Aort anevrizmaları ve güncel tedavi yöntemleri hakkında bilgi veren Medicana International Ankara Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tolga Soyal, aort anevrizmalarının gelişiminde ileri yaş, obezite, kontrolsüz tansiyon, diyabet, kan yağı tablosu, hareketsiz yaşam ve sigara kullanımı gibi faktörlerin de rol oynadığını belirtti.
Soyal, "Erken yakalanan anevrizma hastalarında risk faktörlerinin kontrol altına alınarak, düzenli takiplerin yapılması gerekir. Ancak ilerlemiş ve ilerlemekte olan anevrizma hastalarında tedavi yöntemi cerrahi tedavi olmalıdır" diye konuştu.
ANEVRİZMA NEDİR?
Medicana International Ankara Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tolga Soyal anevrizmayı tanımlarken "Bir damarın olması gerekenden daha fazla genişliğe sahip olmasıdır. Bir anlamda, 'damarın balonlaşması' olarak da tanımlanabilir.
Atar damar içinde taşıdığı kanın oluşturduğu tansiyon nedeni ile yüksek basınç altındadır. Eğer balonlaşma varsa, bu balonun basınç ile patlaması veya yırtılması durumunda hayati tehlike doğabilir" ifadesi kullandı.
Hastalığın göğüs, sırt, bel ve karın ağrısı gibi şikayetler olabileceği gibi şikayet olmaksızın da seyredebileceğini açıklayan Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Tolga Soyal "Rutin bir kardiyovasküler muayene ve değerlendirme sürecinde olması gerektiğini vurgulayarak,"Bazen ve maalesef ilk teşhise damarım yırtılması ve kanaması gibi hayatı tehdit eden bir durumda ulaşılabilir. Bu nedenle temel korunma için risk grubundaki kişilerde düzenli kontrol yapılması önemlidir " dedi.
Doç. Dr. Soyal, yüksek tansiyon, damar sertliği veya ani gelişen travmaların aort anevrizmalarına sebep olabileceğini söyledi.
"ANEVRİZMADA ERKEN TANI VE DÜZENLİ TAKİP ÖNEMLİ"
Erken yakalanan anevrizma hastalarında risk faktörlerinin kontrol altına alınarak, düzenli takiplerin yapılması gerektiğini belirten Doç. Dr. Tolga Soyal "İlerlemiş ve ilerlemekte olan anevrizma hastalarında tedavi yöntemi cerrahi tedavi olmalıdır. Açık cerrahi tedavi klasik yaklaşım olarak uygulanmaktadır. Uygun hastalarda anjiyografik yöntem ile stentli suni greftler karın ve göğüs bölgesi açılmadan genişleyen damar bölgesine yerleştirilmektedir.
Bu tip girişimler hastaya büyük ve uzun süreli iyileşme dönemi gerektiren bir ameliyattan kurtararak, kısa sürede günlük hayatına güven içinde dönmesini sağlamaktadır. Günümüzde, yüksek teknolojik içeren gelişmiş cihaz ve malzemeler ile, uygun hastalarda, daha güvenli ve hızlı cerrahi yöntemler kullanarak, yaşam kalitesini arttıran pratik girişimler ile etkin tedavi yöntemleri uygulayabilmekteyiz" diye konuştu.