İshalin bakteriyel ve viral olmak üzere iki çeşidi olduğunu belirten Dr. Çağlar, özellikle bakteriyel kaynaklı ishaller konusunda aileleri uyardı. Bakteriyel kaynaklı ishallerin daha ağır seyrettiğini belirten Dr. Çağlar, "Viral enfeksiyonlardan en sık görülenleri rota virüsü ve adenovirüs. Rota virüsünün aşısı olduğu için her doğan çocuğa bu aşıyı öneriyoruz. Aşı olan çocuklarımız bu hastalığı daha hafif atlatıyorlar. Diğer bir ishal etkeni de bakteriyel enfeksiyonlardan amip dediğimiz bir mikrop. Bu mikroba bağlı gelişen ishallerin tedavisi daha uzun sürüyor" dedi.
Kanlı ishalde antibiyotik tedavisi şart
Amip adı verilen mikroplardan kaynaklanan ishallerin özellikle çeşme suları, uygun hazırlanmamış hazır sular ve steril olmayan yiyeceklerden bulaştığına dikkat çeken Dr. Çağlar, "O nedenle her zaman için çocuğumuzun temizliğine, dışarıda yediğimiz yemeklerin temizliğine, hazır suların kullanımlarında devlet tarafından denetlenmiş olanları kullanmaya dikkat etmek gerekir. Çünkü amip mikrobuna bağlı olarak çocuklarda ishal, karın ağrısı, ateş hatta kanlı ishalle de karşılaşabiliyoruz. Eğer halk arasında kanlı dizanteri olarak bilinen kanlı ishal var ise mutlaka bir uzmana başvurulmalıdır" diye konuştu.
Kanlı ishal gelişmesi durumunda antibiyotik tedavisine başvurulduğunu kaydeden Dr. Çağlar, tedavi yöntemlerine dair şunları söyledi: "Viral enfeksiyonlarda genellikle halk arasında ishal suyu olarak bilinen probiyotiklerden yararlanıyoruz. Bu durumda çocukların bol sıvı alımının yanı sıra beslenmesine dikkat etmesi; özellikle yoğurt, muz ve pirinç lapası tüketmesi de sıvı kaybını önleyecektir. Bakteriyel enfeksiyonlarda da gayta tahlili yaptıktan sonra herhangi bir bakteri gözlemişsek bağırsak mikroplarına yönelik tedaviyi başlatıyoruz."