Çocuğunuzun ateşinin olması genellikle hafif bir hastalığı olduğunun göstergesidir. Hastalığının ciddiyetini anlamak için çocuğun diğer belirtilerine bakmak gerekir.
Normal Vücut Isısı
Ağızdan ölçülen normal vücut ısısı 37 derecedir. Gün içerisinde 36,5 ile 37,5 arasında değişebilir. Genellikle sabahları daha düşükken akşamları biraz artar. Her çocuğun diğerlerinden farklı olabilecek bir normal ısısının olduğu da unutulmamalıdır. Çocuğu fazla sıkı giydirmek, sıcak havada dolaşmak ya da sıcak bir banyo sonrasında yapılacak bir ölçümde vücut ısısı 38 dereceye kadar yükselebilir.
Evde Tedavi
Çocuğun ateşinin seviyesi genellikle hastalığın ciddiyeti ile orantılı değildir. Çocuğun hareketleri ve görünüşü vücut ısısından daha önemlidir. Özellikle grip ve nezlenin sık görüldüğü mevsimlerde çocuğunuzu ne zaman hekiminize götüreceğinize karar vermek zordur.
Çocuğunuz iyi gözüküyor, iyi yemek yiyiyor, yeterli sıvı alıyor ve idrara çıkıyor ve sizde iyileştiğini düşünüyorsanız, 38,5 dereceyi geçmeyen ateşlerde evde yapılacak ilaçsız tedavi en uygun çözüm olabilir.
Çocuğu hafif giydirmek ve üzerini çok örtmemek vücudunun soğumasına yardımcı olur. Çocuğun fazladan sevdiği sıvılardan alması faydalı olabilir. En azından 6-8 saatte bir idrarını yapmalıdır.
Daha önceden hekiminize danışarak almış olduğunuz asetaminofen ve iboprufen içeren gene hekiminizin önerdiği dozda bebeğinize verebilirsiniz. İlacı verdikten sonra ateşin düşmesi için 30 - 60 dakika arasında beklemeniz gerekebilir.
Bebeğin ateşi 40 derecenin üzerine çıktığında ılık suyla bebeği yıkamayı öneren hekimler de vardır. Bu yıkamada asla soğuk veya buzlu su kullanılmamalıdır. Sık uygulanan alkol ya da kolonya ile ovalama da önerilmemektedir.
Bebeğin ateşini iki saatte bir ölçerek evde yaptığınız tedavinin başarısını kontrol etmeniz gereklidir. Ateşi kontrol altına alamadığınız durumlarda mutlaka hekiminize danışmalısınız.
Acil Durumlar
Ateşin eşlik edebileceği bazı durumlarda acilen ambulans çağırmak ya da çocuğu hastaneye götürmek gerekebilir.
Ateşli Havale (Konvülziyon):
Vücut ısısının hızlı yükselmesine bağlı olarak bebekte kontrol edemediği kasılmalar ve cevap verememe durumunun oluşmasıdır.
Solunum Güçlüğü:
Çocuğun çok hızlı ve gürültülü soluk alıp vermesi, solunumun hızı sebebiyle bebeğin emmeyi veya biberonla beslenmeyi başaramaması, nefes alıp vermek için boyun, göğüs ve karın kaslarını kullanması (çekilmeler olması), nefes alırken burun deliklerinin açılması, oturmaya ve öne eğilmeye çalışması, vücudunda soluk ve mor alanların yan yana bulunması gibi belirtiler.
Şok:
Hayatı tehdit eden bir durumdur, bebek hızlı ve yüzeysel nefes alıp verir, uykuya eğilimlidir, uyuyorsa çok zor uyandırılır, vücutta normal olmayan kasılmalar görülebilir.
Ciddi Su Kaybı:
Bu durumdaki çocukların ağız ve dilleri kurudur, bıngıldak içeri çökmüş olabilir, göz küreleri de içeri çökük görülür ve gözyaşı yoktur, bebek hızlı nefes alıp verir, kalp atışları hızlanmıştır, 10–12 saattir idrara çıkmıyordur, çok uykuludur.
Bilinç Bulanıklığı:
Bebekte bilinç durumu bebeğin çevresi ile iletişimi ile dışarıdan gelen uyaranlara olan tepkisi ile ölçülür. Aşırı uyku hali, uyandırılamama, zayıf bir sesle ağlama, dokunmaya ve seslenmeye cevap vermeme, üst üste iki veya daha fazla öğünde emmeme, kollarda, bacaklarda ve kafada uyumsuz hareketlerin ya da güçsüzlüğün olması, uzun süren huzursuzluk ve normal yöntemlerle sakinleştirilememe gibi belirtiler bebeklerde bilinç bulanıklığı olarak değerlendirilebilir.
Sıcak Çarpması:
Bu durumda vücudun terleme ve ısıyı vücut dışına atma becerisi azalmıştır. Vücut ısısı genellikle 40 derecenin üzerindedir, bütün vücut kırmızı, sıcak ve kurudur.