Sinsi bir hastalık olan göz tansiyonunun, belirtilerinin zor tespit edilmesi nedeniyle genellikle tanısı geç konulabiliyor. Hastalığın tanısının geç konması ise körlüğe kadar varabilen ağır sonuçlar doğurabiliyor.
Acıbadem Hastanesi Bakırköy Göz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Kadircan Keskinbora tıp dilinde “glokom” olarak adlandırılan göz tansiyonunun yüksek olmasının göze nasıl zarar verdiğini şöyle anlatıyor; Normalde göz içi oluşumlarının beslenmesi için göz içerisinde sürekli olarak bir sıvı yapılır ve bu göz içi sıvısı aynı zamanda sürekli olarak bir takım kanallarla göz dışına atılır. Glokom, göz içi sıvısını dışarı boşaltan kanallarda yapısal olarak tıkanıklık ya da bu sıvının boşalmasına direnç oluşması nedeniyle sıvının yeterli boşalmaması ve buna bağlı olarak göz içi basıncının artması sonucu oluşur. Yükselen göz içi basıncı göz sinirlerine zarar verir ve sinir ölümüne neden olur. Göz siniri hücreleri öldüğü zaman da kalıcı görme kaybı oluşur. Doğuştan da görülebilen bu hastalık erişkin çağda genellikle 40’lı yaşlardan sonra görülüyor. Yaş ilerledikçe risk de artıyor. Göz tansiyonuna herkeste rastlanabiliyor. Ancak bazı kişiler için risk daha büyük. Doç. Dr. Keskinbora glokom riskini arttıran faktörleri şöyle sıralıyor;