Çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı, aynı zamanda Argivit Uzman Kurulu'nda yer alan Prof. Dr. Vefik Arıca, vitamin ve mineral desteğinin çocuklar için gerekli olduğunu belirterek bilinçsiz vitamin kullanımıyla ilgili anne-babaları uyardı.
Tüm çocukların sağlıklı olmaları ve yeterli gelişimleri için vitamin ve minerallere ihtiyaçları vardır. A, B12, C, D vitaminleri, demir, çinko ve çok sayıda başka vitamin ve mineral her çocuğun beslenmesinin düzenli bir parçası olmalıdır. Çoğu çocuk dengeli ve yeterli miktarda besin alır, ancak belirli koşullar altında çocukların vitamin veya mineral takviyesi almaları gerekebilir. Argivit Uzman Kurulu'ndan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Vefik Arıca, çocuklarda bilinçsiz vitamin kullanımına karşı ailelere uyarılarda bulundu.
ÇOCUKLARIN BESİN TAKVİYELERİNE İHTİYAÇ VAR MI?
Vitamin veya mineral takviyeleri aşırı miktarda (mega dozlarda) alındığında çocuklar için toksik olabilir. Bu özellikle vücut yağında depolanan yağda çözünen A, D, E ve K vitaminleri için geçerlidir. Bu yüzden vitamin takviyeleri doktor önerisiyle kullanılmalıdır. Ayrıca minerallerinde (demir, çinko vs.) aşırı miktarda alınmaları vücut için zararlı olabilir. Çoğu çocuk multivitaminleri, A, C, D ve K vitaminleri, B vitaminleri, demir ve kalsiyum dahil olmak üzere ihtiyaç duyabilecekleri tüm vitamin ve minerallerin önerilen günlük miktarını içerir. B bakımdan içeriği doğru ayarlanmış, uzun kullanıma uygun güvenilir ürün tercih etmek gerekir.
İşte çocukların ihtiyaç duyduğu bazı vitamin ve mineraller:A VİTAMİNİ
A vitamini, sağlıklı epitel dokusunun korunmasında rol oynar ve bu da bakteri veya virüs istilasını önleyerek enfeksiyonla savaşmaya yardımcı olur. Ayrıca, hayvanlarda ve çocuklarda A vitamini eksikliği ile önemli ölçüde artan kulak enfeksiyonu oranı arasında bir ilişki gözlenmiştir. Başka çalışmalarda da kulak enfeksiyonu olan çocuklar A vitamini, C vitamini ve E vitamini ile takviye edildiğinde enfeksiyonun azaltılmasında yüksek bir yanıt elde edildiği bulunmuştur.
B12 VİTAMİNİ
En çok kırmızı et, balık, tavuk ve süt ürünlerinde bulunan B12 vitaminin eksikliğinin de çocuklarda gelişimsel, davranışsal bozukluklara ve okulda başarısızlığa neden olduğu bilinmektedir. B1 ve B12 vitaminleri ağrı ve yorgunluk giderici özelliğe sahiptir. Suda eriyen B vitaminlerinin vücut için zararlı etkiye neden olacak özelliği bulunmamaktadır.
C VİTAMİNİ
C vitamini, bağışıklıktaki rolü ile bilinir. C vitamini eksikliği, bağışıklık yanıtı azaltır ve sık enfeksiyon olasılığını artırır. C vitamini desteği genelde bağışıklık için önerilmektedir. C vitamini meyve ve sebzelerin çoğunda bulunsa da önemli kaynakları; turunçgiller, kırmızı ve yeşil biber, çilek, domates, lahana, yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, kivi ananas, kızılcık diyebiliriz. Eksikliğinde, skorbüt, anemi, hastalıklara duyarlılık, diş eti ve kılcal damar kanamaları, eklem ağrısı, yaraiyileşmesinde gecikme, saç kaybı, demir emiliminde azalma görülmektedir. Çocukların yeterli miktarda C vitamini tüketmelerine özen gösterilmelidir. C vitamininden faydalanmak için sadece turunçgillerden değil, içeriğinde oldukça fazla C vitamini bulunduran biber ve yeşil yapraklı sebzelerden de faydalanılmalı ve beslenmede çeşitlilik sağlanmalıdır. Ayrıca demir kaynaklarının C vitamini ile birlikte tüketilmesi, demir emilimini arttırmaktadır.
