G Noktası Hakkında Neler Biliyorsunuz?

Her kadının vücudu farklıdır. Bu nedenle, orgazmı getireceğini söyleyebileceğimiz tek bir reçete yoktur.

Her kadın, kendisi için neyin doğru, neyin yanlış olduğunu deneyerek bulmak zorundadır. Bazı kadınların dokunulmaya duyarlı bölgeleri o kadar "hassastır" ki, kadın bu bölgeye uygulanan bir uyaranla orgazm olabilir.
 
G noktası, Alman seksolog Grafenberg tarafından ilk kez tarif edildiği için adına G noktası denilen ve kadının vajinasının içinden saat 12 yönünde ve aşağı yukarı 3-4 cm içerde elle fark edilebilen, süngersi bir his veren 2-3 cm boyutlarında diğer yerlerden daha sert hisseden bir alandır. G noktasının varlığı veya orgazmdaki önemi bazı doktorlar tarafından reddedilmekte, bazıları ise G noktasını vajinal orgazm oluşumunun merkezi olarak kabul etmektedir.
 
G noktası olarak adlandırılan anatomik bölge tüm kadınlarda vardır ve bu bölgeye birkaç dakika boyunca aralıksız masaj yapıldığında sürecin çok yoğun bir orgazmla sonuçlandığı kabul edilmektedir. Bu orgazmın, klitoral orgazmdan çok daha farklı ve daha yoğun olduğu ifade edilmektedir. Her iki orgazm türünün beyinle sinirsel bağlantıları da farklıdır. Uzmanlar G noktası olarak bilinen bölgenin uyarılabilmesi için, kadının cinsel yönden uyarılmış ve istekli olması gerektiğini, aksi takdirde bu bölgenin hassasiyetinde artış olmayacağını belirtmektedirler.
 
Bu alanın, tabii diğer cinsel uyaranlar ile beraber tahrik edilmesi sonucu klitoral orgazma göre daha yoğun ve uzun süren bir vajinal orgazm gerçekleşmektedir. G noktası orgazmı esnasında kadınların çoğunda normal ıslanmayla mukayese edilemeyecek kadar çok bir sıvı aniden salgılanır.

Bu sıvı zaman zaman bir bardak dolduracak kadar çok olabilmektedir ve ani olarak salgılanmaktadır. Bu olay “female ejeculation” olarak tanımlanmaktadır. Kadında, orgazmı sonrasında gelen kadın salgıları içerik olarak erkek menisi ile neredeyse birebir aynı. Bu sıvılar kadının prostata karşılık gelen skene bezinden salgılanıyor, zaten erkekteki sperm sıvısı da prostat bezinin ürünü.
 
Uzmanların önerisi, G noktası uyarılmasının kadının kendini son derece güvende hissettiği bir yerde gerçekleştirilmesi yönünde. Ayrıca, kadın orgazm olma hedefine değil, sadece o an almakta olduğu zevke yoğunlaşmalı. Uyarı derinlemesine, uzun süreli ve iyice bastırarak yapılmalıdır. İlk önce zevke eşlik eden ve rahatsızlık verecek düzeyde bir idrar yapma isteği hissedilebilir. Stimülasyona devam edildiği takdirde bu duygu ortadan kalkar ve yerini tamamen zevke bırakır. Bir süre sonra, kadında yoğun bir orgazm ve buna eşlik eden ejakülasyon görülür.

Cinsel ilişki öncesi G noktası’nın uyarılması hormonal metabolizmayı hareketlendirir, beyinde yoğun bir cinsellik yaşanmasına neden olur, kalp hızında artma, sıcaklık duygusu ve solunumun hızlanması gözlenir. Yani iyi ve kaliteli bir orgazmın arkasında anlayış, sabır ve uyum kadar G noktası’nın uyarılması da yatmaktadır. Fakat G noktası’nın uyarılması daha kaliteli ve güçlü bir orgazm için gerekse de, orgazm oluşumunda birincil önem taşıyan bir bölge değildir.
 
Kadınlarınki gibi erkeklerin de bir "G noktası" vardır. Anüsün 3-5 cm içinde ve penisle anüs arasındaki bu bölge son derece duyarlıdır. Hatta bazı erkekler sadece bu bölgelerinin okşanmasıyla orgazm bile olabilirler.

İlgili Sağlık Konuları

İlgili Haberler