"Bulanık görmenin nedeni diyabet olabilir"

NORMALDEN fazla yemek yeme ve doymama hissi, sık idrara çıkma, ağızda kuruluk buna bağlı aşırı su içme isteği, ayaklarda uyuşma, ciltte kaşıntı, bulanık görme gibi belirtiler diyabet şüphesine neden olurken çocuklarda ise diyabet görülme sıklığı artıyor.

NORMALDEN fazla yemek yeme ve doymama hissi, sık idrara çıkma, ağızda kuruluk buna bağlı aşırı su içme isteği, ayaklarda uyuşma, ciltte kaşıntı, bulanık görme gibi belirtiler diyabet şüphesine neden olurken çocuklarda ise diyabet görülme sıklığı artıyor.

Medipol Mega Üniversite Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları uzmanı Prof. Dr. Abdülkadir Ömer, halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diyabete ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Ömer, sağlıklı bireylerde açlık kanında glukoz düzeyinin 70 ila 100 mg/dL aralığında olduğunu belirterek "Kandaki şeker seviyesi bu değerlerin üzerine çıkarsa diyabete işaret olabilir. Diyabet hastalığının nedeni insülin hormonu üretiminin herhangi bir nedenle yetersiz olması veya hiç olmaması veya vücut dokularının insüline karşı duyarsız hale gelmesidir" dedi.

"ÇOCUKLARDA GÖRÜLME SIKLIĞI ARTIYOR"

Diyabetin birden çok çeşidi bulunduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Ömer, şöyle devam etti:

"En sık görülen ve genellikle 35-40 yaş üstü bireylerde ortaya çıkan türü tip 2 diyabettir. Bunun yanı sıra gün geçtikçe çocuklarda da diyabet hastalığı artıyor. Tip 1 diyabet, genellikle çocukluk döneminde, idiyopatik yani nedeni bilinmeyen durumlar, otoimmun hastalıklar veya enfeksiyonlar sonucu pankreasın yeterli insülin salgılamamasına bağlı olarak ortaya çıkar. Tip 1 diyabetli çocuklar ve yetişkinler, doktor, diyetisyen kontrolünde uygulanan insülin tedavisi, beslenme tedavisi, düzenli fiziksel aktivite ile sağlıklı bir hayat sürdürebilir. Tip 2 diyabet ise tüm diyabet vakalarının yüzde 90'ından sorumludur. Tip 2 diyabette, tip 1'den farklı olarak pankreastan insülin salınımı yeterli hatta normalden fazla olarak gerçekleşmekte ancak insülinin karaciğer, kas ve yağ dokusundaki etkinliği 'insüline karşı oluşmuş dirençten dolayı' azalmaktadır. Tip 2 diyabet, genetik yatkınlığın yanı sıra şişmanlık, hareketsizlik gibi yaşam tarzı etmenler bu insülin direncini arttırarak pankreasın gereğinden fazla insülin üretmesine, yıllar içinde ise pankreasın yorulmasına ve insülin salınımında yetersizliğe ve tip 2 diyabete yol açabilir."

"GEBELİKTEKİ DİYABETE DİKKAT"

Prof. Dr. Ömer, gebelik diyabetine ilişkin olarak "İlk kez gebelik döneminde ortaya çıkan, genellikle beslenme tedavisi ve yaşam tarzı değişikliği ile kontrol altında tutulabilen, gerekli durumlarda insülin tedavisinin uygulandığı diyabet türü gestasyonel diyabettir. Tedavi, izlem ve yaşam tarzı değişikliği ile kontrol altında tutulabilen gestasyonel diyabet, ihmal edildiği zamanda, annenin ve bebeğin gebeliğin ileri dönemlerinde sağlık sorunlarına, bebeğin aşırı gelişmesine (iri bebek), erken doğuma, sezaryen doğum ihtiyacına, bebekte doğumdan hemen sonra kan şekerinde düşmelere yol açabilmektedir" dedi.

"CİLTTE KAŞINTI BELİRTİLER ARASINDA"

Diyabet hastalığının üç net belirtisi olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Ömer, sözlerini şöyle noktaladı: "Bunlar normalden daha fazla yemek yeme ve doymama hissi, sık idrara çıkma, ağızda kuruluk ve tatlılık hissi buna bağlı olarak aşırı su içme isteği olarak sıralanabilir. Bunun dışında görülebilecek diğer diyabet belirtileri arasında ayaklarda rahatsızlık verici şekilde uyuşma ve karıncalanma, ciltte kaşıntı ve kuruma, ağızda aseton benzeri koku oluşumu, halsizlik ve yorgunluk hissi, yaraların normalden daha geç iyileşmesi, bulanık görme, hızlı ve istemsiz kilo kaybı yer alıyor. Özellikle gözlük numaralarında değişiklik gerektiği zaman kan şekeri ölçülmesinin ve şeker hastalığının olmadığından emin olunması gerekir. En ilginç olan ise bazen de yüksek kan şekerinin hiç belirti vermemesi veya hastalarımızın bu belirtileri fark etmemesidir."

- İstanbul