Beslenme ve yaşam tarzının farklılaşması reflünün ortaya çıkmasını kolaylaştırıyor. Modern toplumda beslenme düzeni olumsuz yönde değişti.
Eskiden günde üç öğün düzenli beslenilirken, bu alışkanlığın yerini her gün saati değişen öğünler, hızlı beslenme, aşırı yağlı yiyecekler, bol bol kahve, çay, gazlı içecekler ve sigara tüketimi aldı. Tüm bu kötü alışkanlıklar da yaşam kalitesini bozan reflünün görülmesine neden oluyor.
Kötü beslenme reflünün yanısıra kabızlığa yol açarken, kabızlık da kalın barsak kanserinin oluşum nedenleri arasında yer alıyor.
Günümüzde daha çok fast food, hızlı yemek yeme alışkanlığı, kötü yağlarla yapılan gıdaları tüketme alışkanlığı, aşırı çay, kahve içilmesi, kola, soda, bira gibi gazlı içeceklerin tüketilmesi, nikotin yani sigara alışkanlığının artması bütün bunlar mideden yukarıya doğru asit kaçışını kolaylaştırıcı etkenlerdir.
Kötü beslenme alışkanlığı nedeniyle kilolar da artmaya başladı. Kilonun biriktiği yer ise en sıklıkla karındır.
Karında biriken fazla kilolar, yağ artışı midenin basıncını artırır, dolayısıyla mide içindeki yüksek basınçtan, daha düşük basınçlı yemek borusuna doğru hem asidin hem de gıdanın kaçışı kolaylaşmış olur ve bunlar da reflüyü kolaylaştıran etkenlerdendir.
Tedavide en sıklıkla kullanılan yol ilaç tedavisidir. Tek başına ilaç tedavisi yeterli olmayabilir hastanın da yardımı gerekiyor.
Yaşam tarzını değiştirmesi gerekebiliyor. Kilo alımı, kötü beslenme, gazlı içecekleri içme, kahve ve sigara gibi olumsuz etkenlerden vazgeçmesi gerekir.
Geceleri baş tarafını yükselterek önlemler alınabilir. Bunların yanında asit önleyici ilaçları da kullanırsa hastalığın yüzde 90’ı bu tedaviden yarar görüyor. Tedaviden sonra yakınmaları tekrar ortaya çıkanlarda ya da ilaç tedavisinden hiç yarar görmeyenlerde ise cerrahi girişimler yapılabilir.