'Pandemide evde kalan çocuklar için pratik ve sağlıklı atıştırmalıklar hazırlanmalı'

ÇOCUK Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğçe Tülümen, pandemi sürecinde evde kalan çocukların obezite riskiyle karşı karşıya kaldığını belirterek aileleri uyardı.

ÇOCUK Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğçe Tülümen, pandemi sürecinde evde kalan çocukların obezite riskiyle karşı karşıya kaldığını belirterek aileleri uyardı. Özellikle ekran başında yemek yenmemesi ve paketli gıdalardan uzak durulması gerektiğini hatırlatan Dr. Tülümen, çocukları evde hazırlanabilecek pratik ve sağlıklı atıştırmalıklarla tanıştırmak gerektiğini söyledi.

Pandemi sürecinde evde kalan çocukların obezite riski ile karşı karşıya olduğunu vurgulayan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Tuğçe Tülümen, çocukları keyif veren gıdalardan uzaklaştırmadan onları sağlıklı bir forma dönüştürerek sunmanın, süreci eğlenceli hale getirebileceğini söyledi. Pandemi sürecini evde geçiren çocukların evlerinde ekran başında eğitimlerine devam ettiğini hatırlatan Dr. Tülümen, "Bu süreçte çocuklarda can sıkıntısı veya evdeki yiyeceklerin kolay ulaşılabilir olması nedeniyle düzensiz ve kontrolsüz yemek yeme, sık atıştırma gibi olumsuz yeme davranışları, çabuk sinirlenme, inatlaşma ya da içe kapanma gibi davranışsal bozukluklar gelişebiliyor" dedi. Bu olumsuzluklarla baş edebilmenin yollarından birinin öncelikle sağlıklı beslenme olduğunu vurgulayan Dr. Tuğçe Tülümen, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Vakitlerinin çoğunu evde hareketsiz geçiren çocukların aldıkları enerjinin, harcadıkları enerjiye oranla çok daha fazla olması, obeziteyle sonuçlanabilir. Ekran başında zaman geçirmek ve ekran karşısında yemek yemek, birbirinden bağımsız şekilde obezite sorunun ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Bu yüzden ekran karşısında yemek yemenin önüne geçmek de önemlidir."

PAKETLİ GIDALARDAN UZAK DURULMALI

Çocukların evde geçirdikleri bu süreçte sağlıksız atıştırmalıklara yönelebildiklerini vurgulayan Dr. Tuğçe Tülümen, kuru meyveler ve yanında tüketeceği çiğ, işlem görmemiş, tuzsuz ceviz, fındık, badem gibi yağlı tohumların hem gerekli vitamin, mineral, lif ihtiyacını karşılayacağını hem de pratik bir atıştırma alternatifi olacağını belirtti. Paketli gıdalardan uzak durulması gerektiğinin de altını çizen Dr. Tülümen, "Çocukları keyif veren bazı gıdalardan uzaklaştırmadan, onları sağlıklı bir forma dönüştürerek sunmak, süreci eğlenceli hale getirebilir. Örneğin, gerçek kakao ve sütle hazırladığınız çikolata sosuna bulanmış meyve dilimleri, tam tahıllı bisküvili ve az şekerli sütlü tatlılar, evde hazırladığınız meyveli yoğurtlar, dondurmalar, sorbeler hem çocuğunuzun beslenmesine katkı sağlar hem de beslenme biçimini tekdüzelikten çıkarır" dedi.

KOLAY ULAŞABİLECEKLERİ ATIŞTIRMALIKLAR

Sağlıklı besinlerin kolay ulaşılabilir olmasının çocukların bu besinleri yeme ihtimalini artıracağına da değinen Dr. Tülümen, şunları söyledi:

"Örneğin çocuğunuz meyve tüketmiyorsa evde görünür yerlerde kolayca ulaşabileceği şekilde yıkanmış meyveler bulundurabiliriz. Bu şekilde onu meyve yemeye teşvik edebiliriz. Ancak mutlaka miktarını bizim belirlememiz gerekir. Çocuğumuz seçici bir çocuk değil de gerçekten iştahsızsa, ara öğünler aradan çıkarılabilir. Bununla da yeteri kadar beslenmiyorsa organik bir problem olup olmadığını belirlemek üzere çocuk doktorunuza başvurmanız gerekebilir. C vitamini, çinko, quercetin, selenyum, A vitamini, probiyotik içeriği yüksek gıdalar tüketmek, bağışıklık sistemini güçlü tutmak da bize yardımcı olacaktır. Fakat doktor tavsiyesi olmadan çeşitli vitamin ve gıda takviyeleri tüketmek yarardan çok zararlı olabilir."