D vitamini bebeklerin sağlıklı büyümesinde çok önemlidir. Özellikle kemik, diş ve beyin gelişiminde etkili olan D vitaminin vücutta birçok yerde önemli görevleri vardır.D vitamini ihtiyacını anne sütü ve diğer besinlerle karşılamamız mümkün değil. İnsanlar için D vitaminin tek doğal kaynağı güneş ışığıdır. Bu yüzden 2 yaşına kadar tüm bebeklere günlük 400-600 IU D vitamini takviyesini öneriyorum. 2 yaş sonrasında ise eğer çocuklar yeterli gün ışığı alamıyorlar ise ve D vitamini düzeyi düşük ise yine günlük 400-600 IU D vitamini takviyesi öneriyorum.
K vitamini yağda eriyen bir vitamindir. K vitamininin başlıca görevi kan akışkanlığını kontrol etmektir. K vitamini kanın pıhtılaşmasında önemli bir rol oynar, kalp rahatsızlığı riskini azaltmaya yardımcı olur, kemik sağlığını destekler. K2 vitamini hayvansal kaynaklı ve intestinal bakteriler tarafından sentezlenenen menakinondur. Antibiyotikler bağırsaktaki K vitamini üreten bakterileri yok edebilir. Antibiyotiklerin birkaç haftadan daha uzun süre kullanılması K vitamini seviyelerini düşürebilir. Uzun süreli antibiyotik kullananlardan iştahı zayıf olan kişiler K vitamini eksikliği açısından daha büyük risk altındadır. K2 vitamini, kandaki kalsiyumun kemiklerde ve dişlerde kalsiyum birikmesini sağlayarak bu dokuların güçlenmesini sağlar. Kalsiyumun damar ve böbrek gibi dokularda birikmesini azaltarak damarların kireçlenmesini önlemeyi sağlar. K2 hakkındaki bilimsel çalışmalar son senelerde artmakta ve bununla birlikte çocukların büyüme ve gelişmesi için olan önemi belirginleşmekle birlikte koronavirüs pandemisinde bireylerde mortaliteyi azalttığı gözlemlenmiştir.
Demir eksikliği anemisi; büyüyen çocuklar arasında en yaygın görülen besin eksikliğidir, özellikle de adet görmeye başlayan kızlar için bir risktir. Büyümenin yüksek demir ihtiyacı, tipik olarak düşük demir alımı ile birleştiğinde, birçok çocukta yetersiz demir seviyeleri oluşur. Demir eksikliğinin çocukların davranışları üzerinde iyi bilinen ve yaygın olumsuz etkileri vardır. Demir vücutta oksijen taşınması ve hücrelerde enerji üretimi için önemlidir. Ayıca bazı sinirlerin iletişimi için gerekli maddelerin (nöroransmiter diye bilinir) salgılanmasını ve bu sayede öğrenme için gerekli dikkatin oluşması için gereklidir. Demir eksikliği sadece bir enerji krizine neden olmaz, aynı zamanda ruh halini, dikkat süresini ve öğrenme yeteneğini doğrudan etkiler. Demir eksikliğini önlemek için çocuklar günde 10 mg demir almalıdır.Özellikle mikro enkapsüle demir formları tadı güzel olup çocukların tat konusundaki sorunları çözmektedir.
Magnezyumda olduğu gibi, araştırmacılar ayrıca hiperaktif ve DEHB'li (dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu) çocuklar arasında daha düşük çinko seviyeleri bulmuşlar ve çinko eksikliğinin DEHB gelişiminde rol oynayabileceğini öne sürmüşlerdir. Ayrıca vücudun onarım ve bağışıklık sisteminin doğru çalışması için gereken enzim ve diğer sistemlerin çalışması içinde çok önemli bir elementtir. Sonuç olarak, bu araştırmacılardan bazıları tarafından çinko takviyesi önerilmektedir.
Fosfatidilserin insan beynindeki sinirlerin doğru çalışması ve hücrelerimizin etrafını çevreleyen hücre zarının yapısının oluşması için gerekli olan bir etkendir. Beyin ağırlığının%13-15'ini oluşturan bu madde hem yağ hem protein taşır. Taşıdığı yağlar Omega 3 kaynağı oluşturduğundan pek çok faydalı özelliği vardır (otizm, odaklanma, sağlıklı beyin fonksiyonları, yara iyileşmesi vs). Özellikle sinir hücrelerinin oluşması sağlıklı kalması ve aralarındaki bağlantıların (sinaps denilen bağlantılar) oluşmasında görev alırlar. Fosfolipitler içerisinde en çok çalışma yapılan ve faydalı olduğu kanıtlanan tipi ''fosfotidilserin'' dir. İnsanlarda ağızdan alınan Fosfatidilserin vücutta kullanılmak üzere bağırsaklardan emilir ve beyin dokusuyla ilgili yerlere ulaşır. Fosfotidilserin içeriğinde bolca bulunan Omega 3 kaynaklarıyla (dokosaheksanoik asit (DHA), ALA vs.) sağlıklı beyin gelişimine katkı sağlar.