Çocuğunuzun Dil Gelişimini Önemseyin!

Genellikle çocuklar dili kendi doğal çevrelerinde kazanırlar. Ancak konuşmada gecikme varsa öncelikle nedenin belirlenmesi gerekir.

Konuşmanın gecikmesi, tanımlanan en eski iletişim bozukluklarından olup, çocuğun normal dil gelişiminde bir başarısızlık olarak tarif edilir.

En ciddi şekli, fiziksel ve/veya zihinsel gelişimdeki genel bir gerilemeden kaynaklanan üçüncü yaşın sonuna kadar dil gelişiminin olmaması, yani dilin tamamen yokluğudur. Bunun kökeninde; zihinsel gerilik, sosyal yetersizlikler, duygusal olumsuzluklar, fiziksel problemler, algılama problemleri, işitme kayıpları ve motivasyon eksiklikleri olabilir.

Ağzı var, dili yok Çocuğun dili kullanma içeriği ya da tarzı aynı yaştaki çocuklar için tespit edilen normal bulguların altında olduğu zaman, çocuğun dil kazanımının geciktiği söylenebilir. Yaşı 8-23 ay olan çocuklar 102 sözcükten daha az sayıda anlaşılabilir sözcük üretiyor ya da 24-34 aylık olduklarında 50 sözcükten daha az sözcük kullanıyorlarsa veya bu aylarda hiç iki sözcükten oluşan cümle kullanamıyorlarsa bu çocuklara gecikmiş konuşma tanısı konulması gerekir (Paul R, 1991).

Dil gelişiminin hızı, temel olarak kalıtsal dil yeteneğindeki bireysel farklılıklara bağlıdır. Çocukların bireysel psikomotor olgunlaşma, kişilik, mizaç, zeka, cinsiyet özellikleri ve gelişme seviyeleri arasında zamansal farklılıklar vardır. Kızların erkeklerden daha erken ve kolay konuşmayı öğrendikleri genel olarak bilinen bir gerçektir. Konuşmanın kazanılmasında her çocuk farklı gelişim hızlarına sahip olabilir.

Bu nedenle pek çok şeyin erken yapılmasını beklemek kesinlikle daha zararlıdır. Eğer çocuğun konuşmasında gecikme varsa, uygun teşhis ve tedavi, profesyonel bir ekip tarafından yapılmalıdır. Ek problemi olmayan, sadece gecikmiş konuşması olan çocukta temel ilgi dil tedavisine yönelebilir, yani dilin kazandırılması için çaba gösterilir.

Eğer başka bir problem varsa (zihinsel gerilik, otizm, işitme bozukluğu ve görme bozukluğu gibi fiziksel yetersizlikler vb.) klinisyen geniş bir açıdan konuyu ele almalı, alandaki diğer uzmanlardan danışmanlık istemelidir. Bunların yanı sıra gecikmiş konuşması olan çocukların tedavisinde psikolojik ve sosyal destek de büyük önem taşımakta. Tedavisinde pek çok yaklaşım vardır. Bunlar; sıralı dil eğitimi, çocuğun şartlandırılması, kognitif (bilişsel), pragmatik (uygulamalı), davranışsal yaklaşım gibi tedavi yöntemleridir.

Tedavide genel prensip “konuşma için çaba ve dikkat gösterme yetisinin” çocuğa kazandırılmasıdır.

Onay gördüğünü ve sevildiğini hissetmelidir ki kendisini tanımlayabilsin ve konuşmasını geliştirebilsin. Tedavi düzeni Hiç sözcüğü olmayan bir çocukta tedavinin başlangıcı, bazı sesleri çıkarma ve taklit etme şeklinde olabilir (“a” ve “m” sesleri veya hayvan seslerinin taklit edilmesi gibi). Daha sonra belirli anlamlı sözcüklerin üretimine geçilmelidir. Öğretilen kelimeler basit ifadelerle birleştirilir. Örneğin: “anne” ya da “gel” sözcüklerini öğrenen çocuğa “anne geldi” ifadesi öğretilebilir. Sonra basit cümleler hedeflenir, daha sonra daha karmaşık cümleler öğretilir. Bu safhada konuşulan dile ait kuralların ya da dilin özelliklerinin öğretilmesi gerekir (“anne şapkası” yerine “annenin şapkası”).

Tedavinin daha ileri safhalarında çocuk, sohbet konuşması için cesaretlendirilir; sohbetin konusunu sürdürmek, dinleme ve konuşma geçişleri, olayları ve deneyimleri anlatma gibi pratik dil becerileri çocuğa bu aşamada kazandırılır.

Herkese Sağlık Dergisi

İlgili Sağlık Konuları