SUSAMA HİSSİ OLUŞMADAN SU İÇİLMESİ GEREKİR

Yeterli su tüketiminin vücudun tüm sistemlerinin sağlıklı çalışabilmesi ve gereksiz kalori alımının önlenmesi için çok gerekli olduğuna da dikkati çeken Dr. Tuğçe Tülümen, "Susama hissi oluşmadan su içilmesi gerekir. Sıvı gereksinimi mümkün olduğunca sadece sudan karşılanmalıdır. 1-8 yaş arasındaki çocukların günde 5-7 su bardağı, 9-13 yaş grubundaki çocukların ise 8-10 su bardağı su tüketmeleri gereklidir" diye konuştu.

PROTEİN TÜKETİMİ ÖNEMLİ

Büyüme ve gelişmede önemli rol alması, uzun süre tokluk sağlaması ve bağışıklığı destekleme açısından çocukların her gün mutlaka 2 porsiyon protein içeren gıda tüketmesi gerektiğini de belirten Dr. Tülümen, protein içeren gıdaların aynı zamanda çocukların sık acıkmasını önleyerek atıştırmalıklara yönelmesinin de önüne geçmeye yardımcı olacağını kaydetti. Çocukların sabahları yumurta ve peynir, öğünlerden birinde et, balık, hindi veya bakliyat gibi protein içerikli besinler tüketmesinin günlük protein ihtiyaçlarını karşılayacağını ifade eden Dr. Tülümen, ayrıca yumurta, et, balık ve hindi gibi protein içeren gıdaların demir, çinko, B12 vitamini açısından da zengin olduklarını hatırlattı. Çocukların bilişsel ve görme fonksiyonlarına olumlu etkisi olduğu bilinen Omega-3 yağ asitlerinin en iyi kaynağının soğuk denizlerde yaşayan yağlı balıklar olduğunu anlatan Dr. Tuğçe Tülümen, haftada iki kez mevsim balıklarının tüketilmesini önerdi.

PANDEMİDE D VİTAMİNİ DESTEĞİ ÖNEM KAZANDI

D vitamininin özellikle pandemi döneminde çocuklar için daha da önem kazandığını aktaran Dr. Tülümen, "Yaz aylarında güneşte yeterince kalınsa bile kışın yeterli D vitamini sentezi yapılamaz. Ayrıca pandemi nedeniyle evde daha çok zaman geçirilmesi D vitamini eksikliğini beraberinde getirmektedir. D vitamini eksikliğinin bağışıklık sistemine negatif yönde etkileri bilinmektedir. Vitamin D eksikliği olan hastalarda Covid-19 enfeksiyonunun daha ağır seyrettiği, bunun yanı sıra grip, zatürre gibi diğer hastalıklarla ilgili riskin arttığını da gösteren çalışmalar var. Bu nedenle bebek ve çocukların doktor kontrolünde D vitamini desteği almaları önemlidir" dedi.

FİZİKSEL AKTİVİTE İHMAL EDİLMEMELİ

Beden, ruh sağlığı ve bağışıklığı desteklemek açısından fiziksel aktivitenin artırılmasını teşvik etmenin de önemli olduğunu söyleyen Dr. Tuğçe Tülümen, sakin yerlerde açık hava yürüyüşleri, bisiklete binmek, ip atlamak, evde dans etmek, pilates, yoga, jimnastik yapmak gibi aktivitelerin olumlu katkılar sağlayacağını söyledi. Oyun oynamanın, müzik dinlemenin, resim ve boyama yapmanın, kitap okumanın her yaşta ruhun gıdası olduğunu hatırlatan Dr. Tülümen, "Bebekler ve çocuklar için zeka kartları, yap boz oyunları, rubik küp, bul tak, küplerle kule inşa etme, evcilik, saklambaç, konuşan kitaplar tercih edilebilir. Daha büyük çocuklarla ise dart, sessiz sinema, adam asmaca, tabu, scrabble, satranç oynamak onların bilişsel ve motor gelişimine destek olur, el-göz koordinasyonunu ve problem çözme yeteneğini de geliştirir" diye konuştu.