Yetişkinlerin Zarar Verdiği Çocuklar, Geleceğin İstismarcısı Olabiliyor'

Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, çocuklara cinsel istismarda bulunan kişilerin çocukluklarında benzer travmalar geçirmiş olabileceğini belirterek, "Zamanında yetişkinlerin zarar verdiği çocuklar, geleceğin potansiyel istismarcıları olabiliyor" dedi.

Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, çocuklara cinsel istismarda bulunan kişilerin çocukluklarında benzer travmalar geçirmiş olabileceğini belirterek, "Zamanında yetişkinlerin zarar verdiği çocuklar, geleceğin potansiyel istismarcıları olabiliyor" dedi.

Medicana Bursa Hastanesi'nde Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, şiddetin şiddet doğurduğunu söyledi. Çocuklara istismarda bulunan kişilerin de, geçmiş dönemlerinde istismara uğradığını veya benzer bir şekilde travma geçirdiğini belirten Özçırak, "Yani zamanında yetişkinlerin zarar verdiği çocuklar, geleceğin potansiyel istismarcıları olabiliyor. O yüzden bu meseleyi çözebilmemiz için öncelikle çocuklarımızı eğitmek, bütün davranışlarını kontrol etmek ve onlara iyi örnek olmamız gerekiyor. Sonuçta; istismarcıların gelişmemesi ve çocuklara zarar vermemesi için çocukların doğru bir şekilde yönlendirilmesi ve yetiştirilmesi gerekiyor" diye konuştu.

ANNE BABA BASKISI ÇOCUKLARI İSTİSMARCI YAPABİLİYOR

İstismarcılar ile ilgili farklı teorilerin mevcut olduğunu ifade eden Ece Özçırak, "Geçmişinde annesi ya da babası tarafından baskı altında olan çocuklar, doğal olarak onlar ile ilişki kuramıyor. Dolaysıyla çocuklar ileride yetişkin bir kadınla veya erkek ile sağlıklı bir ilişki kuramayacağını düşünüyor. Bu durumdaki kişiler, kendisinin kontrol edebileceği, istediğini yapabileceğini düşündüğü çocuklara yöneliyor. Yani, anne babaların çocuklar üzerindeki ciddi baskısı, onların cinsel eğilimlerini ya da çocuklara karşı farklı bakış açıları geliştirmelerine sebep oluyor" dedi.

'ÇOCUKLARIN 'HAYIR' DEMESİNE İZİN VERMELİYİZ'

Çocuklara dokunulmak istendiğinde, yabancılar onları sevmek istediğinde çocuklardan izin alınması gerektiğini vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, şunları kaydetti:

"Çocuk eğer 'evet' demeyi bir alışkanlık haline getirirse kendisini korumayı da bilemeyecek hale gelir. Dolayısıyla çocukların 'hayır'  demesine izin verilmeli Onların bedenlerini koruyor olmalarını desteklememiz gerekli. Çocuklara cinsel anlamda özel bölgelerini, mahrem bölgelerini erken yaş itibarıyla öğretmeliyiz. Çocukların özel, mahrem bölgelerine kimlerin dokunabileceği, hangi koşullar altında dokunabilecekleri ile ilgili bilgi vermeliyiz. Onlara iyi dokunuş ve kötü dokunuş arasındaki farkı öğretmeliyiz. Bunda duygulardan yola çıkmalıyız. 'Tanıdığın kişiler sana yaklaşabilir ama yabancılar yaklaşamaz' tavrı çok doğru değil. Çünkü biliyoruz ki birçok çocuk daha çok tanıdığı, güvendiği kişilerden bu istismara maruz kalıyor. ve çocuklar olumsuz bir şekil ile karşılaştıklarında, 'ben bunu istemiyorum' deyip, güvenmiş oldukları bir yetişkine gidip bu durumu anlatmalılar. Ayrıca çocuklara başkaları ile arasında sır tutma gibi bir durum olmaması gerektiği ile ilgili eğitmeliyiz. Yani ona herhangi birisi çocuklarımızın hoşuna gitmeyeceği şekilde davranırsa bunu durdurup, bunun bir sır olmadığını bilip, anne ve babasına bunu mutlaka haber vermeli. Eğer anne ve baba orada yoksa güvenmiş olduğu bir yakını, bir öğretmeni ile bu durumu paylaşabilir hale gelmeli."

Çocukların küçük yaşlardan itibaren cinsellikle ilgili soruları ailelerine yöneltebileceğine dikkat çeken Özçırak, bu durumlarda ailelerin çocuklarına uygun bir şekilde cinsellik ile ilgili bilgi vermelerini istedi. Özçırak, bunun yapılmaması halinde çocukların farklı ve tehlikeli kaynaklara yönleneceğini sözlerine ekledi.

'TOPLUMDAN UZAK TUTULMALILAR'

İstismarda bulunan kişilerin tedavilerinin uzun soluklu olduğunu da belirten Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, "Bu kişiler tabii ki tedavi desteği alabilirler. 'Kesin tedavi olurlar mı?' sorusuna cevap veremiyoruz. Ama toplumdan biraz daha uzak tutulması ve bu kişilerin biliniyor olması bizlerin çocukları koruması için çok önemli. Yurt dışında buna benzer birtakım çalışmalar var. Şu anda aslında bizim en çok odaklanmamız gereken kısım bu" açıklamasında bulundu. - Bursa

İlgili Sağlık Konuları