Domuz Gribinin Belirtileri Nelerdir? Domuz Gribi Tedavisi Var Mıdır?

Domuz gribinin belirtileri nelerdir? Domuz gribinin tedavisi var mı, varsa tedavisi nasıl uygulanır? Domuz gribi teşhisi ve gribe karşı alınabilecek önlemler haberimizde.

Domuz gribi, normalde domuzlarda görülen İnfluenza A adlı virüsün H1N1 alt tipinin mutasyon geçirerek insanlara bulaşmasıyla artık insandan insana geçen, yüksek ateş, öksürük ve boğaz Ağrısı gibi semptomlarla seyreden son derece bulaşıcı bir solunum yolu hastalığıdır.

2009 Mart ayında Meksika ve Amerika'da görülen ilk vakaların ardından Amerika'dan Avrupa'ya; Afrika'dan Asya'ya kadar tüm dünyaya yayılmış, Dünya sağlık Örgütü (DSÖ), hastalığın geniş çaplı salgın olduğu belirterek Pandemi düzeyini 6 olarak duyurmuştu.

DSÖ'ne göre Pandemik İnfluenza H1N1 salgını son 50 yılın en önemli salgınıdır. 2015 yılında görülen vakalar, önceki yıllarda Aralık-Ocak aylarından farklı olarak Şubat sonu ve Mart ayına sarkmış durumda. Özellikle Avrupa ülkelerinde ve ülkemizde son haftada vaka sayıları artmış durumda.

DOMUZ GRİBİNİN BELİRTİLERİ

Belirtiler normal insan gribi belirtilerine benzer ve ateş, öksürük, boğaz ağrısı, burun akıntısı, vücut ağrıları, baş ağrısı, titreme ve halsizlik belirtiler arasındadır. Bazı vakalarda kusma ve ishal bildirilmiştir. Geçmişte zatürre ve solunum yetmezliği gibi ciddi hastalık ve ölümlere neden olduğu bildirilmiştir.


DOMUZ GRİBİNİN TEŞHİSİ

Hastalığın teşhisi, burun akıntısı ve boğaz sürüntüsü gibi örneklerde virüsün genetik olarak saptanması veya kanda hastalığa karşı gelişen antikorların gösterilmesi ile konabilir. Ancak bu yöntemler zaman alıcıdır. Bir salgın sırasında genellikle klinik bulgular ile tanı koymak kolaydır. Ancak son yıllarda hızlı tanı testleri de geliştirilmiştir. Bu testler ile klinik örneklerden saatler içinde virüsün antijenleri saptanabilmektedir.

Çocuklar, özellikle küçük çocuklar, potansiyel olarak daha uzun süre bulaşıcı olabilir. Okul çağındaki çocuklar gibi kalabalık ortamlarda bulunanlarda hastalığa yakalanma oranı yüksek iken; yaşlılarda ve altta yatan kronik hastalığı olanlarda gribe bağlı ölüm oranı yüksektir.

Her yaş grubunda tehlikeli olabilmekle birlikte özellikle küçük çocuklar, yaşlılar, kalp-akciğer-böbrek hastalığı, şeker hastalığı gibi hastalığı olan her yaştaki kişiler, AIDS, kanser gibi bir hastalık veya kemoterapi nedeniyle bağışıklık sistemi yetmezliği olan kişilerde hayati tehlike oluşturur. Akciğer komplikasyonları en sık görülen komplikasyonlarıdır. Grip sonrası gelişen zatürre, ölümlerin başta gelen nedenidir.


DOMUZ GRİBİNİN TEDAVİSİ

Hastalığın seyrini hafifletmede ve daha hızlı iyileşmeyi sağlamada Amerika Hastalık Kontrol Merkezi (CDC)'nin önerdiği ilaçlar kullanılır. Bu ilaçlarla gribin yanı sıra ciddi komplikasyonların da gelişmesi engellenmiş olur. Antiviral ilaçlara, semptomların görülmeye başlamasından itibaren ilk 2 gün içinde başlanması gerekir. Ancak bu ilaçlar, mutlaka doktor kontrolü ile kullanılmalıdır.

Çocuklarda acil tıbbi yardım gerektiren durumlar şunlardır:

• Hızlı nefes alma ya da solunum güçlüğü

• Mavimsi cilt rengi

• Yeterince sıvı alamama

• Uyanamama ya da uyaranlara cevap verememe

• Huzursuzluk

• Grip benzeri semptomlara ek olarak ateş ve şiddetli öksürük

Yetişkinlerde acil tıbbi yardım gerektiren durumlar şunlardır:

• Solunum güçlüğü veya nefes darlığı

• Göğüs ya da karın içinde ağrı veya basınç

• Ani baş dönmesi

• Şiddetli bulantı ve kusma


DOMUZ GRİBİNDEN KORUNMAK İÇİN NE YAPILMALI?

Mevsimsel influenza aşısını olmak yeterlidir, çünkü domuz gribi etkeni H1N1 de bu aşı içeriğinde bulunmaktadır. Grip aşısı; herkese tavsiye edilmekle birlikte özellikle hastalığın daha ağır seyretme riski olanlara ve işgücü kaybı nedeni ile hizmette aksamalara neden olacak gruplara yapılır.

İnfluenza aşısı gereken riskli gruplar; 6 aydan 24 yaşa kadar olanlar, küçük bebeklere bakanlar, gebeler (gebeliğin her döneminde), 24-65 yaş arasında kronik hastalığı olanlar, 65 yaş üstü ve sağlık çalışanları olarak belirlenmiştir.