Fransız Lape Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Psikiyatristi Dr. Nora Ütücü, madde bağımlılığı, bağımlıların içinde bulunduğu psikolojik durum ve uyuşturucu madde bağımlılığının fiziksel ve ruhsal etkilerine dair açıklamalarda bulundu.
Ütücü'ye göre, bağımlılık yapıcı maddelerin yarattığı bireysel ve toplumsal sorunları en aza indirmek ve bu maddelerin kullanımını engellemek için ilk ve en önemli adım, doğru bilinçlendirme ve eğitim…
Sarıyer Belediyesi tarafından düzenlenen Madde Bağımlılığının Organlar Üzerindeki Hasarları adlı toplantıda bağımlılıkla ilgili güncel verileri paylaşan ve bağımlılığın, zorlantılı bir şekilde madde arama ve kullanma davranışıyla tanımlanabilecek bir hastalık olduğunu ifade eden Ütücü, "Bağımlıların birçoğu madde kullanımını kontrol edebilecekleri inancını taşırlar ve hiçbir zaman bağımlı olabilecekleri düşünmezler. Riskler göz ardı edilir. Kişi önce maddeyi dener, ardından süreç içerisinde tekrar tekrar madde alma ihtiyacı başlar." dedi.
Özellikle ergenlerin madde kullanımı ve bağımlılığı konusunda tehlike altında olan yaş grubu olduğunu belirten Ütücü, "Doğası gereği bu genç yaşlar riskleri doğru değerlendirme yetilerinin sınırlı olduğu bir dönemdir. Nitekim merak, gençlerin madde kullanmaya başlama sebepleri arasında ilk sırayı almaktadır. Bu sebeple çocuklara ve gençlere alkol ve madde kullanımının etkileri ve sonuçları hakkında yaşa uygun olarak doğru bilgilerin verilmesi, onları madde kullanımından korumak için gereklidir. Bilgilerin aktarımında da öncelik ebeveynlerde ve eğitimcilerde olacağından, onların konuyla ilgili bilgilenmesi ve eğitilmesi önem taşımaktadır" dedi.
Güçlü aile bağlarını tesis etmenin, ebeveynlerin çocuklarının arkadaş çevresini tanımasının, gencin okul ve sosyal faaliyet alanlarında etkin olmasına destek olmanın da koruyucu rol oynayacağının altını çizen Ütücü, "Toplum sağlığı açısından madde kullanımı ve bağımlılığı mücadelesinde ilk amaç, kişinin madde kullanımına hiç başlamamasını sağlamaktır" dedi.