Nefroloji Uzmanı Doktor Kadir Gökhan ATILGAN; her yaşın hastalığı olan hipertansiyonun tedavisindeki güçlükler hakkında bilgilendiriyor.
Dünya Sağlık Örgütü(WHO); dünya üzerindeki 5 büyük problem içinde hipertansiyona da yer vermektedir. Hipertansiyon hepimizin tanımını kolaylıkla yaptığı bir rahatsızlıktır. Biz bunu kılavuzlar eşliğinde söylemek istersek; büyük tansiyon dediğimiz sistolik tansiyonun 140mmHg ve üzeri, küçük tansiyon dediğimiz diastolik tansiyonun 90mmHg ve üzeri değerleri kapsamaktadır. Bu şekilde rahatlıkla tanımladığımız ve yedisinden yetmişine hepimizin aşina olduğu ve tedavi edilebilir olduğunu bildiğimiz bu rahatsızlık geçmişten bugüne dilemma olarak hayatımızdaki yerini korumaktadır. Ülkemizde dahi onlarca yüzlerce çeşit farmakolojik ve ticari isimlerde ilaçlar bu hastalığa hizmet için bulunmakla birlikte tam tedavi hedeflerine ulaşılamamıştır.
Tedavi hedeflerine ulaşmak teorik olarak kolaydır. İşin önemli kısmı bunu pratik hayata da dökmektir. Pratikte yaşanan güçlüklerden en önemlisi ilaç uyumudur. Bu konudaki güçlüklerin gerekçelerini sıralamamız gerekirse:
1- Tedavisi konusunda iyi bilgilendirilmemek
2- Tedaviyi ve hastalığı kabullenememek
3- İlaçları düzensiz almak
4- İlaçları alıp tansiyonlarını evde kontrol etmemek
5- İlaçları alıp diyetine dikkat etmemek
6- Farklı hekim tercihleri ile ilaçlarının sık değişikliklere uğraması
7- Özellikle kilo problemi olanların vücut kitle indeksine uygun kiloya erişmek için çaba sarfetmemesi sayılabilir.
Başlığımızda hipertansiyon bir dilemmadır demiştik. Dilemmanın Türkçe'de karşılığı ikilem demektir. Kastettiğimiz ise hipertansiyon ölümcül denebilecek vücudumuzda zararlara yol açmaktadır. Böbrek yetmezliği, kalp yetmezliği, damar sertliği gibi ve buna bağlı olarak hem bedensel hem ruhsal olarak rahatsızlıklar oluşmaktadır. Bu yönü ile hipertansiyon içinden çıkılmaz bir salgın hastalık gibi görünmektedir. Ama madalyonun birde diğer yüzünden bakmak gerekir. Benimde polikliniğimize gelen hipertansif hastalarımla paylaştığım konudur. Hipertansiyon aslında bize düzenli yaşamamız gerektiğini hatırlatan en masum uyarandır. Çünkü tedavisi kolaydır. Bizden istediği ilaçları düzenli almak, diyetimize özellikle tuza, karbonhidratlara, kolesterole azami dikkat etmek,kilo problemimiz var ise çözümüne ulaşmak, yürüyüş gibi kas gücü gerektirmeyen izometrik egzersizleri hayatımıza katmamız, düzenli hekim kontrollerimizi aksatmamamızdır. Bu yönü ile bakılır ise insanın hastalığına uyumu ve dünyaya bakışı bile değişim gösterecektir. Kendisini daha iyi hissedecektir.
Özetle söylememiz gerekirse;
-Hipertansiyon tedavisi mümkün bir rahatsızlıktır.
-Erken tedavi yüz güldürücüdür. Tedavisiz kalma ciddi problemleri yanında getirir.
-Hayata yeniden bakış açısı sağlar, otokontrolümüz için bir sinyaldir.