Ağız içinden kapalı yöntemle tiroit ameliyatlarını Op. Dr. Mehmet İlker Turan ile birlikte yapan Doç. Dr. Bülent Dinç, bu yöntemle ameliyatların pek çok avantajı olduğunu belirtti. Bu tip ameliyatlarda boyunda iz olmadığını vurgulayan Doç.Dr. Dinç, "Ayrıca ses telleri ve sinire zarar verme olasılığı daha az. Açık ameliyatta oluşabilecek enfeksiyon riski düşük. Daha az ağrı hissediyor. Hastanın normal hayata dönmesi ise açık ameliyata göre daha kısa sürede oluyor" dedi.
'ARTIK SINIRLAR AŞILABİLECEK'
Ağız içinden tiroit ameliyatlarında belli kısıtlamalar olduğuna da dikkat çeken Doç. Dr. Dinç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle daha önce boyun cerrahisi olanlar, boyun bölgesinde radyoterapi alanlar, 5-6 santimin üzerinde nodül bulunan hastalarda bu ameliyatları uygulamıyoruz. Kanser şüpheli nodülü olanlarda ise eğer nodül 2 santimin üzerindeyse bu ameliyatı önermiyoruz. Ancak artık belli deneyimlerimiz ve dünya litaratürünün son yayınlarında bu sınırların aşılabileceği belirtiliyor. Şimdi dünyada nodülü çıkarmak için farklı metotlar denenmeye başlandı. Ameliyatlar yine aynı şekilde ağız içinden yapılıyor, ancak nodül koltukaltından çıkarılıyor."
Halen bu tip yöntemle tiroit ameliyatı olmak için bekleyen pek çok hasta bulunduğunu belirten Doç.Dr. Dinç, "Şu anda bizim 11 santimlik nodülü olan hastamız var. Onu şu aşamada bekletiyoruz ama ileriki dönemlerde bu nodülü koltukaltından çıkarma metoduyla temizlemeyi planlıyoruz" ifadelerini kullandı.
'6 AYDA 25 HASTAYI BU YÖNTEMLE AMELİYAT ETTİK'
Op. Dr. Mehmet İlker Turan ise ağız içinden yapılan tiroit bezi ameliyatlarını Kepez Devlet Hastanesi'nden gerçekleştirdiklerini belirterek, "Bülent hocam Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nden geliyor ve ameliyatları birlikte gerçekleştiriyoruz. Bugüne kadar 6 aylık sürede 25 ameliyat yaptık. Sırada bekleyen pek çok hastamız var. Bu ameliyatın gerçekleştirilip devam ettirildiği Türkiye'deki 3 merkezden biriyiz. Ülkemizde Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi, Ege Üniversitesi Hastanesi, bir de biz yapıyoruz. Dünyada ise 32 merkezden biri. Avrupa'da sadece İtalya'da yapılıyordu, şimdi Almanya'da başladı. Türkiye bu anlamda Avrupa'ya öncülük yapan bir ülke" diye konuştu.
HASTALAR KONFORLU VE RAHAT
Doç. Dr. Bülent Dinç ve Op. Dr. Mehmet İlker Turan tarafından ameliyat edilen Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Zehra Ertaş Ekizoğlu (30) ise ameliyatının üzerinden 9 gün geçmesine karşın kendini son derece rahat hissettiğini söyledi. Tiroit bezinde nodül olduğunun başka bir rahatsızlık için gittiği hastanede tesadüfen belirlendiğini kaydeden Ekizoğlu, "Biyopsi önerilince bu sürede hangi hastane ve hekime gidebiliriz diye araştırma yaptım ve buraya geldik" dedi. Biyopsi sonucu nodülün kanser şüpheli çıktığını anlatan Ekizoğlu, "Nodülün alınması gerektiği söylendi. Doktorlarım bana kapalı ameliyatı önerdiler. Daha önce hiç duymamıştım. Ben Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeyim ve açıkçası ses tellerimin zarar görmesini istemiyordum. İz olmaması da artı bir güzellik oldu. Ameliyattan 1 gün sonra sıvı gıdalar tüketiyordum. 2 gün sonra da artarak her şeyi yiyebilmeye başladım. Ses tellerim zarar görmedi" diye konuştu. Ekizoğlu, kendisini son derece sağlıklı hissettiğini de belirtti.