Cinsel yaşantıyı renklendirmek için kurulan cinsel fantezilerin kişileri suçluluk duygusuna itmemesi gerektiğini ifade eden CİSED Genel Başkanı Dr. Cem Keçe; “Cinsel yaşamın dört silahşoru olan merak, ayıp, günah ve yasaklar cinselliğin doya doya yaşanmasına engel olmaktadır.
Bunlardan suçluluk duymak akıllarına bile gelmiyor, bu hayallerin gerçeğe uygun olmasını da beklemiyorlar.
Ama iş cinselliğe geldiğinde yetişme çağlarından itibaren aşılanan cinsel değer yargılarıyla insanlar cinsel davranışlarını sınırlamaya yöneltiliyor. Bırakın cinsel davranışları gerçekleştirmeyi; bunları hayal etmek dahi zorlaşıyor.
Oysa cinsel fanteziler insanoğlunun hayal dünyasının sınır tanımayan ve sınırlanamayan yaratıcı motifleridir. Cinsel kurmak kolaydır, ucuzdur, güvenlidir, kişinin kimseye ihtiyacı yoktur. Senaryoyu kişi kendisi yazar, istediği oyuncuları kendisi seçer ve onları istediği gibi oynatır.
Bu açılardan bakıldığında cinsel fanteziler; insanların deneme-yanılma yönteminin risklerine maruz kalmamaları için sahip oldukları bir yetenektir, bir çeşit simülasyondur, gerçeklerin tatmin edilemediği noktada beynin pansuman için ürettiği yararlı sanrılardır. Fanteziler hayal dünyasında kaldığı ve kişinin kendisine, partnerine ya da topluma zarar vermediği sürece sorun yaratmaz.
Cinsel fanteziler, cinsel uyarılmayı sağlamak, haz duymak ve orgazm olabilmek için mutlaka zorunlu hale gelmişse, cinsel sapkınlıktan söz edilebilir. Yani herhangi bir durum, nesne ya da fantezinin sapkınlık olarak kabul edilmesi için, tekrarlayıcı, sabit ve cinsel uyarılma sağlamak için zorunlu olması gerekir.
Cinsel fanteziler her zaman masun ve zararsız olmayabilir. Cinsel fantezi kurmak her zaman doğru ve sağlıklı bir şey değildir.
Örneğin birçok kişi meme, kalça, bacak, ayak gibi bedenin çeşitli bölümlerinden cinsel olarak uyarılır ve bunlara fantezilerinde de yer verir, bu bir sapkınlık değildir; sadece bir cinsel uyaran çeşitliliğidir. Ancak bir kişi için tek cinsel uyaran örneğin ayak ise, başka hiçbir şey aynı cinsel uyarı sağlamıyorsa, o zaman fetişizm dediğimiz bir sağlıksız durum söz konusudur. Ya da bir cinsel fantezi sado-mazoşist eğilimlere yönelmişse, yaşanan cinsel ilişki fiziksel ve duygusal şiddet içermeye başlamışsa bu normal değildir.
Çünkü cinsel ilişki esnasında acı çekme veya acı çektirme çiftlere haz vermesi doğal kabul edilen bir durum değildir.
Cinsel ilişki esnasında romantizmin ve duysallığın yerini şiddet içeren eylemler almaya başlamışsa burada sağlıklı bir cinsellikten bahsedilemez.” dedi.