Türkiye'de yaklaşık üç milyon kişinin Hepatit B virüsü taşıyıcısı olduğu belirtildi. Türk Karaciğer Araştırmaları Derneğince (TKAD) düzenlenen "8. Ulusal Hepatoloji Kongresi", Ankara Sheraton Otel'de başladı. Ankara Üniversitesi (AÜ) Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı öğretim üyesi ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Ramazan İdilman, kongrenin başlaması dolayısıyla düzenlediği basın toplantısında, 5 Haziran Pazar gününe kadar devam edecek olan kongrenin iki yılda bir düzenlendiğini söyledi.
Bilimsel programda kendi alanında uzman 115 Türk ve 20 yabancı bilim insanın bulunduğunu anlatan Prof. Dr. İdilman, toplam 800 katılımcının yer aldığı kongrede, "Karaciğer Hastalıklarında Genetik", "Viral Hepatitler", "Alkole Bağlı Karaciğer Hastalığında Tedavi", "Çocuklarda Yaşlı Karaciğer Hastalığı", "Metabolik Karaciğer Hastalıkları", "Karaciğer Transplantasyonu", "Karaciğer Hastalıklarında Kök Hücre Tedavisi" ve "Görüntüleme ve Laboratuvarda Yenilikler" başlıklı panel ve konferanslar düzenleneceğini söyledi. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroentroloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ulus Salih Akarca da tıpta akademik kariyer yapılırken karşılaşılan zorluklar hakkında bilgi verdi. Bu süreçte hekimlerin dünyadaki gelişmeleri yakından takip etmesinin önemine değinen Prof. Dr. Akarca, "Türkiye, doçent olmak için yayın yapanlarla doluyor. Maalesef, bizim uzmanlık alanımızda bilimsel üretimde İran ve Polonya'nın gerisine gidiyoruz. Çünkü, uygulamalarla üniversiteler ve akademisyenler cezalandırılıyor. Çok sayıda üniversite olsun, ama seçkin üniversiteler de olsun" eleştirisinde bulundu. "Gelişmiş ülkelerle gelişmemiş ülkeler arasındaki fark üniversitelerdir" diyen Prof. Dr. Akarca, üniversitelerin korunması, başarılı cerrahların desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, "Korumazsak, üniversitelerde cerrahları kim yetiştirecek?" diye konuştu. Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroentroloji Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Nurdan Tözün de Hepatit B'nin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de önemli bir sağlık sorunu olduğunu belirterek, "Türkiye'de yaklaşık üç milyon kişi Hepatit B (HPV) virüsü ile enfekte (taşıyıcı) olduğu bilinmektedir" dedi. Hastalığın tedavi edilmediğinde siroza ve karaciğer kanserine neden olabildiğine dikkati çeken Prof. Dr. Tözün, "HPV, İnsan İmmün-yetmezlik Virüsünden (HIV) 100 kat daha bulaşıcıdır" diye konuştu. Prof. Dr. Tözün, hastalığın belirtisiz de seyredebildiğine dikkati çekerek, bunun hastalığın uzun süre fark edilmemesine yol açabildiğini söyledi. Ciddi sağlık sorunlarına, iş gücü kayıplarına ve ekonomik yüke neden olan bu hastalıkla mücadelede erken tanı ve tedavinin yanı sıra korunmaya yönelik tedbirlerin yaygınlaştırılmasının şart olduğunu ifade eden Prof. Dr. Tözün, korunma için aşılama oranlarının yükseltilmesi, erken tanı için tarama çalışmalarının artırılması, hastalara gereken tedavinini ulaştırılması ve tedavi kalitesinin artırılması, bildirimlerin, kayıt sistemlerinin iyileştirilmesi ve Hepatit B hakkında hem sağlık çalışanlarının hem de halkın bilgi düzeyinin artırılması gerektiğini kaydetti. Prof. Dr. Nurdan Tözün, şöyle devam etti: "Hepatit B, daha çok bizim ülkemizde 40-69 yaşları arasında gösteriyor. 18 yaş grubunda yüzde 2, 8 iken daha ileri yaşlarda bu oran artıyor. Türkiye'de yapılan çalışmalarda, görülme sıklığı açısından da bölgesel farklılıklar dikkat çekiyor. Batı bölgelerinde yüzde 2, 5 civarındayken, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yüzde 7'ye kadar çıkabiliyor. Hepatit B oranının batıdan doğuya doğru gidildikçe arttığı, Eskişehir, Antalya, Adana, Elazığ, Sivas ve Erzurum'da yüksek oranlarda bulunduğu, Diyarbakır'da HBsAg pozitiflik oranının yüzde 10'lara ulaştığı bildirilmektedir. Etkili aşılama çalışmalarına rağmen gelecek on yıllarda Hepatit B'nin önemini koruyacağı düşünülmektedir. Prof. Dr. Tözün, Türkiye'nin aşılama konusunda Balkanlardan önde olduğunu aktararak sözlerini, "Her yeni doğanın aşılanması programda yer alıyor. Sağlık Bakanlığının öngördüğü 2010 yılında bunun yüzde 90'a ulaşmasıydı. Yeni doğanda aşı yapılmamış olanlar için ilkokulda aşılama programa var" diye tamamladı. Hepatit B'den korunma yolları hakkında da bilgi verilen toplantıda, tıbbi uygulamalarda hijyene dikkat edilmesi gerektiği vurgulandı. Doğumda anne adayından da Hepatit B virüsünün bebeğe geçebildiği belirtilen toplantıda, manikür, pedikür, tıraş bıçağı, tırnak makası gibi aletlerin kişiye özel olması gerektiği uyarısında bulunuldu.