Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Ağız ve Diş Sağlığı Bölümü'nde görevli Çene Cerrahisi Uzmanı Dr. Handegül Korkmaz, özellikle kısmen sürmüş yirmi yaş dişleri etrafında gelişen iltihabi durumun hastanın genel sağlığını etkileyen ve etkin medikal tedavi gerektiren ciddi tablolar oluşturabildiğini belirtti.
KISMEN GÖMÜLÜ YİRMİ YAŞ DİŞLERİ ALINMALIDIR
Kişinin bu bölgeyi etkin temizleyememesi ve bu dişlere komşu dişlerde oluşan çürüklerin; ağrı, apse ya da ağız kokusu gibi istenmeyen durumlara yol açtığını hatırlatan Uzman Dr. Korkmaz, "Bu tip durumlarda yirmi yaş dişleri çekilmelidir. Ayrıca, kısmen gömülü yirmi yaş dişleri de alınmalıdır. Çünkü komşu dişlerin etrafındaki kemik desteğini zayıflatmakta ve iyi temizlenemeyen bu bölgelerde ilerlemiş diş eti hastalıklarına yol açmaktadır" diye konuştu.
DİŞLERİN ÇARPIKLAŞMASINA SEBEP OLABİLİR
Gömülü kalmış yirmi yaş dişlerinin etrafındaki foliküler kese kist ya da tümör oluşumuna neden olduğunu anlatan Dr. Korkmaz, şunları söyledi: "Nadir olmakla birlikte kötü huylu tümör gelişimi görülebilmektedir. Sürme sırasında kendine yeterli yer bulamayan yirmi yaş dişleri, ön dişlerde çapraşıklığa neden olmakta ya da yapılmış ortodontik tedavi sonrası dişlerin yeniden çapraşıklaşmasına neden olabilmektedir. Ayrıca. komşu dişte kök erimesi meydana gelmektedir."
SPORCULAR İÇİN GÖMÜLÜ DİŞ ALIMI ÖNERİLİYOR
Futbol, basketbol ya da dövüş sporları gibi darbe alınma riskinin yüksek olduğu kişilerde gömülü dişlerin alt çeneyi kırılmalara karşı zayıflatabilmesi nedeniyle çekim önerildiğinin altını çizen Dr. Korkmaz, hareketli veya sabit protez yapımı öncesi ileride oluşabilecek kemik erimesi ve protezin zaman içinde yapacağı baskı nedeniyle pasif olarak sürebileceği düşünülen dişlerin çekiminin önerildiğine dikkat çekti.
40 YAŞ ÜSTÜNDE DİŞ KALABİLİR
Gömülü yirmi yaş dişi çekimi sonrasında oluşabilecek durumlar hakkında da bilgi veren Dr. Korkmaz, sözlerini şöyle tamamladı: "Normal diş çekiminde olduğu gibi kanama, şişlik, enfeksiyon ve ağrı riski mevcuttur. Ayrıca, alt yirmi yaş dişi çekimi sonrası geçici ya da nadiren kalıcı sinir hasarı oluşabilmektedir. Tüm bu durumlar yoksa diş, ağız ortamıyla ilişkili değilse ve hasta da 40 yaşın üstündeyse diş bırakılabilir. Ancak, 6 ay ya da 1 yıl gibi düzenli aralıklarla radyografik ve klinik kontrollerin yapılması önerilmektedir." - ANTALYA