Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tekstil Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Volkan Kaplan, "Yapay Alveol Modülü" projesi ile geliştirdiği kumaşın akciğer hastalıklarının tedavilerinde kullanılabileceğini söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Kaplan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yapay organların tekstil maddelerinden yapıldığını belirterek, bazı kumaş yapılarıyla akciğerin dokusunun benzeştiğini fark edip "Yapay Alveol Modülü Çalışması" projesi başlattığını anlattı.
Akciğer yapısının işlevlerini bir kumaş üzerinde elde etme fikrinden yola çıktığını dile getiren Kaplan, "Solunum sisteminin temel organı akciğerlerin içinde alveoller bulunur. Kan dolaşımında görevli olan alveoller havayı temizleyip, kılcal damarlara verir. Damarlar temiz havayı tüm vücuda dağıtır. Kirlenen kan, kılcal damarlar ile yeniden alveollere gelir. Alveoller karbondioksiti alır, bronşlara verir, bronşlar soluk borusuna, soluk borusu buruna verir. Alveoller difüzyon ile gaz alışverişini yapar." diye konuştu.
Sırt çantası gibi yapay akciğer
Son dönemde, tekstil mühendisleri tarafından nano boyuttaki kimyasallarla sıvı iticiliğin çalışıldığına işaret eden Kaplan, geliştirdikleri kumaşa ilişkin şu bilgileri verdi:
"Proje kapsamında üzerinde çalıştığımız kumaş, alveollerdeki hava taşınımını tam olarak yapabilmesinin yanında sıvının da gözeneklerinden geçmesine engel olmakta. Yapılan deneyler sonucunda pratik alanda kullanıma müsait bu kumaş, oksijenaratör cihazlarında havayı geçirirken kanı geçirmeyen membranların yerini kolaylıkla alabileceği gibi daha küçük, pratik oksijenaratör cihazları yapılmasına imkan sağlar. Üzerinde çalıştığımız "Yapay Alveol Modülü" projesi ile geliştirdiğimiz kumaşın akciğer hastalıklarının tedavisinde kullanılacağını ve tıp alanında çığır açacak bir teknoloji olabileceğini düşünüyoruz. Akciğer hastaları için gelişmiş teknolojilerle sırt çantası şeklinde yapay akciğer üretilebilir."
Yapay elyaf ürünü bir kumaşın doku özelliklerinde değişime giderek gerçekleştirdiği çalışmada çok seyrek dokulardan oluşan kumaş elde ettiğini dile getiren Kaplan, şunları kaydetti:
"Tül şeklinde üretilen kumaş yüzeyinde kan damlasının hareket etmeden sabit durabileceği yapılar sağladık. Kan damlası ile oksijenli gaz ortamının birbirinden ayrılma oranı normal materyallerde yüzde 60 civarındayken çalışmamızda bu oran yüzde 100'e çıktı. Kumaş üzerinde yapılan deneyler sonucunda pratik alanda kullanıma müsait olan bu kumaş, oksijenaratör cihazları için çok elverişli."