Astım, hava yollarının kronik inflamatuvar hastalığıdır. Yani soluk yolu boyunca meydana gelmiş kalıcı bir iltihap söz konusudur.
Belirtiler
Akciğerlerinizde bulunan hava yollarının etrafındaki kaslar beraberce kasılır veya daralır. Bu daralmaya genel olarak "bronkokonstriksiyon" denir ve akciğerlerinizin nefes alıp vermesini zorlaştırabilir.
Astım hastasıysanız, akciğerlerinizde bulunan hava yollarınız genelde şişlik ve rahatsızdır. Nöbet başladığı zaman daha da şişer ve rahatsızlanır. Doktorunuz bu şişme ve rahatsızlıktan "iltihaplanma" olarak bahsedebilir. İltihaplanma, ciğerlerinizden alıp verebildiğiniz hava miktarında azalmaya sebep olabilir.
Daralma ve iltihaplanma; hırıltılı solunum, öksürük, göğüs darlığı ve nefes darlığı gibi semptomlara yol açabilir. Ayrıca, tedavi edilmediği takdirde, astım uzun vadede akciğer işlevlerinin kaybına da sebep olabilmektedir.
Astımınız kontrol altında olmadığı zamanlarda neler yaşıyorsunuz? Nefes alırken ötme sesi mi çıkarıyorsunuz? Göğsünüzde darlık mı hissediyorsunuz? Çoğu astımlı hasta aşağıdaki klasik semptomların bir veya daha çoğunu yaşar:
• Ötme Sesi - Nefes verirken çıkan ıslığa benzer ses.
• Öksürük - Bir türlü kesilmeyen ve geceleri başlayan veya daha da kötüleşen bir öksürük
• Göğüs Darlığı - Göğsünüzün çevresi halatla sıkılıyormuş gibi bir his
• Nefes Darlığı - İncecik bir kamıştan nefes almaya çalışıyormuş, hatta hiç nefes alamıyormuş gibi bir his. Özellikle nefes vermekte zorluk.
Yukarıda sayılan semptomlar doktorunuzun önerdiği tedavi planına uymadığınız (hatta bazen uyduğunuzda bile) durumlarda oluşabilir.
Astımın temel gerçeği şudur: Astım hiç yakanızı bırakmayan sessiz ve sinsi bir rahatsızlık olabilir. Semptomlarınız olmadığı zamanlarda bile hava yollarınız daralmış ve iltihaplı olabilir. Bu yüzden de kendinizi iyi hissediyor olsanız bile astımı sürekli olarak kontrol altında tutmak büyük önem taşır. Tedavi edilmediği durumlarda, astımın uzun vadede akciğer işlevi kaybına yol açtığını gösteren kanıtların sayısı artmaktadır.
Tetik çeken faktörler şunlardır:
• Allerjenler
• Solunum yolu infeksiyonları
• Ev içi hava kirliliği (pasif sigara içiciliği, kızartma kokuları, cila, parfüm, saç spreyi, insektisidler, deterjan, çamaşır suyu, temizlik malzemeleri, deodorant, sprey kokuları)
• Dış ortam hava kirliliği (kükürt dioksit, tozlar, ozon, egzoz gazları, polen, mantar sporları)
• Bazı hava koşulları (rüzgar, fırtına)
• Egzersiz ve hipervantilasyon
• Bazı gıdalar ve katkı maddeleri
• Bazı ilaçlar
• Emosyonel faktörler (ağlamak vs.)
Tanı
Akciğer Grafisi: Doktorunuz önce diğer hastalıkların olmadığından emin olmak için bir akciğer röntgeni isteyecektir.
Spirometri: Akciğerlerin işlevlerindeki bozuklukları ortaya çıkaran ve sık yapılan bir ölçümdür.
PEF takibi: Pefmetre adı verilen cihazla hastanın evde kendi yapacağı ölçümlerle yapılan tanı yöntemidir.
Provokasyon Testleri: Solunum yollarındaki aşırı duyarlılığı gösteren testlerdir.
Tedavi
Astım tedavisinde ilk yapılacak olan sigaradan ve alerjiye neden olan faktörlerden uzak durmaktır. Ev akarlarına karşı evde nemin azaltılması, halıların ve tüylü oyuncakların kaldırılması, ahşap veya deri mobilya kullanılması tavsiye edilir. Astım kronik bir hastalıktır. Dolayısıyla tedavisi ömür boyudur. Astım hastaları hiç şikâyetleri olmasa bile astım ilaçlarını kullanmak zorundadırlar. Aksi takdirde her yeni "akut astım atağında" solunum yollarındaki iltihap daha da artacaktır. Astım ilaçları başlıca iki çeşittir. Hava yolunu genişletenler: Tıkanıklığı giderirler, nefes alıp vermeyi kolaylaştırırlar. İltihap gidericiler: Hava yollarındaki iltihabın artmasına engel olurlar. Ancak iltihabı tamamen geçiremezler.
Öneriler
Astımın tanı ve tedavisin de izlenecek yolun hasta ve ilgili branş doktoru ile planlanması çok önemlidir. Tedaviden en verimli bir şekilde yararlanabilmeniz için astım konusunda bilmeniz gereken ana prensipler;
• Hastanın Eğitimi
• Hastanın Düzenli Takibi
• Hastalığın Ağırlığının Saptanması
• Tetik Çeken Etkenlerin Uzaklaştırılması
• Atak Tedavisi İçin Hastaya Özgü Tedavi Planı
• Uzun Süreli Tedavi Planı