Toplumun yaklaşık yüzde 80’inin yaşamlarının bir bölümünde bel ağrısı çektiğini, hastaların yüzde 70’inin 1 ay, yüzde 90’ının 2 ila 3 ay içinde iyileştiğini vurguladı. Sigara içenler ile uzun yol sürücüleri, uzun süre ayakta duranlar, pozisyon değiştirmeden uzun süre oturanların bel ağrısına yakalanma riskinin yüksek olduğunu belirten Oğuz, “Sırt ve karın kasları zayıf olanlar da bel ağrısına daha yatkındır” dedi.
Bel ağrısından kurtulmak veya bel ağrısına hiç yakalanmamak için uyulması gereken bazı kurallar olduğunu anlatan Prof. Dr. Oğuz, şunları kaydetti; Dizleri kırarak sırt üstü veya yan yatmak, yataktan kalkarken önce yan dönmek sonra doğrularak oturmak ve ellerle destekleyerek ayağa kalkmak, dik oturmak, otururken beli desteklemek, dik durmak gerekir. Eğilerek yerden bir şey almamak ve eğilerek çalışmamak önemlidir. Yerden bir şey alırken ve ayakta çalışırken dizleri kırmak, yükü her iki ele paylaştırmak ve vücuda yakın olarak taşımak, yükseğe uzanarak iş yapmamak da bel sorunlarından kişiyi korur. Bel şikâyetlerinin önemli bir nedeni de sigara içmektir. Bel ağrısı şikâyetiyle gelen hastalardan, mutlaka sigarayı bırakmalarını istiyoruz. Çünkü sigara belde kan dolaşımını azaltıp ağrıya neden oluyor. Ayrıca sigara nedeniyle öksürük, fıtığa yol açabiliyor