KLİMİK tarafından bu yıl 20'ncisi düzenlenen "Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Kongresi", Antalya'daki Belek Turizm Merkezi'nde başladı.
Yurt içi ve yurt dışından bin civarında bilim insanının katıldığı kongrede, başta enfeksiyon hastalıkları, antibiyotik direnci ve bulaşıcı hastalıklar olmak üzere önemli konular değerlendirilecek.
Prof. Dr. Azap, düzenlediği basın toplantısında, kongrede Türkiye'de görülen, yeni ortaya çıkabilecek hastalıklar, antibiyotik ve aşılarla ilgili bilimsel konuları masaya yatıracaklarını bildirdi.
Aşı karşıtlığının dünya genelinde giderek arttığını vurgulayan Azap, şunları kaydetti:
"Bunun birtakım olumsuz sonuçlarını yaşamaya başladık. Avrupa'da kızamıkla ilgili ciddi sorun var. Tüm dünya genelinde kızamık vakaları geçen yıla kıyasla yüzde 30 artmış durumda. Sadece Avrupa'daki 47 ülkede geçen yıl içerisinde 83 bin kızamık vakası görüldü. 72 kişi kızamıktan hayatını kaybetti. Ülkemiz de bundan etkileniyor. 2016'da Türkiye'deki kızamık vaka sayısı sadece 9'du. 2017'de bu sayı 69'a, 2018'de ise 557'ye çıktı. Bu sene bu rakamın da daha artmasından endişe ediyoruz."
"Aşılar hayat kurtaran buluşlar"
Aşıların hayat kurtaran buluşlar olduğuna işaret eden Alpay Azap, "Sadece kızamık aşısı tek başına, 2000'den 2016'ya kadar 20,4 milyon hayatı kurtardı. Bu kadar önemli buluşlar bunlar. Ne yazık ki aşı karşıtlığı nedeniyle toplumda endişe ve uzak durma söz konusu." diye konuştu.
İtalyan hükümetinin aşıları tamamlanmamış çocukların okula alınmayacağını açıkladığını belirten Azap, aşısı tamamlanmayan çocukların artık bu ülkede okula kabul edilmeyeceğini ifade etti.
Türkiye'de de çocukluk aşılarını yaptırmayan aile sayısında ciddi artışlar olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Alpay Azap, "Her yıl çocuklarına aşı yaptırmayan aile sayısı iki kat artıyor. Bunun sonuçlarından endişeliyiz. Özellikle çocukluk çağı aşılarının zorunlu hale getirilmesi gerekiyor. Aşılar büyükler için de var. Gribe bağlı ölümlerin yüzde 80'i grip aşısıyla engellenebilir." değerlendirmesinde bulundu.
"Radikal önlemler almak gerekiyor"
Kongre Başkanı Prof. Dr. Gökhan Aygün de antibiyotik dirençli bakteriler nedeniyle dünyada yılda 700 bin kişinin öldüğünü, bu sayının 2050'de 10 milyon kişiye ulaşmasının beklediğini anlattı.
Gidişatın öngörülenin ilerisinde olduğuna değinen Aygün, "Antibiyotik direnci krizi artarak devam etmekte. 2050'de antibiyotik direncine bağlı ölümlerin, kanser, kalp damar hastalıklarının önüne geçmesi bekleniyor. Çeşitli önlemler alınsa da bu dirençler hiçbir zaman azalmıyor. Türkiye'de benzer sorunları birebir yaşıyoruz. Şu an hastanelerimizde elimizde olan antibiyotiklerin hiçbirinin etkili olmadığı hastalarla enfeksiyonlarla uğraşmak zorunda kalabiliyoruz." şeklinde konuştu.
Bunların çoğunun ölümle sonlandığını aktaran Prof. Dr. Aygün, çok ciddi radikal önlemler almak, antibiyotik kullanma yönetimi belirlemek gerektiğini dile getirdi.
Derneğin Genel Sekreteri Doç. Dr. Süda Tekin ise bulaşıcı hastalıkların önlenmesinde kişinin kendisini bilmesinin ve gerekli testleri yaptırmasının önemli olduğunu söyledi.
Kongre, 16 Mart'ta sona erecek.