Yeni tip koronavirüs, ortaya çıkmasından bu yana 3 ay gibi bir zaman geçmesine rağmen 170'den fazla ülkeyi etkilemeyi ve ölümlere neden olmayı sürdürüyor.
Herkese çok daha fazla zaman geçmiş gibi gelse de, yeni tip koronavirüsün ortaya çıkışından bu yana sadece üç aydan biraz daha fazla bir zaman geçti.
Dünya genelinde bilim insanlarının olağanüstü çabalarına rağmen, halen bu virüsle ilgili bilinmeyen çok fazla şey var.
Koronavirüsle ilgili halen yanıtı aranan bazı sorular şunlar:
1. Kaç kişiye bulaştı?
En basit ancak en kritik sorulardan birisi bu.
Dünya genelinde koronavirüs taşıdığı tespit edilen kişilerin sayısı yarım milyonu geçti ancak bu gerçek sayının aslında çok ufak bir kısmını temsil ediyor.
Ayrıca, virüsü taşıyan ancak hastalanmayan asemptomatik kişilerin sayısının bilinmemesi durumu daha da karmaşık bir hale getiriyor.
Antikor testinin geliştirilmesiyle birlikte kimlerin virüsü taşıyıp taşımadığı da tespit edilebilecek. Ancak bundan sonra virüsün ne kadar geniş bir kitleye ve ne kadar hızlı bir şekilde yayılmış olduğu anlaşılacak.
2. Aslında ne kadar ölümcül?
Dünya genelindeki gerçek toplam vaka sayısını bilmeden, ölüm oranını tespit etmek de mümkün değil.
Şu anda yapılan hesaplamalar, virüsü kapanların yüzde 1'inin hayatını kaybettiğini gösteriyor.
Ancak asemptomatik kişilerin sayısının çok olması halinde aslında ölüm oranı da daha düşük düzeylere gerileyebilir.
3. Belirtiler neler?
Koronavirüsün başlıca belirtileri ateş ve kuru öksürük. Esas olarak bu iki şikayetin olup olmadığı yakından izleniyor.
Bununla birlikte bazı hastalarda boğaz ve baş ağrısı ile ishal gibi şikayetlerin de görüldüğü bildiriliyor. Hatta bazı kişilerin koku ve tat hislerini kaybetmekten şikayet ettikleri de belirtiliyor.
Ancak en önemli soru burun akıntısı ve hapşırık gibi hafif ve grip benzeri belirtilerin Covid-19 için de geçerli olup olmadığı. Zira bazı Covid-19 hastalarında, burun ve geniz akıntısı ile hapşırık da görülüyor.
Yapılan araştırmalar, bu durumun olasılıklar dahilinde olduğunu ve grip olduğunu sanıp yeterli önlem almayan kişilerin de virüsün yayılmasına bilmeden katkıda bulunmuş olabileceğine işaret ediyor.
4. Virüsün yayılmasında çocukların rolü ne?
Çocukların da koronavirüse yakalanabileceği biliniyor. Ancak çocukların büyük bir bölümü, hastalığı hafif atlatıyor ve diğer yaş gruplarına kıyasla en düşük ölüm oranlarından birisi çocuklarda görülüyor.
Çocuklar genellikle park, okul, ziyaret gibi yerlerde genellikle çok sayıda insanla sosyalleştiği için bu tarz virüsler için süper yayıcı oluyor.
Ancak yeni tip koronavirüsün yayılmasında çocukların nasıl bir rol oynadığı henüz bilinmiyor.
5. Virüsün kaynağı ne?
Virüs, 2019 yılının sonunda Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıktı. Şehirdeki vakaların bir canlı hayvan pazarında kümelendiği tespit edildi.
Resmi olarak Sars-CoV-2 olarak adlandırılan yeni tip koronavirüs, yarasalarda görülen virüslerle benzerlik taşıyor.
Ancak virüsün yarasadan henüz bilinmeyen bir ya da daha fazla hayvan türüne geçtiği ve buradan da insanlara sıçradığı düşünülüyor.
Bu yayılma zincirindeki eksik parça henüz tamamlanmış değil ve bu zincir ileride başka virüsün yayılmasında da rol oynayabilir.
6. Yaz aylarında virüs etkisini yitirecek mi?
Grip ve nezle, kız aylarında yaza kıyasla daha çok görülüyor. Ancak havaların ısınmasının koronavirüsün yayılma hızını etkileyip etkilemeyeceği ise henüz bilinmiyor.
İngiliz hükümetinin bilim danışmanları, virüsün yayılımında mevsimlerin etkisinin olup olmadığının netleşmediğini belirtti. Havaların ısınması yayılımı yavaşlatacak bir etki yapacak olsa bile bunun nezle ve gribe kıyasla daha az olması bekleniyor.
Yaz aylarında koronavirüs salgınında bir yavaşlama olması halinde bile kış geldiğinde vakaların yeniden sıçrama yapması da olasılıklar dahilinde.
7. Neden bazı kişiler hastalığı daha ağır geçiriyor?
Virüsü kapanların çok büyük bir bölümü Covid-19'u hafif bir şekilde atlatıyor. Ancak kapanların yaklaşık yüzde 20'si daha ciddi sorunlar yaşıyor.
Bunun nedeni henüz bilinmiyor.
Ancak kişilerin bağışıklık sisteminin sağlamlığı ve genetik etkenlerin rol oynuyor olabileceği düşünülüyor.
Bu durumun nedenlerinin tam olarak tespit edilmesi, hastaların yoğun bakıma kaldırılacak kadar ağırlaşmalarını engelleyecek önlemlerin belirlenmesinin ilk adımı olarak görülüyor.
8. Bağışıklık ne kadar sürüyor ve virüsü ikinci kez kapma ihtimali var mı?
Virüse karşı bağışıklığın ne kadar sürdüğüne dair çok fazla spekülasyon ancak çok az kesin bilgi var.
Virüsü kapıp hastalanan ve daha sonra iyileşen kişilerin bağışıklık kazanması gerekiyor. Ancak Covid-19'un ortaya çıkmasından bu yana çok az bir zaman geçtiği için henüz bağışıklığın ne kadar dayanıklı olduğuna dair uzun vadeli bir veri bulunmuyor.
Hastalığın ikinci kez tespit edildiği söylenen hastalar için virüsten arındıkları yönündeki test sonuçlarının hatalı olabileceği yorumları yapılıyor.
İnsanların ne düzeyde bağışıklık kazandığı, bu virüsün uzun vadeli seyrinin anlaşılması için de kritik önem taşıyor.
9. Virüs mutasyona uğrar mı?
Virüsler her zaman mutasyona uğrar. Genetik kodlarında meydana gelen değişimlerin büyük bir bölümü önemli bir fark ortaya çıkarmaz.
Genel kanı, virüslerin uzun vadede daha az ölümcül hale geldiği yönünde. Ancak bu da kesin değil.
Virüsün mutasyona uğraması halinde, gripte olduğu gibi vücudun artık bu virüsü tanıyamaz hale gelmesinden ve tekrar bir salgına dönüşmesinden endişe ediliyor.