Alerjik Hastalık Kronik Hastalıklar İçinde İlk Sırada!

Alerjik hastalıklar, toplumların yaklaşık yüzde 20'den fazlasını etkiliyor ve kronik hastalıklar içerisinde ilk sıralarda yer alıyor.

Alerjik hastalıklar, toplumların yaklaşık yüzde 20'den fazlasını etkiliyor ve kronik hastalıklar içerisinde ilk sıralarda yer alıyor. Uzmanlar, alerjik sorunlar arasında sık görülen hastalıklar arasında yer alan astımın, Türkiye'de çocukluk çağında yüzde 10-15, erişkin yaş döneminde ise yüzde 5-7 oranında görüldüğünü belirtiyor.

Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Alerji ve İmmünoloji uzmanı Doç. Dr. Adile Berna Dursun, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vücudun bağışıklık sisteminin çevrede bulunan ve zararlı olmayan bazı maddelere karşı aşırı şekilde ve anormal bir reaksiyon vermesinin "alerji" olarak tanımlandığını söyledi.

Alerjinin, basit olarak kaşıntı, burun akıntısı ve hapşırma ile kendini gösterdiğini belirten Dursun, bunun dışında alerjik reaksiyonların alerjik bronş astımı, alerjik burun ve göz nezlesi (saman nezlesi, bahar nezlesi ve tıbbi adıyla alerjik rinokonjoktivit), besin alerjisi, ilaç alerjisi, deri alerjisi (bebeklik egzaması, egzama ve tıbbi adıyla atopik dermatit), hayvan alerjisi, böcek alerjisi, lateks (kauçuk) alerjisi ve çalışılan ortamdaki maddelere karşı olan mesleki alerjiler de olabildiğini ifade etti.

Dursun, alerjide aileden gelen kalıtsal yatkınlığın çok önemli olduğu vurgulayarak, alerjik hastalıkların genetik bir zeminde çevresel faktörlerin etkisiyle ortaya çıkabildiğini, tüm dünyada yaygın görüldüğünü, her yaştan bireyi etkileyebildiğini, yaşam kalitesini bozduğunu, okul ve iş gücü kaybına neden olabildiğini ve maliyeti yüksek kronik bir hastalık olduğunu dile getirdi.

En çok astım, alerjik rinit, besin alerjileri, ilaç alerjileri, egzama, ürtiker (kurdeşen), anafilaksi (alerjik şok) ile immün yetmezliklerin (bağışıklık sistemi yetmezlikleri) görüldüğünü anlatan Dursun, duyarlılığın alerjenin türüne göre değişiklik gösterdiğini ifade etti.

Dursun, alerji türlerinin zaman içinde değişiklik gösterebildiğini dile getirerek, "Gelişen yaşam koşulları nedeni ile her geçen gün farklı alerjenlerle karşılaşma ve doğal olarak bunlara karşı alerji gelişme olasılığı artıyor. Çeşitli besin maddelerine, kozmetik ve yeni gelişen iş kollarında kullanılan malzemelere karşı alerjiler gelişebiliyor" diye konuştu.

Alerjik hastalıklarda tanı aşamasında ilk ve en önemli noktanın hasta ve/veya hasta yakınından alınan ayrıntılı öykü olduğuna dikkati çeken Dursun, deri, kan, solunum fonksiyon, besin veya ilaç testlerinin bu öyküye göre yapıldığını ve test sonuçları ile öykü arasında ilişki kurularak kesin tanı konulduğunu anlattı.Alerjik reaksiyonlarda "anafilaksi" yani alerjik şok, alerjenin alınmasından çok kısa süre ortaya çıkan ve ölümle sonuçlanabilen bir durum olarak tanımlanıyor. İç sıkıntısı, el-ayak tabanında kaşınma, yaygın kaşıntı, tansiyon düşüklüğü ve şok, soluk borusunda şişme ve nefes darlığı gibi bulgular çok ani olarak gelişiyor.

Alerjiyi başlatan mekanizmalar genellikle aynı olmakla birlikte, etkilenen organa göre değişen klinik bulgular ortaya çıkarıyor. Örneğin, hapşırma, burun akıntısı, kaşıntısı, burun tıkanıklığı, geniz akıntısı alerjik nezleyi akla getiriyor. Bu hastaların bir kısmında gözlerde kaşınma, sulanma, kızarma olur. Tekrarlayan kuru öksürük, nefes darlığı, hırıltılı solunum, göğüste baskı hissi astımı düşündürür, belirtilerin tekrarlayıcı karakterde olması, bazen kendiliğinden bazen ilaçla düzelmesi ve özellikle sabaha karşı şikayetlerin oluşması astım için çok önemli bulgular olarak gösteriliyor.

Belli besin veya ilaç alımı ile ciltte döküntüler oluşabiliyor, nezle benzeri şikayetler oluşabiliyor, nefes darlığı gelişebiliyor, bayılma ve bilinç kaybı görülebiliyor. Ciltte kaşıntı, döküntü, pullanma, renk değişiklikleri, deride kalınlaşma ürtiker, egzama gibi hastalıkların belirtisi olarak gösteriliyor. Özellikle çocukluk çağında sık görülen atopik dermatitin en tipik belirtisi gece artan şiddetli kaşıntı olarak dikkat çekiyor. Herediter anjiödem nadir görülen, kalıtsal, tekrarlayan anjioödem (mukoza şişliği) ile kendini belli eden bir hastalık olup ölümle sonuçlanabiliyor. Alerjik hastalıkların tedavisinde, kişi alerji olduğu bilinen maddeden uzaklaştırılıyor.

İlgili Sağlık Konuları