Özellikle dikkat eksikliği için en önemli nedenin genetik olduğu düşünülmektedir. Bazı kimyasal maddelerin beyinde anormal oranlarda bulunduğu bildirilmiştir.
Dikkat Eksikliğinin Nedenleri Nelerdir?
Kalıtım
Doğum Zorluğu
Anne sütü almama ya da yeterli alamamak
Ateşli havale
Ateşli hastalıklar
Kafa darbesi
Kalıtım: Özellikle dikkat eksikliği için en önemli nedenin genetik olduğu düşünülmektedir. Bazı kimyasal maddelerin beyinde anormal oranlarda bulunduğu bildirilmiştir. Eğer anne ya da babanın özellikle okul öncesi ve ilkokul döneminde aşırı hareketlilik, kreşe ve okula başlamada ve kurallara uymada, zorlanma çabuk unutma, dikkatini uzun süre derse verememe, okuma ve yazmaya geç başlama, aşırı bozuk ya da hatalı yazma gibi öyküsü varsa kalıtımsal yatkınlıktan bahsedebiliriz.
Doğum Zorluğu: Doğum zorluğu beyin hassasiyeti gelişimine etkisi olan diğer nedendir. Doğum anını “ilk ve en önemli travma” diye tanımlar Sigmund Freud. Beyin ve beden yapılarının en hassas ve kırılgan olduğu bir andır doğum anı. Boyuna kordon dolanması, bir alet yardımı ile doğumun gerçekleşmesi, doğumda morarmanın olması, doğum sonu görülen uzamış sarılık durumlarında beyin çalışma özelliği beynin bazı bölgelerinde bozulabilmektedir.
Anne Sütü Almamak: Anne sütünde yer alan bazı proteinler diğer sütlerde bulunmaz ve beyin gelişimi için gereklidir. En az alınması gereken anne sütü son zamanlarda yapılan araştırmalara göre 6 ayda 12 aya kadar çıkarılmaktadır. Yine bazı araştırmalar anne sütünün içeriğindeki besin değerlerinin her ay, çocuğunun gelişimsel ihtiyacına göre değişiklik arz ettiğini öne sürmüştür.
Havale ve Ateşli Hastalıklar: Çocukluk döneminde geçirilen bazı hastalıklar beyin çalışmasını etkileyerek hassasiyet oluşumuna neden olabilirler.
Kafa Darbesi: Örneğin saatte 50 km hızla giden bir arabanın içinde emniyet kemeri bağlı iken arabanın aniden durması ile vücudumuzda duracaktır. Ancak kafatası içinde etrafında su dolu olan bir kesede yer alan beyin bu ani durmaya hemen tepki veremez ve kendi kafatası içine çarpar. Bu olayın etkisi o an şikayet olarak ortaya çıkmayacak ancak yıllar içinde gelişen hassasiyetin kıvılcımı bu olay ile başlayacaktır. Önemli olsun ya da olmasın alınan her kafa darbesi yıllar sonra bize beyin hassasiyeti olarak geri dönebilir.
Beyni Etkileyen ve Dışarıdan Alınan Maddeler: Örneğin tüp gazı zehirlenmesi, karbon monoksit zehirlenmeleri vb. beyin kan akımının geçici olarak durmasına neden olan durumlar. Ameliyatlarda alınan narkoz ve kalp ameliyatları sırasında beyin kanlanmasının geçici olarak durdurulması diğer bir neden olabilir.
Yetiştirilme Tarzı ve Çevresel Faktörler: Almanya’da dikkat eksikliği görülme sıklığı %3.8 iken Suudi Arabistan’da görülme sıklığı %27’dir. Türkiye’de ise %20’nin üzerindedir. Bu oranlar eğitimimiz açısından gerçekten düşündürücüdür. Acaba Almanya’da görülen oranla ülkemizde görülen oran neden bu kadar farklıdır? Bu sorununun cevabını ise öncelikle aile eğitimimizde aramak gerekir. Almanlar özellikle 0-6 yaş döneminde kurallara çok özen gösterirken ülkemizde bu dönemde aşırı izin vericilik daha çok gözlenmektedir.
Özellikle ailenin ilk torunu olma, sonradan doğma gibi durumlarda gösterilen aşırı izin vericilik, her istediğinin yapılması, çocuk istemediği halde yapılan sevgi gösterileri, alınan hediyeler, hiç kural koymamak hatta bazı küfür ve saldırganlık içeren davranışların sürekli ödüllendirilmesi ileride disipline olması gereken Önfrontal Lobun işlevlerini de olumsuz etkilemektedir. Bunun yanında yaşanan psikolojik travmaların da (şiddete maruz kalma, uzun süren korkular, süregelen aile içi huzursuzluk vb.) etkisi büyüktür.
Dikkat eksikliğinin erkek çocuklarında daha çok görülmesinin ana nedenlerinden birisi de budur.
Şimşek, R. (2010).
Dikkat Dağınıklığı Önleme ve Beyni Etkili Kullanma Kılavuzu. 2. Baskı. İstanbul: Hermes Yayınları (İmleç Kitap