7 Günde Enerji Depolayın!

Yorgun, bitkin, tükenmiş... Amerikalı kadınların 3'te 2'sinden fazlası enerji durumlarını anlatmak için bunlara benzer kelimeler kullanıyor.

Eminim Türkiye’de de durum aynı... Çoğunuz günlük yorgunlukla başa çıkmak için, kısa süreli enerji sağlayan fakat uzun vadede bir yararı olmayan kafein ve şekere yöneliyor. Gerçekleri öğrenmenin ve enerjinizi, 7 günde enerji depolama listesiyle artırmanın yollarını keşfetme zamanı...
Yorgunluk sadece uyku eksikliği değildir; stres, susuzluk, beslenme ve yaşam tarzına bağlıdır. Yorgunluğunuzun üstesinden gelmek imkansız gibi görünebilir. Peki, bunu başarmak; müzik dinlemek, daha çok seks yapmak veya nefes alışınızı değiştirmek kadar kolaysa? Enerji uzmanı Jim Karas ile sizlere küçük değişiklerle enerjinizi büyük ölçüde artıracak 4 adımlık bir plan oluşturduk.

1.Adım: Sabah değişimi

İlk olarak saatinizin alarmını ayarlayın. Saat kaça kuruyorsunuz? Devamlı ertele tuşuna basmanıza neden olan bir zamana mı? Ya da evden alelacele çıkmadan önce sadece çabucak bir duş almaya mı vaktiniz var? Alarmınızı ayarlamanın vakti geldi. Kalkmadan önce kendinize yatakta 10 dakika ayırın. Bu süre içinde nefes alma egzersizi uygulayın. Avuç içlerinizi gözlerinizin üzerine yerleştirin ve işaret, orta ve yüzük parmaklarınızla alnınızın üst kısmına masaj yapın.

Burnunuzdan 6 kere nefes alın ve ağzınızdan 6 kere nefes verin. Bu nefes egzersizi vücuda daha fazla oksijen sağlar ve 10 dakika boyunca rahatlamanızı sağlar.

Sonra, odadaki pencereleri ve bütün ışıkları açın. Bu vücudunuza gecenin yani uyku saatinin bittiğini hatırlatır. Son olarak, hem kan şekerinizi birden yükseltmeyen hem de tok tutan protein ve lif açısından zengin güzel bir kahvaltı yapın.

2. Adım: Vitamin kokteyli

Daha enerjik hissedebilmeniz için vücudunuzun yakıtını doğru vermeniz gerekir. Magnezyum ve tirozin, enerjiyi artırmakla görevli kimyasal işlemleri hedef alan iki maddedir. Magnezyum enerji üretimine katkıda bulunan enzimleri harekete geçirir ve kalsiyum, bakır, çinko, potasyum ve D vitamini gibi önemli besin maddeleri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olur. Magnezyumu tam tahıllar, kuruyemişler, yeşil yapraklı sebzeler gibi yiyeceklerden alabileceğiniz halde çoğu kişinin günlük önerilen değeri alabilmesi için besin takviyesine ihtiyacı vardır: 600 mg kalsiyumla birlikte 400 mg magnezyum.

Tirozin hayati önemi olmayan bir amino asit ve mod yükselten nörotransmitterler olan adrenalin, nonadrenalin ve dopaminin yapı taşıdır. Kronik stres tirozin seviyenizi düşürebilir ve yorgunluk hissi oluşturabilir. Tirozin besin takviyesi olarak günde 3 kere yemeklerden en az 30 dakika önce 500 mg kadar alınmalıdır.

Daha çok etki için 500 mg’lık tirozin kapsülünü açarak tozu dilinizin altına dökün ve erimesini bekleyin. Tebeşir gibi bir kıvamı olduğundan yutması zor olabilir bu yüzden ihtiyaç duyduğunuzda su içebilirsiniz.

3. Adım: Öğlen karışımı

Gazlı içecekleri, şeker ve enerji içeceklerini bir kenara bırakın. Onların yerine bu mucize yiyeceği tercih edin: buğday çimi. Antioksidanlarla dolu buğday çimi metabolizmayı harekete geçiriyor ve vücudu alkalileştiriyor. Sağlıklı gıda ürünleri satan mağazalara gidebilir veya buğday çimini toz halinde satın alabilirsiniz.

Kahve tüketmeden duramıyorsanız yarım kahveyi yarım az yağlı sütle karıştırın. Bir bardak kahvede olduğu gibi kafein içerir ve sütteki protein kan şekeri seviyesini dengede tutmaya yardımcı olur.

4. Adım: Uykuya hazırlanın

Gerekenleri yapmış olabilirsiniz: televizyonu yatak odanızdan çıkarmak, uyku saatlerini düzene sokmak, cep telefonu ve diğer elektronikleri başucunuzdan uzak tutmak gibi... Ancak vücudunuzu rahatlatacak ve uykuya dalmanızı sağlayacak birkaç adım daha var:

Yatmadan önce 45 dakika rahatlatan müzikler dinleyin. Araştırmalara göre yatıştırıcı müzikler daha kolay uykuya dalmanıza, daha canlı rüyalar hatırlamanıza yardımcı oluyor bu da derin ve dinlendirici bir uyku anlamına geliyor.

Çalar saatinizi uzakta tutun. Saati kollamak beyni aktif tutar ve bu da uykuya dalmanızı zorlaştırır.

Banyonuzda gece lambası kullanın. Gece uyandığınızda ışıkları açmanıza gerek kalmaz böylece beyninizi uyanması için harekete geçirmemiş olursunuz.

İlgili Sağlık Konuları