Türk Toraks Derneği Başkanı Prof. Dr. Hasan Bayram, günde 10 veya daha az sigara içen bireylerde akciğer kanser riskinin 20 kat, günde 4'ten az sigara içenlerde ise hiç içmeyenlere göre 5 kat artığını belirtti.
Bayram, 31 Mayıs Dünya Tütünsüz Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, küresel tütün salgınının, önlenebilir hastalık ve ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alırken, tütün ürünlerinin her yıl dünyada 7 milyondan fazla insanın ölümüne yol açtığını kaydetti.
Sigara dumanında bulunan 5 binden fazla kimyasal maddenin en az 70'inin kanser yapıcı olarak tanımlandığına dikkati çeken Bayram, şu bilgileri verdi:
"Sigara dumanında bulunan kanser yapıcı bileşikler, insan vücudunda hücre DNA'sı ile reaksiyona girip genlerde değişikliğe yol açarak, kanser gelişimine neden olmaktadır. Bu yüzden sigara içen her 5 kişiden birinde akciğer kanseri gelişmektedir. Günde 10 veya daha az sigara içen bireylerde dahi akciğer kanser riski 20 kat, günde 4'ten az sigara içenlerde ise hiç içmeyenlere göre 5 kat artmaktadır. Ayrıca günümüzde, kendisi tütün ürünü kullanmadığı halde tütün dumanına pasif olarak maruz kalan erişkinlerde de akciğer kanseri riskinin arttığı görülmektedir."
Bayram, kanser yapıcı bileşiklerin, bilinenin aksine puroda ve nargilede sigaradan daha fazla oranda yer aldığını belirterek, aktif ve/veya pasif tütün mamullerinin kronik bronşit, KOAH ve astım gelişimine yol açtığını, astımlı hastalarda atak sıklığını artırdığını anlattı.
Tütün ürünü kullanan bireylerde akciğer infeksiyonlarının daha sık görüldüğünü, verem hastalığı riskinin ise en az 2 kat artığını kaydeden Bayram, aktif ve/veya pasif tütünün mesleksel akciğer hastalıkları ve bazı interstisyel akciğer hastalıklarında artışa neden olduğunu aktardı.
"Gençlerde e-sigara kullanımındaki artış endişe verici"
Türk Toraks Derneği Tütün Kontrolü Çalışma Grubu Başkanı Doç. Dr. Aslı Görek Dilektaşlı da pasif tütün dumanına maruz kalan çocuklarda üst ve alt solunum yolu enfeksiyonları, astım, bronşit ve zatürre gibi hastalıkların daha sık görüldüğüne işaret etti.
Türkiye'de geçen yıl sigara tüketiminin, kişi başına bin 400 adet, toplamda 118,5 milyar adet düzeyini bulduğunu kaydeden Dilektaşlı, Türkiye'de erkek çocuklarında tütün kullanımının yüzde 20, kız çocuklarında yüzde 13 düzeyinde olduğunu ve genç nüfusta içme oranlarının endişe verici şekilde artığını belirtti.
Dilektaşlı, elektronik sigara ve ısıtılmış tütün ürünlerinin de aslında birer tütün ürünü olduğunun altını çizerek, şöyle devam etti:
"Özellikle, ürünü pazarlayan endüstrinin ana hedef kitlesini oluşturan gençlerde e-sigara kullanımındaki artış endişe vericidir. Tütün kullanımı ile akciğer hastalıkları arasındaki ilişki bilimsel verilerle net olarak ortaya konmuşken, zarar azalttığı iddia edilen elektronik sigara ısıtılmış tütün ürünleri gibi yeni tütün mamullerinin de geleneksel tütün ürünlerine benzer sağlık risklerini taşıdığı her geçen gün daha iyi anlaşılmaktadır. Bu ürünler, patlama ve ateş alma sonucu gelişen baş-boyun yaralanmaları, ağız içi travmalar, doku nakli gerektirebilecek düzeyde yanıklar gibi önemli riskleri de beraberinde getirmektedir. Ülkemizde satışı yasak olan bu ürünler, yasa dışı yollarla getirilip, internetten pazarlanmaktadır."
Türkiye'nin 2004'te imzaladığı Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi'nin, tütünün yanı sıra nikotin bağımlılığıyla da mücadele etmeyi gerektirdiğine değinen Dilektaşlı, toplum sağlığını tehdit eden sigara ve diğer tütün mamulleri kategorisine girmeyen yeni tütün mamullerinin üretimine, ithalatına ve satışına geçit vermeyen, gençleri bu tehditlerden bütünüyle koruyacak yasal düzenlemelerin ve siyasi kararlılığın artarak sürdürüleceğine inandıklarını ifade etti.