Edirne Sultan 1. Murat Devlet Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Çetin Gül, Kovid-19 salgınıyla birlikte koroner arter hastalığı görülme sıklığının yaklaşık iki kat arttığını belirtti.
Gül, hastanede düzenlediği basın toplantısında, koroner arter hastalığının tüm dünyada ve Türkiye'deki en önemli ölüm sebeplerinden olduğunu söyledi.
Koroner arter hastalığının belirgin bir sebebi olmadığını belirten Gül, kişinin yaşı, cinsiyeti ve aile öyküsünün değişmeyen risk faktörleri olduğunu ifade etti.
Hastalıkla ilgili değiştirilebilir risk faktörlerinin de olduğunu belirten Gül, "En önemli ölümcül ikili dediğimiz şeker hastalığı ve sigaradır. Onun dışında yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, aşırı kilolu olmak, obezite, alkol tüketimi, hareketsiz yaşam gibi diğer değiştirilebilen risk faktörleri de mevcuttur ve bizim için bu çok önemlidir." dedi.
Koroner arter hastalığının, tüm dünyada ve Türkiye'deki en önemli ölüm nedenlerinin başında geldiğini belirten Gül, "Ülkemizde yılda yaklaşık 400 bin civarında bir ölüm olduğunu düşünürsek bunların yüzde 35-40'ı koroner arter hastalığından kaynaklanmakta ve bu çok büyük bir rakamdır. Ülkemizde Trakya bölgesinde ve Edirne ilimizde de koroner arter hastalıkları çok fazla ve pandemiyle birlikte neredeyse bu rakamlar ikiye katlanmış durumdadır." diye konuştu.
Oruç tutmadan doktorunuza danışın
Gül, yaklaşan ramazan ayı öncesi polikliniklerde yoğunluk yaşandığını, vatandaşların oruç tutup tutamayacaklarını hekimlere danıştıklarını söyledi.
"Oruç tutamazsınız" denilen bir hastanın bir sene sonra gelip yine "Oruç tutabilir miyim?" diye sorduğunu ifade eden Gül, şöyle konuştu:
"O bize poliklinikte soru soran, 'oruç tutma' veya 'tutarsan iftarda yüklenme' dediğimiz hastaların çoğu yüksek tansiyon şikayetiyle acil servise başvuruyor. Maalesef bunu bize sorsalar bile hiçbir şekilde engel olamıyoruz. Söz dinlemeyen yaşlı hastalarımız var maalesef. Bunu her yıl yaşıyoruz. Ramazanın ilk günlerinde gelip tam iftar vakti acil servisi görmenizi isteriz. Oruç tutmak isteyen kişilerden gölgede dışarı çıkmalarını, kış aylarına göre daha hafif beslenmelerini ve fazla su tüketmelerini istiyoruz."