Hastalığın bulaşıcı olduğunu hatırlatan Kavaklı, hastalığın aile içi bireylere geçişinin oldukça sık görüldüğünü söyledi. Göz şikâyetlerinin ani bir şekilde başladığını belirten Kavaklı, "Gözde sulanma, batma hissi, kızarıklık ve ışık rahatsızlığı olur. Çapaklanma ön planda değildir. Kişilerin yarıdan fazlasında bir göz öncelikle ve daha ağır etkilenirken diğer göz daha rahattır. Tipik olarak göz kapakları şişer. Ağır vakalarda göz beyazında boyanma tarzında kanamaya bağlı kırmızılık, hastalığın adını koysa da sanıldığı kadar sık değildir. Kulak önünde ağrılı beze oluşması da tipik özelliklerindendir" dedi.
Bulaşıcı Hastalık
Hastalığın 4-10 günlük bir kuluçka dönemi olduğunu kaydeden Kavaklı, kanlı göz hastalığının başlangıcından itibaren 2 hafta süren bir bulaştırıcılığı olduğunun altını çizdi. Hastalığın kişiden kişiye geçtiğini aktaran Kavaklı, kanlı göz hastalığı şüphesi olan hastaların bekletilmeden muayene edildiğini ve bulaşıcılığı azaltmak adına istirahat verildiğini söyledi.
Elleri Sabun İle Yıkayın
Görme bulanıklığına da neden olan kanlı göz hastalığının tedavi yöntemlerine ilişkin bilgi veren Kavaklı, şunları söyledi:
"Tedavi, şikayetleri azaltmaya yöneliktir. Etkili bir antiviral ilaç bilinmemektedir. Soğuk pansuman ve suni göz yaşlarının faydası olmaktadır. Bakterilerin tabloya eklenmemesi için antibiyotik damla verilir. Kortizonlu göz damlaları gerek duyulduğunda kullanılır. Erken dönemde müracaat eden hastalarımızın şifaya daha çabuk ulaşabilmektedirler. Hastalık, genellikle 2-3 hafta devam etmektedir. İlk 2 hafta boyunca bulaştırıcı olunduğu için sık sık ellerin sabunla yıkanması önerilir. Bu dönemde kontak lens kullanımına ara verilmelidir."
Lokman Hekim Hastanesi