Medical Point Gaziantep Hastanesi Nöroloji Uzm. Dr. Hakan Bozkurt, Video EEG Monitorizasyon'un epileptik nöbet tipini belirlemede altın standartta olduğunu, nöbetlere eşlik eden özellikleri incelemek için de bu işlemin kullanıldığını bildirdi.
Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Bozkurt, epilepsi rahatsızlığının halk arasında "sara hastalığı" olarak da bilindiğini ve kronik (uzun süreli) bir hastalık olduğunu anlattı.
Epilepside beyinde bulunan nöronlarda ani ve kontrolsüz elektriksel boşalmalar (deşarjlar) yaşandığını aktaran Bozkurt, bunun sonucunda hastada istemsiz kasılmalar ve bilinç değişiklikleri meydana geldiğini, bu rahatsızlığın hemen her yaşta ortaya çıkabildiğini belirtti.
Bozkurt, hekimin, ayrıntılı anamnez (hastanın öyküsü) alabilmesi için nöbet sırasında kişinin yanında bulunan yakınının da eşlik etmesi gerektiğini kaydederek, şu ifadeleri kullandı:
"Anlatılan hikaye teşhis ve tedavi için en önemli anahtardır. Epilepsi teşhisinin netleştirilmesi için MR, BT, PET gibi radyolojik görüntüleme tetkikleri yapılabilir. En önemli ikinci anahtar EEG'dir. Klasik EEG çekimleri 20 dakika, 30 dakika veya 1 saat süren beynin elektriksel aktivitesinin izlenmesidir. Çoğu zaman tanı ve tedavi stratejisinin belirlenmesinde yetersiz kalmaktadır. Bu durumlarda devreye Video EEG Monitorizasyon girmektedir."
"Epilepsi tanısı koymak bazen çok zor olabiliyor"
Uzm. Dr. Hakan Bozkurt, epileptik hastaların yaklaşık yüzde 40'ında kullanılan antiepileptik ilaçlara rağmen nöbetlerin devam ettiğini belirterek, şu bilgileri verdi:
"Bunun yanında epilepsi hastalarının yüzde 20'si dirençli epilepsi hastalarıdır. Dirençli epilepsi hastaları epilepsi cerrahisine ortalama 15 yıl daha geç gitmektedir. Bunun nedeni de tanının gecikmiş olmasıdır. Gerçek nöbet ya da psikolojik (yalancı) nöbet ayırımı yapmak bazen mümkün olmaz. Ne hasta ve hasta yakınının verdiği öyküden, ne klasik EEG çekimlerinden, ne de görüntüleme yöntemleriyle sonuca ulaşılamaz. Bu gibi durumlarda nöbetlerin ortaya çıkmasına yetecek kadar uzun bir süre (bazı durumlarda bir gün ya da birkaç gün boyunca) EEG ve video görüntülerinin eş zamanlı kayıtlanması gerekebilir. "
Video EEG Monitorizasyon yöntemine hangi durumlarda başvurulur?
Hakan Bozkurt, epilepsi tanısı konulmasında uygulanan Video EEG Monitorizasyon yöntemi için hastanın, nöroloji servisindeki özel bir üniteye yakını ile birlikte yatırıldığını bildirdi.
"Hasta kamera karşısında günlük yaşam aktivitelerini devam ettirirken, beyin elektrik aktivitesi, kalp ritmi ve video görüntüleri kayıt altına alınır." ifadesini kullanan Bozkurt, şu açıklamalarda bulundu:
"Yüksek çözünürlüklü kameralarla hastanın en küçük bedensel değişikliği bile görülür. Sonuçları değerlendiren nörolog, beyin elektriksel aktivitesi, kalp ritmi ve o sırada kaydedilen hasta video görüntülerini tekrar tekrar izleyerek tanıdaki zorlukları daha kolay belirler. Epilepsi tedavisinde nöbet tipinin belirlenmesi tedavi seçiminde önemlidir. Video EEG Monitorizasyon nöbet tipini belirlemede de altın standarttır. Epileptik nöbetlerde eşlik eden özellikleri incelemek için de Video EEG Monitorizasyon kullanılır."
Bozkurt, nöbet öncesinde ya da nöbet sırasında görülen hareketlerin ve davranışların odak noktanın tespiti için çok önemli olduğuna vurgu yaparak, şunları anlattı:
"Video EEG Monitorizasyon'a en sık başvurulan durumlardan biri de ilaç tedavisine dirençli epilepsi hastalarında epileptik nöbet sırasında EEG ve video kaydı yapılarak sorumlu epileptojenik odağın beyindeki yerleşiminin belirlenerek cerrahiye alınmasıdır. Çekim sırasında hastalarda EKG kaydı da alındığından, epileptik nöbetlerle karışabilen kalp ritim bozuklukları tespit edilir. Böylece yanlış tanı ve gereksiz ilaç kullanımının önüne geçilir. Uykunun belli dönemlerinde uyarılabilirlik artmaktadır. Bu durum da nöbetlerin ortaya çıkmasında tetikleyici rol oynamaktadır. Epilepsi tanısı ve tipinin belirlenmesinde uyku EEG bu nedenle önemlidir. Video EEG Monitorizasyon uzun süreli görüntüleme özelliği ile bu konudaki çözümlemeleri sağlamaktadır."