Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği'nin düzenlediği 15. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Kongresi (KLİMİK 2011) Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Sıla Akhan, hepatitin ışık mikroskobuyla görülemeyecek kadar küçük mikroorganizmaların oluşturduğu karaciğerin yaygın iltihabi hastalığı olduğunu bildirdi.
Hepatitin A, B, C, D, E, G olmak üzere 6 çeşit virüsü bulunduğunu kaydeden Akhan, Hepatit A ve E'nin fekal oral yoldan, hepatit B, C, D ve G'nin kan yoluyla, cinsel yolla, ortak eşyaların kullanımı, aynı şırınganın değişik bireylerde kullanılması ve anneden bebeğe bulaşabildiğini kaydeden Akhan, hepatit B, C ve D'nin kronikleşebildiğini vurguladı.
Kronik Hepatit B enfeksiyonunun dünyadaki en yaygın enfeksiyonlardan biri olduğuna işaret eden Akhan, "Dünyada yaklaşık 400 milyon kişinin kronik Hepatit B olduğu biliniyor. Türkiye'de oran bölgelere göre değişiklik göstermekle beraber yüzde 2-7 olarak kabul ediliyor" açıklamasında bulundu.
Akhan, Hepatit B virüsünün akut, kronik hepatit, karaciğer fibrozu, sirozu ve hepatoselüler karsinomun (HSK) en önemli etkenlerinden olduğunu ve kronik Hepatit B'ye bağlı ölüm oranının dünyada yılda bir milyonu geçtiğini ifade etti.
Kronik hepatit B'nin sinsi bir hastalık olduğuna işaret eden Akhan, açıklamasında şunları kaydetti;
Hastalar basit sayılabilecek bir ameliyat için tetkik yaptırırken, bir başka hastaya kan vermek isterken, evlenmek için başvuru yaptıklarında istenen tetkiklerden ve en önemlisi hiçbir şikayeti yokken bu hastalıkla tanışırlar.
Hastalık mutlaka konuyla ilgilenen enfeksiyon hastalıkları uzmanı ya da gastroenterolog tarafından yakın takip edilmelidir. Hastalığın taşıyıcı mı, tedavi edilmeden izlenmesi gereken immüntoleran dediğimiz dönemde mi, yoksa karaciğer biyopsisi yapılıp tedavi başlanması gereken bir dönemde mi olduğunun belirlenmesi ve hangi dönemde olursa olsun takibinin bırakılmaması gereklidir.
Günümüzde tedavi seçeneklerinin çok arttığını bildiren Akhan, tedavide, iğne veya hergün alınması gereken ağızdan tabletlerin kullanıldığını söyledi. Hepatit B virüsünün günde 1011 virüs üretecek kadar çok çoğaldığını vurgulayan Akhan, şu bilgileri verdi:
Bu çoğalma sırasında 104 virüste bir, mutasyon dediğimiz virüsün genetik kodunda yanlışlık yapabilmektedir. Eğer hasta yeterli tedavi görmezse ve virüsün çoğalması tam olarak baskılanmazsa mutasyona uğramış virüs de çoğalacaktır.
Bir süre sonra hakim hale geçebilir. Böyle bir kişiden başkasına bulaşırsa mutant suşlar artabilir. Bu da önemli sonuçlar, ileri yıllarda aşıdan kaçan suşlar olarak karşımıza çıkabilir. Bunun dışında kullanılan ilaçlar çok uzun yıllar kullanıldığı için ilaçlara direnç gelişebilmektedir.
Tedavi planının hep güncel tutulması gereken bir alandır. KLİMİK Kongresinde bu nedenle kronik hepatit kursu düzenlenmiştir. Kurs; tanı ve tedavide karşılaştığımız problemleri tartışmak, tedavide yeniliklerin çok fazla olduğu bu alanda bilgilerimizi güncellemek amacıyla yapılmaktadır."