Madde Bağımlısı Çocuk ve Aile

Okulda ders başarısı düşük, utangaç, sıkıntısını ifade edemeyen, herhangi bir ilgi alanı olmayan çocukların madde bağımlısı olmaları muhtemeldir.

MADDE BAĞIMLILIĞI
 
Madde bağımlılığı, kişinin madde kullanımını kontrol edememesi durumudur. Kişi maddeyi kullanmadığı zaman sinirli ve huysuz olabilir. Bu kişilerde bağımlı olduktan sonra kullanılan madde miktarı her geçen gün artmaktadır. Bir kişiye bağımlı demek için o kişinin, maddeyi kontrol etmekte güçlük çekmesi, maddeyi kullanmadığı zamanlar bazı sıkıntılar yaşaması (öfke, huysuzluk, huzursuzluk, uykusuzluk, gerginlik, stres, şiddet, ağrı, sancı, nezle-grip, romatizma benzeri durumlar), giderek kullandığı madde miktarını artırması, maddeden zarar görmesine rağmen o maddeyi kullanmaya devam etmesi gerekir. Maddeye yönelmek, istismar ve ihmal mağduru bir çocuğun veya ergenin rahatlama, sıkıntılardan uzaklaşma, gerçekten kopma gibi bir istek sonucu oluşabilir. Ayrıca ailesinden ilgi ve sevgi açısından ihmal edilmiş ergenlerde, arkadaş edinme amaçlı, maddeye yönelme görülebilir.
 
Bağımlılık yapan maddeler, sigara, esrar, alkol, eroin, ecstasy, kokain, kafein, morfin lsd, kaktüs, mantar, uçucu maddeler (tiner, uhu, oje, çakmak gazı vb.) gibi uyuşturucu, yatıştırıcı, uyarıcı ve hayal gördürücü özelliği olan her türlü maddedir. Ayrıca bazı tedavi edici özelliği olan psikiyatrik ilaçlar da doktor kontrolü dışında kullanıldığında bağımlılık yapabilir. İnternet, facebook, oyun, TV, gibi bağımlılıkların da olduğu bilinmelidir. Bu bağımlılıklar da tıpkı alkol ve uyuşturucu maddeler gibi kişiyi esir almaktadır. Bağımlı olan çocukların aile tarafından tedavisi sağlanmalıdır.
 
Madde Bağımlısı Olan Çocuklar İçin Anne ve Babalara Öneriler
 
Anne ve baba, erinlik dönemine girmiş çocuklarında (biyolojik ergenlik) madde kullanımı olup-olmadığını araştırmalıdır. Bu çocukların madde kullansın veya kullanmasın arkadaş ilişkileri takibe alınmalıdır. Okul ve derslerle ilgili öğretmenlerle işbirliğine gidilmelidir. Madde kullanan çocukta, ders başarısızlıkları, okuldan kaçmalar, eve geç gelmeler, asilikler, gerginlikler görülebilir. Aile bu belirtileri sergileyen çocuklarda madde kullanımı olup-olmadığını tespit etmelidir. Son zamanlarda sentetik esrar diye adlandırılan tehlikeli maddelerin kullanımıyla birçok genç ve çocuğun hayatını kaybettiği haberlerini sıkça duymaktayız. Evlat acısı yaşamak istemeyen her anne ve baba, çocuğunu bu tarz tehlikelerden korumak için, her çocuğunu takibe almalıdır. Özellikle istismar edildiği bilinen çocuklarda madde kullanımı olup-olmadığı her zaman incelenmelidir.
 
Madde kullandığı fark edilen çocuk için anne ve baba, zaman kaybetmeden bir hekim yardımına başvurmalıdır. Özellikle gözleri şişik, kızarık, halsiz, baygın, sarhoş, sık sık burnunu çeken, dilini şapırdatan çocuklarda acil önlemler alınması gerektiği iyi bilinmelidir. Madde kullandığı tespit edilen çocuğa, iyi bir iletişimle yaklaşılmalıdır. O çocukların bakış açılarına göre değerlendirme yapılmalı ve tedavi için onlarla bir anlaşmaya varılmalıdır. Özellikle sevgi esirgenmemelidir. Saygı çerçevesinde yaklaşılarak, madde kullanma nedenleri irdelenmelidir.
 
