Morbid obezite cerrahisiyle hastanın hayatının ortalama 10-15 yıl uzatılması hedefleniyor. Çünkü, aşırı kiloya bağlı olarak ortaya çıkan sorunlar, cerrahi uygulama ve sonrasında yapılan egzersiz programıyla ortadan kalkabiliyor. Morbid obezite ameliyatlarından sonra hastaların yüzde 70'e yakınında diyabet ortadan kalkıyor, hipertansiyon için kullanılan ilaç miktarı da azalıyor ya da bazen kesilebiliyor.
Aşırı kilolu hastalar, morbid obezite cerrahi için uygun hastalar değil aday hastalar olarak gösteriliyor. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kaya Yorgancı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, obezitenin tüm dünyada hızla artış gösteren ciddi bir sağlık sorunu olduğunu söyledi.
Obezite tedavisindeki seçeneklerden birinin de "cerrahi" olduğunu belirten Yorgancı, yanlış bilginin farklı algılamaya ve cerrahi tedavi gerekliliği olmayan veya bu ameliyat için uygun olmayan adayların uygulama için başvuruda bulunmasına yol açtığını ifade etti. Yorgancı, bu ameliyatların, gerekli titizlikle değerlendirme yapılmadan uygulandığında önemli sorunlar çıkarabildiğini, tekrar cerrahi girişim gerektirecek boyuta ulaşan sorunlar yaşanabildiğini vurguladı.
Morbid obezitenin, "şişmanlığın bireyin sağlığını tehdit eder boyuta ulaşması veya obeziteye bağlı yandaş sorunların ortaya çıkması" olarak tanımlandığını dile getiren Yorgancı, "Şişmanlığı tanımlarken sadece kişinin ağırlığını göz önüne almak yeterli değildir. Boyu 1, 90 santimetre kişinin vücut ağırlığının 100 kg olmasının kabul edilebilirken boyu 1, 65 santimetre olan kişinin bu vücut ağırlığı, onu şişman veya obez grubuna sokar.
Boyu 1, 50 santimetre olan bir kişinin ise 100 kg olması ise morbid obezdir" diye konuştu. Obezite için basit bir gripal enfeksiyon veya baş ağrısı, morbid obezite için ise ölümcül bir enfeksiyon veya baş ağrısına neden olan bir beyin tümörü şeklinde örneklendirme yapan Yorgancı, morbid obezitenin ciddi bir halk sağlığı sorunu olduğunu vurguladı. -Obezlerle arkadaşlık, obez olma olasılığını artırıyor.
Yorgancı, Türkiye'de obezitenin kadınlarda erkeklere oranla 2 kat daha fazla görüldüğünü ifade ederek, "Ülkemizde karbonhidrat ve yağ içeriği zengin yemeklerin yenmesi belki de daha ön planda bir sorundur" diye konuştu.
Yorgancı, ailede tek bir bireyin obez olmasının o ailede diğer bir bireyin de obez olma olasılığını yaklaşık iki kat arttırdığına dikkati çekerek, "ABD'de 32 yıllık izleme dayalı araştırmada, obez kimselerle arkadaş olan bireylerin, gelecekte obez olma olasılığının ciddi bir şekilde arttığını ortaya konmuştur" dedi. -"Cerrahi sonrasında hastaların yüzde 70'inde diyabet ortadan kalkıyor.
Obezitenin herkes tarafından bilinen ve en sık başvurulan tedavinin "kalori alımının kısıtlanması" olduğunu ifade eden Yorgancı, davranış değişimi, psikolojik destek, egzersiz programları ve ilaç tedavisinin de uygulandığını söyledi. Yorgancı, uygulama sıklığı artan "obezite ameliyatları"nın belli koşullarda morbid obezitenin en hızlı, en etkin ve en kalıcı tedavisi olduğunu belirtti. "Morbid obezite cerrahisi hiçbir zaman sadece bir genel cerrahın planlayıp yapacağı ve sonrasında takip edeceği bir hastalık değildir" diyen Yorgancı, vücut kütle indeksi 40 kg/m2'nin üzerinde ve obeziteye bağlı yandaş sorunu olanlarla vücut kütle indeksi 35-40 kg/m2 arasındaki hastaların bu ameliyat için uygun bulunduğunu söyledi.
Yorgancı, buna karşın obezitenin tedavi edilebilir bir hastalığa bağlı olması, ciddi psikiatrik bozukluklar, alkol veya madde bağımlılığı bulunmasının ameliyat için ciddi bir engel olarak gösterildiğini kaydetti. Morbid obezite cerrahisinin, çok düşük dahi olsa hayati riski olan, hastanın hayatını ortalama 10 ile 15 yıl uzatma beklentisiyle estetik değil tıbbi nedenlerle yapılan büyük bir ameliyat olduğunu ve hastaya iyi aktarılması gerektiğini vurgulayan Yorgancı, şu bilgileri verdi;
Ameliyat kararının verilmesinin ardından hastanın mutlaka endokrinoloji ve psikiyatri uzmanıyla konsülte edilmesi ve birlikte değerlendirilmesi isteniyor. Hastanın ameliyat ve ameliyat sonrası erken dönemle ilgili bilgilendirilmesi ve ameliyat sonrası uzun dönemde genel cerrah ve endokrinoloji uzmanı tarafından yakından izlenmesi gerekiyor.
Morbid obezite ameliyatlarından sonra hastaların yüzde 70'e yakınında diyabet ortadan kalkıyor. Hipertansiyon için kullanılan ilaç miktarı da azalıyor ya da bazen kesilebiliyor. Ameliyat sonrasında da egzersize özen gösterilmesi gerekiyor.