AKDENİZ Kan Hastalıkları Vakfı (AKHAV), Türk Kızılay Derneği Akdeniz Bölge Müdürlüğü ve Antalya Talasemi Derneği öncülüğünde, koronavirüs sürecinde kan bulma sıkıntısı yaşayan talasemi hastaları için 'Kan Annesi ve Kan Babası' adlı kan bağışı kampanyası başlatıldı.
8 Mayıs Dünya Talasemi Günü dolayısıyla, talasemi hastalarının koronavirüs nedeniyle kan bulma sorunu yaşadıklarına dikkati çekmek amacıyla AKHAV'da basın toplantısı düzenlendi. Salgın nedeniyle Kızılay'ın gönüllü kan bağışçısı temin etmekte sıkıntı yaşadığı vurgulanan toplantıda, talasemi hastasının kan bulma sorununu en aza indirmek için 'Talasemi Çiçekleri Solmasın' sloganıyla 'Kan Annesi ve Kan Babası' kampanyasının başlayacağı duyuruldu. Kampanyanın 8 Mayıs Dünya Talasemi Günü'nde başlayacağı belirtildi.
YAŞAM BOYU KAN İHTİYACI
Toplantıda konuşan AKHAV Başkanı Prof. Dr. Duran Canatan, talasemi hastalarının yaşam boyu düzenli kan bağışına ihtiyacı olduğunu vurguladı. Koronavirüs nedeniyle ve ramazan ayı dolayısıyla talasemi hastalarının kan bulma sorunu yaşadığını anlatan Prof. Dr. Canatan, "Gönüllü bağışçı bulmakta zorlanıyoruz. Talasemi çiçekleri solmasın sloganıyla kan bağışı kampanyası başlattık. Geçmişte de düzenlediğimiz kampanyayla 10 yılda 3 bin kişiye ulaşmıştık. Sonrasında Türk Kızılay Derneği bu kampanyayı tüm ülkede uyguladı. Bu zor günde talasemi hastalarına destek olmak için yeniden başlıyoruz. Bu kampanyayı tüm halkımızın desteklemesini, 18-65 yaş arası sağlıklı bireylerin bağış yapmak için Türk Kızılay'a başvurmasını talep ediyoruz. Kızılay'a gidecek bağışçının 'Talasemi hastaları için başvuruyorum' demesi halinde, hastalarımızın ihtiyacına göre dağıtılacak" diye konuştu.
KAN BAĞIŞINA KORONA DARBESİ
Türk Kızılay Derneği Akdeniz Bölge Müdürü Dr. Tufan Ertop, koronavirüsten dolayı insanların evde kalmayı tercihinden kan bağışı sayısında ciddi oranda azalma yaşandığını dile getirdi. Koronavirüs başladığı ilk ayda kan stoklarını tolere edebildiklerini anlatan Ertop, "Artık stoklarımız iyice azaldı. Koronavirüs hastalarına odaklanmışken, bazı hasta gruplarını unuttuk. Bunların başında talasemi hastaları yer alıyor. Türkiye'de ciddi oranda kan ihtiyacı duyan talasemi hastalarımız var. Talasemi hastalarını şimdiye kadar mağdur etmedik, ama stoklarımızın azalmasıyla mağduriyet yaşanabileceğini görüyoruz" dedi.
ARTIŞTA DEVAMLILIK ÖNEMLİ
Son bir haftada kan bağışçısı sayısında hareketlilik olduğunu, ancak artışta devamlılığın önemli olduğuna dikkati çeken Ertop, şunları söyledi:
"Bu sayıyı artırmalıyız ki talasemi başta olmak üzere hiçbir hastamızı mağdur etmeyelim. Bağışçılarımıza ihtiyacımız olacak. Bu dönemde insanlar evde kalmalı ama bazı nedenlerle dışarı çıktıklarında 20-25 dakika ayırabilirlerse hastalarımız için can vermiş olacak. Dışarı çıkmak için tek neden de hayat kurtarmak olmalı. Kan bağış noktalarında tüm güvenlik ve hijyen kurallarına yönelik önlemleri alıyoruz. Bağışçıların ateşi ölçülüp, sağlık durumlarıyla ilgili sorgulamadan geçiriliyor. Burada risk varsa bağışı kabul etmiyoruz. Maske takılıp, el dezenfektanı sağlanıyor. Bağış alanlarının dezenfeksiyonunu düzenli olarak yapıyoruz. Burada herhangi bir bulaş söz konusu değil. Bütün vatandaşlarımızı talasemi hastalarımız için bağışa davet ediyoruz."
'KAN YOKSA TALASEMİ HASTALARI İÇİN HAYAT YOK'
Antalya Talasemi Derneği Başkanı Dilek Kaplan, kendisinin de talasemi hastası olduğuna dikkati çekti. Dünya Talasemi Günü'nü kutlama yerine kan bulamama endişesiyle geçireceklerini aktaran Kaplan, "Biz talasemi hastaları koronavirüsten çok, kan bulamamaktan korktuk. Kan yoksa talasemi hastaları için hayat yok. Kan varsa hayat var. Dün kanı alınan hasta arkadaşlarımız 20 gün sonra kan bulamayacağından korkuyor. Sağlıklı insanlar için bu korku normal olabilir ama biz kan bulamazsak başımız, eklemlerimiz ağrıyor. Bağışıklığımız düşüyor ve hayat hiç de keyifli olmuyor. Bizler tüm halkımızdan özellikle dışarı çıkabilenlerden 20 dakika ayırıp, kan bağışlamalarını istiyoruz. Onların kan bağışı sayesinde bizler sağlıklı olabiliyoruz" diye konuştu.