Cinsel Temasla Bulaşan Hastalıklara Dikkat!

Anadolu Sağlık Merkezi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Yalçın İlker, "Üroloji kliniğimize başvuran hastaların yüzde 5-6'sı cinsel yolla bulaşan hastalıklar nedeniyle geliyor" diyor.

Prof. Dr. Yalçın İlker, bu hastalıkların görülme sıklığının yaz aylarında arttığını da vurgulayarak, “Cinsel yolla bulaşan hastalıklar insanların dünyada daha kolay dolaşmaya başlamasıyla arttı. Yazın da insanlar daha sık seyahat ettiği ve yeni partnerlerle cinsel ilişkide bulundukları için bu yolla bulaşan hastalıklarda özellikle yazın patlama yaşanıyor” diye devam ediyor.

Peki Hangi Hastalıklar Cinsel Yolla Bulaşıyor?

Prof. Dr. İlker’in bu soruya cevabı, “Bu yolla bulaşan onlarca hastalık var ve her birinin bulgusu, tanı ve tedavisi farklı” oluyor. Ancak görülme sıklığına göre bir sınıflandırma yapmak da mümkün. Genel olarak görülen hastalıkların başında üretritlerin geldiğini anlatan Prof. Dr. İlker, şöyle devam ediyor;

Özellikle gonore (bel soğukluğu) ve chlamydia (klamidya) mikroplarının yol açtığı üretritler çok görülüyor. Bu hastalık kendini akıntı ile gösteriyor. İdrar ağrılı oluyor ve sık idrara yol açıyor. Tanısı zor değildir ve hasta kendini doktora gitmek zorunda hisseder. Çünkü rahatsızdır. Cinsel ilişkiden sonra, üç gün ile 20 gün arasında değişen sürede şikayetler başlar.

Tanı koymak için akıntıdan örnek alıp analiz yapmak gerekiyor. Hastaya bu zor gelirse, daha basit yöntemler de uygulamak mümkün. Bunlardan biri de hastanın ilk idrarından örnek alıp mikropların DNA analizi ile tayin edilmesi yöntemi. Anadolu Sağlık Merkezin’de de yapılabilen bu yöntemin ardından tedavide antibiyotikler kullanılıyor.
İkinci sırada yer alan hastalık ise Human Papilloma Virus yani HPV. Aşısı nedeniyle hayli tartışmalara neden olan HPV’nin tanısının fizik muayene ile konulduğunu dile getiren Prof. Dr. İlker, şunları söylüyor;

HPV, benim asistanlık yıllarımda nadir bir hastalık grubuyken son yıllarda bütün dünyada patlama yaptı. Hastalık, kendini kadın ve erkekte de cinsel organ üzerinde siğil gibi, ufak karnabahara benzeyen lezyonlarla gösteriyor.” Bu hastalık, özellikle kadınlarda kansere yol açma riski nedeniyle önem taşıyor. HPV’nin 20 civarında türü bulunduğunu ve bunlardan kimilerinin kansere yol açtığını belirten Prof. Dr. İlker, lezyonların koterize edildiğini ya da ameliyatla çıkarıldığını, küçük olanlarının da ilaçla tedavi edilebildiğini söylüyor.

Herpes yani uçuk da sık rastlanan cinsel yolla bulaşan hastalıklar arasında. Cinsel organ üzerinde görülebilen ağrılı lezyonlarla ortaya çıkan hastalığın tanısı da bu lezyonların görülmesi yoluyla konuluyor. Prof. Dr. İlker, “Görülme sıklığı günümüzde artan herpesin tedavisi de özel ilaçlı kremler ve ilaçlarla gerçekleştiriliyor” diyor.

Bunların yanı sıra cinsel yolla bulaşmakla beraber tanısı ancak kan testi ile konulabilen hastalıklar bulunuyor. En sık rastlanılanları ise Hepatit B, Hepatit C ve AIDS. “Bu üç hastalığın bugünden yarına bir bulgusu olmuyor” diyen Prof. Dr. İlker, AIDS’te kan testinin pozitifleşmesi için en az altı hafta geçmesi gerektiği ve test sonucunun altı aya kadar pozitifleşme riski taşıdığı uyarısında bulunuyor. Yani şüpheli cinsel ilişkiden sonra bir kez kan testi yaptırmak çözüm değil. Uzun vadede bu testi tekrarlamak gerekiyor. Aynı durumun Hepatit B ve Hepatit C için de geçerli olduğunu anlatan Prof. Dr. Yalçın İlker, şöyle devam ediyor;

Hepatitler kendilerini sarılık ile gösterebilir. Ama AIDS’te semptom çıkması için uzun yıllar beklemek gerekiyor. Semptomlar çıktıktan sonra tedavisi daha da zor. Erken tanı Hepatit B ve C’den çok AIDS için önemli. Çünkü erken tanımlanırsa ilaç tedavileri sayesinde AIDS eskisi gibi ölümcül bir hastalık olmaktan çıktı. 

İlgili Sağlık Konuları