Refah düzeyinin artması, iletişim ve tıp teknolojilerinin gelişmesi ameliyat ve sonrası ile ilgili sorunların azalması, dünya da estetik ameliyatların giderek artmasına neden olmuştur. Genital organlarla ilgili estetik ameliyatlarda bu bağlamda giderek artmaktadır.
Vajinanın estetik ameliyatları sıklıkla doğum sonrası vajina girişinde yırtık ya da istenmeyen izleri kaldırmak genişleyen vajinayı eski haline getirmek için kullanılmıştır. Ayrıca bazı doğumlardan sonra vajinanın ön duvarıyla komşu olan idrar torbası sarkmakta ve kadınlar buna bağlı olarak idrar kaçırmaktadırlar. Vajina arkasında bulunan kalın barsağın son kısmı vajinaya doğru sarkmakta ve bu da kabızlık ve büyük abdestle ilişkili sorunlara neden olmaktadır.
Bütün bu sorunlar hem fiziksel olarak cinsel fonksiyon bozukluğu hem de psikolojik sorunlar yaratmaktadır. Kendi genital organ görünümünden ya da fonksiyonundan memnuniyetsizlik kadınlarda ciddi sorunları da beraberinde getirmektedir.
Vajina girişinde ve vajinada bu tip sorunları olmayan ama genital organlarının dış görüntüsünden hoşnut olmayan kadınlarda da estetik ameliyat isteği giderek artmaktadır. Tüm bu nedenlerden dolayı vajina estetiği jinekolojik cerrahide kendine yer bulmuş, pelvis taban hastalıları ile ilgilenen alt branş olan ürojinekoloji toplantılarda vajina estetiği tartışılan yeni konular arasına girmiştir.
Kadın genital organlarına yönelik plastik ameliyatlar fonksiyonel ve estetik olmak üzere iki amaca yönelik yapılır.
Doğuma bağlı olarak vajina ön duvarı ya da arka duvarı ya da ikisi birlikte genişlemekte bazen vajinadan dışarı çıkabilmektedir. Ayrıca bazı hastalarda normal doğum sonrası vajinada sarkma olmadan genişleme olmakta ve kendileri ve eşleri bu durumdan rahatsız olmaktadır. Bazı kadınlarda ise vajina doğumsal olarak geniş olabilmektedir ve bu durum cinsel ilişkide sorunlara neden olabilmektedir. Vajina genişlik açısından kişisel farklılık göstermekle beraber genellikle doğum yapmamış bir kadında iki parmağın girimine müsaittir.
Vajinada arka ve ön duvarda mevcut katlantılar genişlemeyi arttırır. Vajina boyu ise ortalama 8 cm kadardır. Vajina, enlemesine mevcut birçok katlantı olması sayesinde uyarılma sırasında 15-16 cm uzunluğunda olabilmektedir.
Aşağıdaki durumlarda vajinada genişleme olmaktadır;
- Doğum sayısının fazla olması,
- Zor doğum yapılmış olması
- Doğumda yırtılmalar olması ve uygun teknikle dikilmemesi,
- Doğum sonrası dikişlerde açılma olması,
- Yaşın ilerlemesi ile beraber vajinada elastikiyet kaybı olması.
- İri bebek doğurma,
- Bazı kadınlarda yapısal olarak vajina büyük olabilir,
Bu genişlemelerde hasta çok iyi değerlendirilmeli ve nedene yönelik tedavi yapılmalıdır. Hafif vakalarda fizik tedavi yöntemleri (Kegel egzersizleri, elektrik stimülasyonu, manyetik sandalye) gibi konservatif yöntemler kullanılmalıdır. Gerçekten genişlemiş ve konservatif tedaviden yarar görmeyecek olan kadınlarda ameliyat yapılmalıdır. Vajinadaki bu genişlemeye sıklıkla aşağıdaki durumlardan biri ya da birkaçı eşlik edebilir.
- İdrar kaçırma.
- Gaz ve büyük abdest kaçırma.
- İdrar torbası ve rahim sarkması.
- Vajinadan ilişki sırasında ya da yürürken ses gelmesi.
Bu şikâyetlerin biri ya da birkaçı varsa aynı seansta yeni tip başarı oranları yüksek ameliyatlarla düzeltilmektedir. Bu ameliyatların bazılarında lokal anestezi kullanılmakta ve hastanın hastanede yatmasına gerek yoktur. Bu ameliyatlar için hekim seçimi iyi yapılmalıdır. Hekimin özellikle pelvis taban ve vajinal cerrahi konusunda bilgi ve deneyimi yeterli olmalıdır. Bilinmelidir ki ilk ameliyat en etkili ameliyattır. Eğer ikinci, üçüncü kez ameliyat yapılırsa başarı ve memnuniyet oranı düşmektedir.
Maalesef, hastalarımızın önemli kısmını daha önce başarısız ameliyat geçirmiş hastalar oluşturmaktadır.
Vajinayı daraltmak için yapılan bazı ameliyatlarda daralma fazla olmakta ve ilişkiyi mümkün kılmamaktadır. Bu durumda da vajinayı genişletme ameliyatları yapıyoruz.