı ve kan yağı   düzeylerinin daha düşük olduğu saptanmış.

İlgili Sağlık Konuları