Kristal Tuz Kullanımındaki Bilinmeyen Tehlike

Türk Nefroloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa Arıcı, sodyum oranı fazla olan tuzun böbreklere zarar verdiğini söyledi.

Prof. Dr. Arıcı, kristal halde salata ve yemeklerde kullanılan tuzun erimeden yutulduğunda çok tuz tadı vermediğini ama vücuda girdiğinde çok fazla tuz alındığına dikkat çekti.

TUZ, TUZDUR ÖLÇÜLÜ MİKTARDA TÜKETMEK ÖNEMLİDİR

Kaya tuzu, sofra tuzu, himalaya tuzu, deniz tuzu bunların hepsinin içeriğinde yüzde 96'dan yüzde 100'e değişen oranlarda tuz olduğunu kaydeden Prof. Dr. Arıcı, "Tuz sodyum klorürdür fazla sodyum vücut için zararlıdır. Tuzla birlikte aldığımız fazla sodyum bizim damar sağlığımız başta olmak üzere kalp, beyin, böbrek sağlığımızı olumsuz etkiler. İnsanlara önerim hangi tuzun kullanıldığı değil ölçülü miktarda tuz tüketmeleridir. Sağlıklı bir yaşam için 5-6 gram günlük tuz tüketimi yeterlidir. Kaya tuzu ve sofra tuzu aynı miktarda tuz içerir. Arada ufak tefek farklar vardır ama tuz miktarı açısından büyük fark yoktur. Bunun için kaya tuzu mu, sofra tuzu mu, deniz tuzu mu? sadece bu kişisel damak tadı açısından tercih olabilir, fazla tuz tehlikelidir" diye konuştu.

"KRİSTAL TUZU TÜKETTİĞİNİZDE VUCÜDA ÇOK FAZLA TUZ ALMIŞ OLUYORSUNUZ"

Kristal halde tüketilen tuzdan vücudunun çok fazla tuz aldığını belirten Prof. Dr. Arıcı, "Kristal tuzlar erimeden yutulduğunda çok tuz tadı vermiyor ama vücudunuza girdiğinde çok fazla tuz almış oluyorsunuz yani sanki az tuzlu bir şeyi yer gibi salatanın üstündeki kristalleri yuttuğunuzda tuzu hissetmiyorsunuz ama çok tuz alıyorsunuz. Bütün bu mücadeleler sırasında bizim toplumun kafasının bu tür yanlış bilgilerle karıştırılması bence çok üzücü, ona dikkat etmek gerekir" diye konuştu.

KAYA TUZUNDAN FARKLI OLARAK SOFRA TUZUNA İYOT EKLENİYOR

Türkiye'de sofra tuzlarına iyot eksikliğini gidermek amacıyla iyot eklendiğini söyleyen Prof. Dr. Arıcı, "Diğer tuzlarda iyot yoktur. Sofra tuzundan ek iyot alma durumu var ama 'sofra tuzu fazla tüketilsin' demek değil. Kaya tuzunda bir takım mineraller olduğu söylenir, doğru var ama çok az miktardadır. Hani ne fayda ne zarar yaratacak ölçüdedir" ifadelerini kullandı.

"MENTOLLÜ SİGARA İLE NORMAL SİGARA ARASINDAKİ FARK NEYSE TUZLAR ARASINDA DA FARK ODUR"

Hipertansiyon, kalp yetmezliği ve böbrek hastalığı olan birisinin tuzla temasının daha az olması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Arıcı, "Çocukluktan itibaren az tuzlu yemek yemek, damar sağlığı için çok önemli. Mentollü sigara ile normal sigara arasında ne fark var diye düşünüyorsanız ki ikisi de sigaradır, ikisi de nikotindir. Bu da bir tür tuz temasını artırmaya eğilim yaratır. Tuz tuzdur, unutulmasın. Tuzdan kaçınılsın" dedi.

"KADINLARA ÇOK İŞ DÜŞÜYOR ÇÜNKÜ İNSANLAR BESLENME ALIŞKANLIĞINI ANNEDEN ÖĞRENİR"

böbreklerin iç dengeyi ayarlayan mimarlar olduğunu ifade eden Prof. Dr. Arıcı, "Kadınlarımız da aile dengemizi toplumsal dengemizi sokaktaki dengemizi ayarlayan kişilerdir. Onlara çok büyük görev düşürüyor. Çünkü bütün insanlar beslenme alışkanlıklarını annelerinden öğrenir. Anneler çocuklarını sağlıklı, az şekerli, az tuzlu, bol hareketli beslenme alışkanlığıyla büyütmeliler. Çocuklar koşmalı, oynamalı, ölçülü, her şeyi tüketerek ideal kiloda kalmalıdır" ifadelerini kullandı. - İstanbul

İlgili Sağlık Konuları