 
 

Anne ve baba sık sık tartışıyorsa, çocukla iyi bir iletişim ve ilişki kuramamışsa, çocuk aile ortamında şiddete maruz kalmışsa, anne veya baba madde bağımlısıysa bu durumda anne ve baba, çocuklarını bağımlı olmaktan kurtaramayabilir. Okulda ders başarısı düşük, utangaç, sıkıntısını ifade edemeyen, herhangi bir ilgi alanı olmayan çocukların madde bağımlısı olmaları muhtemeldir.
 
 Ayrıca ihmal edilmiş, görmezden gelinmiş, ihtiyaçları karşılanmamış çocuklar, zamanla uyuşturucu maddede bir teselli arayabilirler. Ağır cinsel veya fiziksel istismar mağduru olan çocuklar, yaşadıklarını unutmak için madde kullanabilirler. Bundan dolayı madde kullandığı fark edilen çocukta, herhangi bir istismar veya ihmal sonucu oluşan travma, olup-olmadığı tespit edilerek, madde kullanımının, bağımlı olmadan devamı engellenebilir.
 
 
 

Maddenin beynimizi kullanılmaz hale getirdiği çocuklarımıza anlatılmalıdır. Maddenin zamanla kişiyi esir ettiği, sonuçlarının neler olduğu çocuklara anlatılabilir. Bazı maddeler vardır ki müebbet e mahkûm eder insanı.
 
Ayrıca AMATEM (Alkol ve Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi) adı altında oluşturulan tedavi merkezlerine çocuklarımızın, zaman kaybetmeden ikna edilerek götürülüp tedavisi sağlanmalıdır.
 
 
 

Madde bağımlılıklarının daha çok arkadaş ortamından kaynaklandığı bilinmelidir. Çocuk maddeyle ilk defa arkadaşı sayesinde karşılaşmaktadır. Bazen bu arkadaş, bir akraba olabilir bazen de okuldan bir arkadaş. Her kim olursa olsun, çocuklarımıza hayır deme becerisini öğretmeliyiz. Sigara, alkol, esrar uzatan kişilere hayır demeyi öğrenmelidir çocuklarımız. Çünkü bazen çocuk, arkadaşını kaybetme korkusuyla istemediği bir maddeyi kullanmak zorunda kalabilir. Arkadaşlıkların olumlu olması için, anne ve babaların, çocuklarının olumlu özellikler gösteren arkadaşlarıyla birlikte vakit geçirecekleri etkinlikler (doğum günü, spor, resim, müzik, ders çalışma vb.) oluşturmaları gerekebilir
 
Madde bağımlısı olan çocuk, sportif ve sanatsal etkinliklere yönlendirilmelidir. Çocuğun ilgi alanı genişletilmelidir. Sevdiği bir etkinlik (spor, müzik, dans, resim, yüzme, satranç, tiyatro vb.) desteklenmeli ve gereken ilgi gösterilmelidir.Madde bağımlısını tedavi etme gayreti içinde olmayan her anne ve baba çocuğunu ihmal etmektedir. Bu ihmal, yaşanan sorunlara bir yenisinin de eklenmesini doğurmaktadır. Yaşanan sorunların bir gün anne ve baba tarafından faturasının ödeneceği de hiçbir şekilde unutulmamalıdır.
 
UZMAN KLİNİK PSİKOLOG MEHMET KURTOĞLU
 
19.05.2015
 
 
 
 

 
 
 
 
 

 
 
 
 
 

 
 
 
 
 

 
 
 
 
 

İlgili Sağlık Konuları

İlgili Haberler